Şevki Yıldırım

Şevki Yıldırım

Şen olsun Samsun şehri!

Buruk bir yazı bu. Kaleme alması zor bir yazı. Çünkü Arka Oda'nın kapatıldığını açıklamak zorunda kaldığımız bir yazı. Öyle müflis tüccarın yaptığı türden "Kapatıyoruz" türünden değil yani.

Yazı apayrı bir hayattır. Her aşamasında kıpır kıpır canlı ve değişken bir hayat.
Yazıya oturduğunda ne yazacağını bildiğini sanırsın, kalemi kağıda değdirdikten sonra, o alır başını gider aslında; sen de neredeyse şaşırarak bakarsın ortaya dökülen kelimelere ve cümlelere…

Yazı kağıtta başka, bilgisayar ekranında başkadır. Bir internet sitesinde daha farklı durur. Bir gazete kağıdında ise bambaşkadır.

Ben çook uzun yıllar önce o gazete kağıdının kokusuna, o kağıdın üzerindeki kara harflerden ellere bulaşan mürekkebe aşık oldum. Bütün aşklarım içinde en uzun ömürlülerinden bir de o oldu.

Otuzbeş yılı aşkın meslek hayatımın neredeyse tümü, o aşkımı özleyerek ve onun hayalini gözlerimde canlandırmaya çalışarak geçti.
 
Korkularım var. Önyargılarım var. Komplekslerim var. Kapris yaptığım, kalp kırdığım dönemler de oldu. Arızalı yanlarım var. Çoğu zaman dağınığımdır. Nadiren dağıttığım olur. Ayağımın kayacağını bal gibi bildiğim alanlarım vardır. Övgüler aldığımda, utanıyorum. Alkış aldığımda iki türlü utanıyorum. Birincisi, zaten hak etmediğimi bildiğim için; ikincisi, alkış beklediğimi sandıklarını sandığım için.

Bu gazetede yazmak beni son derece özel ve aktif bir okurla buluşturan önemli bir tecrübe oldu. Bazen ayrılmak, "terk etmek" demek değildir. Bu köşenin sevgili ruhdaş okurlarının beni anlayacağını umuyorum. Biz Arka Odamızı zararlı güvelerden korumak için naftalinleyerek kapatmaya karar verdik. Okuyucuların  yazılarımı okuyup tepki göstermeleri benim için  en büyük itici güç oldu. O nedenle, yazdıklarımı begendiğini söyleyen, ya da beğenmeyip eleştiren tüm okuyucularıma gönülden teşekkür ederim. Şen olsun Samsun şehri!

ZAM GELDİ

Evet zam geldi gözümüz aydın. Artık özel halk otobüslerine binmek 2 lira oldu. Peki ne kadardı 1.75. Kartlı binişler 1.65. 1.45 imiş. Haydi hayırlısı.

YOĞURT!..

Kendimi bildim bileli bizim evin sofralarından eksilmeyen tek şey yoğurttu.  By-pass  ameliyatı geçirdim ve çok iyiyim. "Neden iyisin" derlerse üç şey sayarım.. Biri, sigarayı erken bırakmam.. Akciğerlerim sağlam kaldı. Öteki çok az içki içmem.. Karaciğerim  dayandı..Diğeri de, doğanın insanlığa armağan etti ilaç. Yoğurt..

Doğduğum köy Bektaşağa'daki evimde annem tarafından yapılan, sonra torbaya konulup, duvara asılarak süzülen yoğurdu ekmeğe sürüp yediğim hâlâ aklımda.. Tadı da hâlâ damağımda.. Sinop'ta kaymak gibi yoğurt satan mahallemizin ayrılmaz parçası haline gelen Yoğurt ustasının ustanın "Yoğurtçu" diye haykırışı şarkı gibi gelirdi. Onu da unutmam.. Yoğurt!.. Bir de, Samsun'da kaşıkladığımız Otat yoğurdu var.. Süt tozundan değil sütten yapılma..

Yoğurt demişken Türkiye'de üretilen sütün üçte biri yoğurt olarak tüketilir olduğunu biliyor muydunuz? Yılda 2.2 milyon ton yoğurt tüketiyormuşuz. Bunun 400 bin tonu şimdilerde sanayi yoğurdu. Sanayi yoğurdunun parasal değeri 1 milyar lira dolayındaymış. Sanayi yoğurdunda piyasaya çokuluslu, yabancı firmalar hakimmiş.
Bunlar bazı büyük yerli firmaları das aldı. Kendi markaları ve satın aldıkları markalarla dünyanın her yanında üretilen ve satılan yoğurt tadını, türünü Türk tüketicisine alıştırmaya çalışıyorlar. Başarılı da oldular. Bizim geleneksel kaymaklı yoğurt tadını unuttuk. Her yerde satılan tatsız bir yoğurt yiyoruz. Eski geleneksel Türk yoğurdunu üretmek için yoğurtçularımız ve ev kadınlarımız, sütü 100 derecenin üzerinde kaynattıktan sonra ılıtır, ılıyan sütü daha önce yapılmış yoğurtla mayalandırır, ılık bir ortamda saklayarak yoğurt haline getirirdi.Süt 100 derecenin üzerinde kaynayınca içindeki su miktarı azalıyor, katı maddenin yoğunluğu artıyor. Katı maddenin içinde protein, mineraller, laktoz ve yağ var. Süt ne kadar su kaybederse katı maddesi o kadar artıyor. Yoğurt daha katı hale geliyor.Bunda da amaç maliyeti düşürmekmiş

KADINLARA DA CUMA NAMAZI

Diyanet İşleri Başkanlığı, yeni bir proje kapsamında geçtiğimiz yılın son haftalarında ilk kez kadınları, cuma namazı kılmaya çağırmış.

Diyanet İşleri Başkanlığı, iki ay kadar önce İstanbul'daki imamlara seminer vermiş, camilerde kadınların cuma namazı kılması için gerekli düzenlemeleri yapmalarını istemiş.

Prof. Dr. Süleyman Ateş  bakın ne demiş?: "İslam sadece erkeklerin değil kadınların da dinidir. Dini görevler bakımından kadınların ve erkeklerin farkı yok. Sanılanın aksine cuma namazı sadece erkeklere değil kadınlara da farz kılınmıştır. Artık farz değilmiş gibi davranılıyor. Kadınların camilere gelmesi uygun bir davranıştır."

Mustafa Hakyemez adlı vatandaş ise kadınların camiye gelmemelerin büyük bir kayıp olmayacağı görüşünde: "Sonuçta niyet önemliyse oturup ibadet etsinler. Evdeki sorumlulukları daha fazla. Amaç sevap almaksa eşine ve çocuğuna hizmet ederek de sevap alabilir. Boşuna camilere gitmesinler." diyor.

GÜZEL SÖZ

'Yalan zekâ işidir, dürüstlük cesaret, Eğer zekan yetmiyorsa yalan söyleme, Cesaretini kullanıp dürüst olmayı dene.'
Victor Hugo

MERAK

Ayşe sohbet için kocasını telefonla aramış, "Kusura bakma sevgilim.."demiş kocası, "Bugün o kadar yoğunum ki.. Yetiştirmem gereken işler var.. Daha sonra konuşsak..
"Tamam bir tanem bir iyi bir de kötü haberim vardı da.."
"İnan hiç vaktim yok.. O zaman sadece iyi haberi söyle.."
"Merak ediyorduk ya.. Arabanın hava yastıkları çalışıyormuş.."

NEDEN?

Neden erkeklerin yüzde 10'u cennete gider?
- Yüzde 100'ü gitseydi orası cehennem olurdu...

BUNU UNUTMAYIN!

Mutluluğa iş, para ya da aşkla ulaşılmaz.
Mutluluk sizinle kendiniz arasındaki bir meseledir.

BOĞULDUM

Temel ölmüş. Öteki dünyada görevliler listeye bakmış ve Temel'e: - "Ya, senin adın listede yok sen bugün ölmeyecektin yanlışlıkla ölmüşsün. Seni tekrar dünyaya göndereceğiz. Ama kurallara gore insan olarak gönderilemezsin. Ancak istediğin bir hayvan olarak dünyaya gönderileceksin. Ne olmak istersin?" Temel biraz düşündükten sonra: - "Yunus balığı olayım", demiş. Ve anında yunus balığı olarak dünyaya ışınlanmış. Aradan 3 dakika geçmeden Temel tekrar öteki dünyaya dönmüş. Görevli sormuş: - "Ne oldu ya? Biz seni şimdi gönderdik niye geldin?" Temel masum bir şekilde cevaplamış:  "Yüzme bilmiyordum, boğuldum!"

KUTLARIM

Temel, eş, dostlarıyla yeni yapılan Karadeniz Sahil Otoyolu'nda son hızla ilerlerken trafik polislerince çevrilmiş. Merakla arabasının içinde bekleyen Temel'e polis:
"-Kutlarım beyefendi, şu ana kadar yaptığımız kontrollerde emniyet kemeri takan tek sürücü sizsiniz. 10 bin liralık ödümüzü de siz kazandınız. Bu parayla ne yapacaksınız? Diye sormuş.
Temel de:
"-Hemen gidip kursa yazılacağum ehliyet alacağım"
"-Nasıl olur senin ehliyetin yok mu? Demeye kalmadan yanında oturan Fadime polise dönerek:
"-Siz ona bakmayın memur bey, içince hep böyle sapitiy.
Polis şaşkınlığını atamadan arkada oturan Dursun lafa girmiş:
"-Ula uşaklar ben size demedim mi çalıntı arabayla yola çıkmayalım diye, aha şimdi ne edeceğuz?"

HAYYAM'DAN

Geldimse bu dünyaya ne bulmuş dünya
Gitsem de eğer kıymeti eksilmez ya!
Bir kimse çıkıp da anlatıp söylemedi
Gelmekte ve gitmekteki hikmet ne ola?

YENİ YIL KUTLAMASI

Altay Türkçesi: Slerdi cangı cılla utkup turum!
Azerbaycan Türkçesi: Yeni iliniz mübarek olsun!
Başkırt Türkçesi: Hizzi yangı yıl menen kotlayım!
Çuvaş Türkçesi: Sene sul yaçepe salamlatap!
Füyu Kırgızcası: Naa cılıngar guttug bolsun!
Gagauz Türkçesi: Yeni yılınızı kutlerim!
Hakas Türkçesi: Naa çılnang alğıstapçam sirerni!
Karaçay-Malkar Türkçesi: Cangı cılığıznı alğışlayma!
Karakalpak Türkçesi: Canga cılıngız kuttı bolsın!
Karay/Karaim Türkçesi: Sizni yanhı yıl bıla kutleymın!
Kazak Türkçesi: Janga jılıngız kuttı bolsın!
Kırım Türkçesi: Yangı ılıngız kaırlı (veya mubarek) olsun!
Kırgız Türkçesi: Cangı cılıngız kuttu bolsun!
Kumuk Türkçesi: Yangı yılıgız kutlu bolsun!
Nogay Türkçesi: Yanga yılıngız men!
Özbek Türkçesi: Yengi yılıngız mübarek bolsun!
Sarı Uygurca Türkçesi: Ak éy yahşi mo!
Şor Türkçesi: Naa çıl çakşı polzun!
Tatar Türkçesi: Sezne yanga yıl belen tebrik item!
Tuva Türkçesi: Caa çıl-bile bayır çedirip or men!
Türkiye Türkçesi: Yeni yılınız kutlu olsun!
Türkmen Türkçesi: Teze yılınızı gutlayaarın!
Irak Türkmenleri: Yengi iliyiz (iliwiz) mubarak olsun!
Uygur Türkçesi: Yengi yılıngızğa mübarek bolsun!
Yakut Türkçesi: Ehigini şanga sılınan eğerdeliibin!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şevki Yıldırım Arşivi
SON YAZILAR