Doğruya doğru demek

İdeoljiler farklı arayışlardan ve farklı düşüncelerden doğmuştur. Burada temel husus bir görüş sahibinin diğer görüş sahibine anlayışla davranması, kavga etmemesidir.
Fikren de zirken de farklı düşünceye sahip olmak herkesin doğal hakkıdır. Buna kimsenin söyleyecek sözü olamaz. Önemli olan bu farklılıklara rağmen doğruyu kabul ve tasdik etmektir. Doğru her ne kadar bir tane de olsa kişilerin görüşleri bunu her zaman kabul etmeyebilir. Bu durum size ve temsil ettiğiniz davanıza eksi değil, artı puan sağlar. Yani ülke adına doğrulara destek vermek takdire şayandır.
Sayın Başbakanın Davos" taki zirvede sergilediği tavır Türk milletini ziyadesiyle gururlandırmıştır. Bu hareketi de eleştirenler var. Kimi sözde aydınlar kimi aydın geçinen basın. Bir de azınlıkta olsa siyasi kimlik taşıyan bir gurup. Bu tavrı eleştirenlerin çoğu sıkışınca Atatürkçü olurlar. Atatürk ne diyor? Bir Türk dünyaya bedeldir. Sayın Başbakan da bu sözün gereğini yerine getirdi. Bir partinin genel başkanı olarak sırf eleştiri olsun diye muhalefet yapmak yanlıştır. Bu hareket bir milli duruştur. Türk milleti bunu böyle gördüğü için, adeta bayram sevincine boğuldu. Bunu hala algılayamayanlar da bir sorun var demektir.
Sırf muhalefet olsun diye bu hareketi tartışanlara sormak gerekir nasıl bir Başbakan istiyorsunuz? Yabancı ülke liderlerine ceket düğmeleyip, esas duruşa geçen türleri mi? Bunu bu toplum cidden merak ediyor. Türk milleti birçok sıkıntının üstesinden gelmeyi başarmıştır.
Bugün dünyada ve ülkemizde yaşanan ekonomik sıkıntı da mutlaka aşılmalı ve aşılacaktır. Bu sıkıntıların yaşanıyor olması bizim herkese boyun eğmemizi gerektirmez. Hele İsrail canavarına asla.
 Sayın Başbakan ülkemizde ve dünyanın birçok yerinde yaşayan insanımızın gönüllerini fethetmiştir. Bu işin siyasetle uzaktan yakından bir ilgisi yoktur. Bu durum bir milli meseledir ve o toplantı sonunda ülke olarak galibiyetle ayrılan taraf olmuşuzdur. Hem de bu öyle bir galibiyet ki, tüm puanlar bizim haneye yazılmıştır. Bunu göremeyen aydınlarımızın iyi niyetlerinden şüphe ederiz. Yok öyle her gittiği yerde boynu bükük dönmek. Bu şerefli millet Başbakanını dik ve yürekli istiyor. Tüm dünyaya hükümranlık yapan Osmanlının torunları olarak el etek öpmek bize yakışmaz, ülkemizi yönetenlerin hiçbir zaman bunu unutmaması gerekir.
Bu hareket O"nun partisine de puan kazandırmış olabilir. Unutulmaması gereken asıl önemli mesele bundan sonra dünyanın neresinde bir toplantı yapılırsa yapılsın ilk önce bu olay hatırlanacaktır. Belki de elli yıl Türkiye bu olayla anılacaktır. Yetmez mi? Başbakan sayın Recep Tayyip ERDOĞAN    da İsrail Cumhurbaşkanına posta koyan bir Türk Başbakan olarak tarihteki yerini alacaktır. Bu gurur kendisine ve milletine yeter.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR