ERKEN SEÇİM OLUR MU?

Cumhuriyet kurulduğu günden beri sandıktan çıkarak yirmi yıl iktidarda kalan tek parti AK Parti’dir. CHP de kalmıştı ama sandıktan çıkarak değildi. Bu kadar uzun süre iktidarda kalmanın kolay olmadığı bir yana her şeyin bir ömrü olduğu gibi iktidarın da bir ömrünün olacağı muhakkak. 2001 krizinden sonra iktidara gelen AK Parti son bir yıla kadar çok güzel geldi ama son bir yıldan beri yaşanan gelişmelerin ciddi anlamda sıkıntılı olduğu da bir gerçek. Pandemi ile her şeyin değişeceği söylenmekteydi, biz inanamamıştık ama gelinen noktada söylenenlerin doğru olduğunu gördük. Dövizdeki artıştan tutun da piyasadaki her şeyin aşırı derecede zamlanması sonucunda yaşanan ekonomik kriz muhalefetin seçim isteme iştahını kabarttı. Aynı şekilde vatandaşların bir kısmı da seçimden yana tavır koymaya başladı. Cumhurbaşkanının ortaya koyduğu ve ısrarla asla vazgeçmeyeceğiz dediği politikalarla ilgili düşüncemizi bir önceki yazımızda belirtmiştik. Geçtiğimiz hafta sağlık bakanının ve cumhurbaşkanının doktorlara yönelik yapılacak zamla ilgili açıklamaları sağlık çalışanlarını fevkalade üzdü. Sağlık camiasında bir iyileştirme yapılacaksa doktor, hemşire, ebe, sağlık memuru veya farklı sağlık çalışanı arasında bir ayırım yapılmamalı. Bu camianın çalışanları ile bir bütün olduğu göz önüne alınarak iyileştirme yapılması gerektiği bir gerçek.

Benim anlamadığım nedir biliyor musunuz? Bu ülkede iki bin lira ile üç bin lira arasında emekli maaşı alan on milyonun üzerinde emekli var, bu insanların durumunu düzeltmeden seçime gidilmesi halinde fevkalade sıkıntı olacağını unutmasınlar. Asgari ücrete yüzde otuzlar seviyesinde zam yapıp, emeklilere yüzde on ikilerde zam yaparsanız bu adil olmayacağı gibi toplumdan da büyük bir tepki alır. Zaman zaman aklıma acaba cumhurbaşkanının etrafındaki insanlar neden bu gerçekleri kendisine söylemezler diye düşünürüm. Benim tanıdığım cumhurbaşkanı sokağın sesini dinler, anketlere ve sokaktaki sese kulak verir. Mutfakta yangın bir yana, her şey ateş pahası olmuş durumda. Bu durumun altı ay içerisinde aşılacağı ve ekonomik rahatlamanın olacağı söylenmekte ancak ben bu güne kadar bu ülkede hiçbir krizde fiyatların gerilediğini görmedim. AK Partili siyasetçiler ha bire bu işler düzelecek, sorun yok diye demeçler verip vatandaşın tepkisini artıracağına, aklı selim açıklamalar yaparak bu krizin global bir kriz olduğunu ülke olarak bunun üstesinden gelmek için her şeyin yapıldığı anlatmalı.

Gelelim erken seçim olur mu konusuna; hiçbir siyasi iktidar oy kaybederken seçime gitmez. Bugün seçim olsa AK Parti’nin oyu yüzde otuz otuz beş bandında, MHP de yüzde on bandında. Hal böyle olunca TBMM’de Cumhur İttifakının çoğunluğu elde etmesi mümkün gözükmüyor. Daha önceki yazılarımda da dediğim gibi hamaset yaparak veya kavgacı politikalarla bu işler yürümez. Ortada bir Z kuşağı var. Bunların oyu altı milyon seviyesinde. AK Parti’nin bu gençlerden alabileceği oy oranı yüzde beşi geçmez. Bunları ben biliyorum da iktidar partisi bilmiyor mu? Elbette biliyor ama tedbir almak adına çok fazla da bir şey yaptıkları söylenemez. Seçilmişlerinden atanmışlarına herkesi bir şımarıklık almış gitmiş, dersiniz ki küçük dağları onlar yaratmışlar. İktidar ellerinden hiç gitmeyecek, bu memlekette geçmişte nice devletlü siyasetçiler vardı, hepsi yok olup gitti.

Erken seçim konusunda kanaati acizanem şu ki önümüzdeki yaz aylarında sebze meyve bollaşıp enflasyon rakamları düşünce, toplum da krizi unutmaya başlayınca piyasaya biraz para salınıp sonbaharda erken seçim yapılabilir. Onun dışında daha erken seçimi kimse beklemesin. Ak Partili siyasetçiler akçeli işlerle uğraşmaktan uzak durmalılar. Vatandaşa yukarıdan bakma işinden vaz geçecekler, mütevazı olacaklar. Yoksa işleri çok zor. Bu gerçekleri görmek istemeyenlerin sokağa düştüklerinde çay içmeye bir mekân dahi bulamayacaklarını unutmasınlar. Bakın eski siyasetçilere; kimi şiir yazıyor, kimi vaazu nasihat veriyor, kimi Ankara’dan Samsun’a gelemiyor, pek çoğu perperişan. Eski vekillerden Samsun’da duran sadece Adem Yıldız’la Mehmet Çakar var. Onlar da vekillikleri dönemimde insanlara yukarıdan aşağıya bakmadıklarından Ankara’ya giden herkesle ellerinden geldiği kadar ilgilendiklerinden şimdi halkla beraber olabiliyorlar. Sanırım matlup hasıl oldu. Bugünlük de bu kadar, kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
10 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR