Büşra Yıldız

Büşra Yıldız

Ağır metal diyeti

Yaşadığımız çevre, yediğimiz yiyecekler ve soluduğunuz hava yüzünden her gün yüksek düzeyde ağır metale maruz kalırız. ‘Peki ne yapabiliriz? Bu ağır metalleri vücuttan uzaklaştırmanın yok mu bir çaresi’ dediğinizi duyar gibiyiz… Tabiki var, işte karşınızda ağır metal diyeti, keyifli okumalar.
Gün içerisinde farkında bile olmadığımız pek çok zararlı kimyasala ve ağır metale maruz kalıyoruz. Üstelik pek çok toksinin sağlığımız üzerinde önemli zararlı etkileri olduğu, kanser, üreme sağlığı sorunları, metabolik bozukluklar ve zihinsel sağlık komplikasyonları gibi hastalıklara neden olduğu bilinmektedir.
Karaciğer, böbrekler ve bağırsaklar gibi organlarımız her gün vücudumuza hizmet etmek için yoğun bir şekilde çalışmaktadır. Vücudumuz kendisini çoğu toksinden dışkı, idrar ve ter yoluyla temizler. Tüm iş bitmiş gibi göründüğüne göre, neden ilave detoksifikasyon konusunda endişelenelim ki? Aslında cevap tam olarak burda, eğer biz kendimiz için bir şeyler yapmayı denemeyip tüm işi organlarımıza bırakırsak bir süre sonra yorulan organ ve sistemlerimiz artık işlevini yerine getiremez hale gelir, bu olmadan önce vücudumuzdaki toksinlerin atılmasında çok önemli bir rol oynayan sağlıklı yaşam tarzı seçimlerini benimsemeyi ciddi olarak düşünmeliyiz.
Ağır metaller vücuda birçok yoldan, hatta çoğunlukla sinsi şekilde girer. Örneğin musluk suyundan, soluduğumuz havadan ve yediğimiz yiyeceklerden toksinler alabiliriz. Günümüzde pestisitler çoğunlukla ağır metaller içermekte ve organik olmayan gıdalarda sıklıkla kullanılmaktadır.
Ağır metaller arasında civa, kurşun, arsenik, kadmiyum ve alüminyum yer alır ve bunların tümü kanser, kardiyovasküler hastalıklar, bilişsel bozukluk ve çocuklarda görülen birçok davranış bozukluğu gibi istenmeyen hastalıklarla ilişkilendirilir.
Pek çok güzellik ürünü de önemli miktarda zararlı ağır metal içerebilir. Örneğin bazı rujlarda kurşun bulabilirsiniz, hatta bazı güneş kremlerinde bile ağır metaller bulunur.
Ayrıca araba ve ev anahtarları genellikle kurşundan yapılır ve mobilyalar antimon ve kadmiyum gibi ağır metaller içerebilen koruyucu kaplamalar ve kumaşlar içerir.
Başka bir sağlık hırsızı olan alüminyum, bazı deodorantlarda, musluk suyunda, bazı ilaçlarda, hatta tuz ve beyaz şekerde ağır metal yerine toksik bir metal olarak bulunabilir.
Sağlık uzmanınız ağır metal zehirlenmesinden şüpheleniyorsa ağır metal toksisite testi isteyebilir. Tipik olarak bu testler kan, idrar veya saç örneklerini içerir ve vücudunuzdaki ağır metal seviyesini ölçmek için tasarlanmıştır. Bu testler ayrı ayrı veya aynı anda yapılabilir.
Bir kan testiyle, bir sağlık uzmanı ağır metal toksisitesini test etmek için kan alacaktır. Testten 48 saat önce balık ve kabuklu deniz ürünleri yememeniz istenebilir, çünkü bu yiyecekler sıklıkla cıva içerir. Sonuçlar kanınızda yüksek düzeyde ağır metal bulunduğunu ortaya çıkarırsa, bu, her zaman olmasa da, ağır metal toksisitesine sahip olduğunuz anlamına gelebilir. Toksisite belirtileriniz olmasa bile ağır metallerle temastan kaçınmanız istenebilir.
Kan testi sonuçlarınız vücudunuzda orta ila düşük düzeyde ağır metal bulunduğunu gösteriyorsa ancak hâlâ semptomlarınız varsa, sağlık uzmanınız toksisiteyi gözlemlemek için idrarınız, saçınız, cildiniz ve hatta tırnaklarınız üzerinde testler isteyebilir. Bunun nedeni, bazı ağır metallerin kan dolaşımınızdan hızla çıkması ve dokularınızda depolanabilmesidir, dolayısıyla kan testleri her zaman gerçek tabloyu yansıtmayabilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Büşra Yıldız Arşivi
SON YAZILAR