Sadaka toplumu olmamızda en önemli etken olan ve iktidarların, özellikle AK Parti İktidarı'nın oy kaynağı olarak kullandığı sosyal yardımlar toplumu tembelliğe de alıştırmıştı aynı zamanda.

Kömürden tutun da buzdolabına kadar, Başbakan'ın talimatı ile valilerin bile katıldığı yardım dağıtımlarında komik denecek tablolar da ortaya çıkmıştı. Örneğin elektriği olmayan köye kış ortasında buzdolabı dağıtımı gibi.

Yardımlar o hale geldi ki, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı aracılığıyla verilen yardımların aylık ortalama tutarı asgari ücrete dayanmaya başladı. Bu da insanların çalıştığında alabileceği miktar olduğu için ve de en önemlisi çalıştığında yardımın kesilmesi söz konusu olduğundan tembelliği, oturduğu yerden yardım almayı teşvik etmişti.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı da bunu görmüş olacak ki, sağlam olduğu halde sosyal yardım alan ve kahvehane köşelerinde zaman öldüren 20 bin kişinin peşine düştü.

Bu durumda olanlara artık yardım yok. Çalışacak ve aldıklarının karşılığında istihdama teşvik edilecekler.

Geçmiş olsun, 3 dönemdir oy uğruna sadaka kültürüne alıştırdığınız insanlardan kazanılmış hak haline gelen bu verdiklerinizi alabilecek ve tembelliğe alışmış bu insanları çalıştırabilecek misiniz bilmiyorum ama zararın neresinden dönerseniz kardır.

Bu uygulamayı yürekten destekliyorum En azından tüketen toplum anlayışının pompalandığı, insanların tüketim çılgınlığına itildiği  bu dönemde hiç olmazsa üreten olabilecek 20 bin kişi, bu da kazanç bana göre.

BDP'liler gitti, kavgası bitmedi. Yaygın basının Aydın! kalemleri kiralayanların tetikçiliğini yapmaya devam ediyor. Burada sanki  Kürt - Türk kavgası olmuş ve örgütlerle derin devletler gelip sıradan vatandaşları kışkırtmış gibi senaryolar yazıyorlar.

Uzaktan ahkam kesmek ve görmeden bilmeden efendilerinin emrettiğini yazmak en kolayı olsa gerek.El insaf! Karadeniz'e zamansız gelip , şehit evinin karşısında toplantı yaparak olmayan savaşta tarafı olmayan insanlarla barışmaya kalkarsanız olanların kışkırtıcılığını ve suçunu da üstlenirsiniz.

Bunu uzatmaya , öküzün ardında buzağı aramaya gerek yok. Sadece eli kana bulaşmamış bu güne kadar canilerin yanında y r almamış ve savunmamış insanlar sessiz sedasız ve öncesinde Amerikalıları göndermeden gelirse bir şey olmaz , Herkes bağrına basar, olaylar olmaz, halklar kucaklaşır kaynaşır.

Sizlere de senaryo yazmaya gerek kalmaz.

Gelelim bu günkü manşetimize. Basın yine gücünü gösterdi ve Gazeteniz Denge sayesinde adı spekülasyonlara karışmış bir kurum hakettiği cezayı aldı.

 Amaç birilerinin ceza alması değil, yasa ve yönetmeliklerin herkese uygulanması , devlet sırtından para kazanılmaması yani adalet !

SGK üzerine düşeni yaptı. Ya İl Sağlık Müdürlüğü?