Kuran’da Cennetlikler

Yüce Yaratıcımız, yeryüzündeki bütün nimetleri dünyaya imtihan için gönderdiği insanların hizmetine vermiştir. Rahman sıfatının tecellisi olarak dünyada, bütün kullarını nimetlerinden yararlandırmaktadır. Ancak Rahîm sıfatının gereği olarak ahiret hayatında sadece mü’min kullarına merhametiyle muamele edecek ve onları cennet nimetiyle mükâfatlandıracaktır. Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurulmaktadır: “İman edip salih amel işleyenleri de ebedî olarak kalacakları, içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Allah, gerçek bir vaadde bulunmuştur. Kimdir sözü Allah’tan daha doğru olan?” (Nisâ, 4/122) Peygamber Efendimiz (s.a.s.) de bir hadis-i şeriflerinde mü’minlerin cennetteki durumlarını haber vermiştir: “Cennetlikler cennete girince bir münadi (çağırıcı) şöyle seslenir: ‘Siz cennette ebedi yaşayacak ve hiç ölmeyeceksiniz. Hiç hastalanmayacak ve daima hep sağlıklı olacak; hiç ihtiyarlamayacak, ebedi genç kalacaksınız; sonsuz nimetlere kavuşacak ve hiçbir üzüntü ve keder görmeyeceksiniz’ diye seslenir.” (Müslim, Cennet, 8)

Cenâb-ı Hakk, büyük lütuf ve ihsanı olan cennete girmek için belli bir emek ve çaba gerektiğini bildirmektedir: “Yoksa siz; Allah içinizden cihad edenleri (sınayıp) belli etmeden ve yine sabredenleri (sınayıp) ayırt etmeden cennete gireceğinizi mi sandınız?” (Âl-i İmrân, 3/142) Allah’ın kendilerine cennetini vaad ettiği mü’minlerin belli başlı özellikleri de ayet-i kerimelerde şöyle belirtilmiştir: Onlar, iman edip, salih amellerde bulunanlardır:

“İman edip salih ameller işleyenlere, kendileri için; içinden ırmaklar akan cennetler olduğunu müjdele. Cennetlerin meyvelerinden kendilerine her rızık verilişinde, “Bu (tıpkı) daha önce (dünyada iken) bize verilen rızık!” diyecekler. Halbuki bu rızık onlara (dünyadakine) benzer olarak verilmiştir. Onlar için orada tertemiz eşler de vardır. Onlar orada ebedi kalacaklardır.” (Bakara, 2/25) Cennet ehli takva sahibidirler:

“Şüphesiz Allah’a karşı gelmekten sakınanlar Rablerinin, kendilerine verdiği şeylerle zevk ve mutluluk duyarak cennetlerde ve nimetler içinde bulunurlar. Rableri onları cehennem azabından korumuştur.” (Tûr, 52/17-18) Onlar Allah’a ve Resûlüne itaat edenlerdir:

“İşte bu (hükümler) Allah’ın koyduğu sınırlarıdır. Kim Allah’a ve Peygamberine itaat ederse, Allah onu, içinden ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetlere koyar. İşte bu, büyük kurtuluştur.” (Nisâ, 4/13) Cennetlik kulların diğer özellikleri de şu ayet-i kerimelerde açıklanmıştır: “Mü’minler gerçekten kurtuluşa ermişlerdir. Onlar ki, namazlarında derin saygı içindedirler. Onlar ki, faydasız işlerden ve boş sözlerden yüz çevirirler. Onlar ki, zekâtı öderler. Onlar ki, ırzlarını korurlar. Ancak eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar. Kim bunun ötesine geçmek isterse, işte onlar haddi aşanlardır. Yine onlar ki, emanetlerine ve verdikleri sözlere riâyet ederler. Onlar ki, namazlarını kılmağa devam ederler. İşte bunlar varis olanların ta kendileridir. Onlar Firdevs cennetlerine varis olurlar. Onlar orada ebedî kalacaklardır.” (Mü’minûn, 23/1-1)

Cennette mü’minlere verilecek nimetlerin en büyüğü hiç şüphe yok ki, Allah’ın hoşnutluğu ve O’nun görülmesidir. Cenab-ı Hak, hepimizi Allah rızasını kazanmak için gayret gösteren ve en nihayetinde cennet nimetlerine kavuşan kullarından eylesin. Mübarek Ramazanayını, cenneti kazandıracak amellere götüren bir vesile kılsın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Meliha Aktürk Arşivi
SON YAZILAR