Son yılların "Eğitim ve öğretim" yıllarının en zorlu sürecini yaşamaktayız. Bu konuda yıllardır Samsun’da birçok başarıya imza atmış eğitimci MEHMET UYSAL Hocamızla söyleşide bulunduk. Yıllardır hem akademik hem de sosyal başarılara imza atmış değerli hocamızın bizlere zaman ayırmasından dolayı hem okuyucularımız hem de şahsım adına teşekkür ederim. 

Eğitim camiasında birçok başarı elde etmiş biri olarak eğitim koordinatörü MEHMET UYSAL’ ı kısaca tanıyabilir miyiz?
Ben mesleğimin hem eğitimci hem de öğretici yönünü kendine görev edinmiş bir birey olarak kendimi tanımlayabilirim. Yaklaşık 20 yıldır Final Eğitim Kurumlarında çeşitli görevlerde yer aldım. Malatya İnönü Üniversitesi Kimya Bölümü’nden mezun olduktan sonra günümüze kadar eğitimci kimliğimle her bireyin özel olduğunu önemseyerek görevimi yapmaktayım.

 
Yaklaşık 20 yıldır çeşitli sınav sistemlerinde birçok başarıya imza attınız hem geleceğimizin teminatı gençlerimize hem de aydınlık geleceğin mimarı olan genç öğretmenlerimize başarının sırlarını anlatır mısınız? 

Her şeyden önce öğretmen, mesleğini ve öğrencilerini sevmelidir. 20 yıldır değişen sınav sistemlerinde akademik başarı kadar verilen gayret ve emekte ölçülmüştür bu yüzden isimlerin değişmesi ölçme gerçeğini göz ardı edemez. Öncelikle öğretmelerimize naçizane önerilerimiz gelişen teknolojilere ayak uydurmaları, Milli Eğitim eksenli kazanımlara hakim olarak ve sınav yöntem ve esaslarına dair güncel değişikliklere takip etmelidir.  Geleceğimizin teminatı olan gençlerimize ise;  bulundukları konum itibariyle meslek olarak öğrencilik profilini değerlendirmek ilk ve önemli bir farkındalıktır. Meslek olarak öğrencilik kavramının en önemli güç kaynağı "Sevgidir". Mesleğini sevgiyle yapan öğrencilerimizin aslî görevi ülkemizin muasır medeniyetler seviyesine ulaşması için önemli bir vazifedir. 

Pandemi sürecinde sınav öğrencisi olmak ve stres yönetimine dair önerileriniz nelerdir?

Ülkemizi ve dünyayı etkisi altına alan küresel bir salgında öğrenci olmak tabi ki yorucu ve zor bir görevdir. Öğrencilerimiz her türlü zorlu eğitim koşullarına rağmen öğretmenlerine ulaşma imkânını gerek uzaktan gerekse zaman zaman yüz yüze bulmuştur.  Dezavantaj olarak görülen bazı durumların avantaja dönüşmesinde bireyin gayreti ve hedefleri önemlidir. Öğrencilerimiz 12 yıllık zorlu eğitim sürecinin küçük bir ön değerlendirmesini yapan bir sınavla hedeflerine ulaşmaktan vazgeçmemeli ve hedefleri için istikrarlı bir şekilde çalışmalıdır. Son dönemeç olarak ifade edilen "mayıs" ayının sonunu öğrencilerimiz nasıl değerlendirmelidir. Öncelikle sürecin gerçekliği artık kendini göstermekte ve sürecin gerçekliğinden ötürü öğrencilerimiz tedirgin olmaktadır. Öğrencilerimize tavsiyemiz eksik konularını hızlı bir şekilde tamamlamalarıdır. Seri denemeler yaparak süre yönetimini kontrol altına alabilir ve birden fazla yayın denemeleri, son yılların çıkmış soruları incelenerek ÖSYM nin ağırlıklı soru yöntemlerine hâkim olabilirler.  Öğrencimizi ve aileleri paniğe sürükleyen her türlü etkenden kaçınılmalı ve öğrencilerimizin kendi gerçeklerini görerek daha çok motive olmaları sağlanmalıdır.  Örneğin sınava az zaman kaldı demek yerine "HAYALLERİME KAVUŞMAYA" çok az bir zaman kaldı diyerek kendini motive etmelidir.  Şimdiden sınava girecek öğrencilerimizin başta ailelerine daha sonra öğretmenlerine vermiş oldukları bu zorlu süreç desteğinden dolayı gönülden teşekkür ederim.  Kendi başarılarının KAHRAMANI olan gençlerimize hem hayat sınavında hem de girecekleri üniversite sınavında başarılar dilerim.