BAYRAMLIK YAZI (Anı Defteri)

Günler çok çabuk tükeniyor. Zaman öğütüyor ömrümüzü. Ömür törpümüzü kollarımızda taşıyoruz. Dakikalar, saatler, günler, haftalar ve yıllar baş döndüren bir hızla devam ediyor, geçiyor, gidiyor. Bu arada ömür sermayemiz tükeniyor.

   Geçen zamandan arta anılarımız kalıyor. Hey gidi günler, diye anlatmaya başlayacağımız anılarımız. Hepsi de bugünden güzel gelir bize anılarımızın. Bir daha o günlere ulaşamayacağımızdan gelir güzellikleri ve gizemi. Hey gidi günler! Hey gidi günler! Hey gidi Ramazanlar! Hey gidi eski günler! Hey gidi eski bizim zamanlar! Bu başlıkların altında neler neler gizlidir.

SON SAHUR

   21 Ağustos Cuma günü başlayıp 19 Eylül Cumartesi sona eren 2009 Ramazanını anlatacağım. Ramazanın ardında kalan en taze anıları kaleme almak istiyorum. Yazdığım eski Ramazanları okuyunca bu Ramazanı da yazma ve sizlerle paylaşma isteğim ve gücüm daha da arttı. Herkesin Ramazan günleri birbirine yakın geçer aslında. Burada benim anlattıklarım siz okurlarımın da yabancı olduğu konular olmayacaktır. Kendinizden burada parçalar bulacaksınız. Davetli gitmeler, iftara davet etmeler, teravihler, balkonlarda yapılan iftarlar, sıcakta sahur yemekleri ve teravih namazları… İlk defa yatsı vaktinde başlayan teravih namazları, okunan Kur"an-ı Kerimler, yapılan dualar, fitreler, zekâtlar, sadakalar… Vermenin doruk yaptığı, paylaşmanın yaygınlaştığı, merhamet duygularının kabardığı mübarek bir aydan bahsedeceğiz hep birlikte. Ki içinde öyle bir gece vardır ki bin aya denktir. Bir daha gelmesi için 11 ay hasretle bekleyeceğiz. 2010 gelince bu Ramazan anılaşmış olacak. Geçen yılki Ramazan şöyleydi, böyleydi diyeceğiz. TV"lerde yapılan programlar aklımıza gelecek. Yazılı basının Ramazanı nasıl işlediğini hatırlayacağız. Geçen yıl olup da bu yıl olmayanları özlemle anacağız. Fazladan bu yıl yapılan güzellikler için de yapanlara dualar edeceğiz, teşekkürler edeceğiz. İleriki yıllarda da onları anlatacağız.

   Geçen yıllardaki çadırları aradı gözlerimiz bu yıl. Özellikle meydandaki çadırda bir iftar olsun yapardık. İyi ki de yapmışız. Belki bir daha iftar çadırları açılmayacak. Yabancılar pazarındaki Türkiye"nin en büyük çadırı vardı. Samsun oraya akardı. Soğuk olmasına rağmen büyük kalabalıklar orada toplanırdı. İftarlar açıldıktan sonra çeşitli etkinlikler yapılırdı. Görsel medya canlı yayınlar yapardı. Onlar için de kısırlaşmıştır Ramazan. Çadırlı Ramazanlara şimdiden hasret kaldık. Bu çadırlı Ramazanlar çok güzeldi. Bu yıl kriz bahane gösterilerek yapılmadığını duyduk. Burada çok büyük harcamanın olmaması gerekirdi. Yemekleri iş adamlarına verdiriyorlardı. Belediye çalışanları burada ekip hâlinde özveriyle çalışıyorlardı. İçi boş sanatçı kılıklı insanlara aşırı paralar ödendiyse, Ramazan Ramazanlıktan çıkarıldıysa bu da geçmiş adına iyi bir sicil değildir. Bunu da belirtelim.

   Bu Ramazanın son iftar daveti için Cemil Mırık"a gittik. Son teravih namazını oradaki mescitte kıldık. İkindiden sonra saat; geçmek bilmese de, zaman durmuş gibi görünse de günler geçti ve Ramazan bitti. Daha dün gibi geliyor bana “Çocuklar bu son kahvaltımız. Yarından sonra bir ay biz sizinle kahvaltı yapmayacağız.” demiştik. Pazar günü bayram ve "Kahvaltılarda artık beraberiz." dedik çocuklara şimdi. İki cümle arasındaki zaman inanın çok kısa geldi bize.

   İlk sahurumuzda Songül baldızlar bizdeydi. Bir baktık ki son sahur gelmiş. Elveda ey mübarek Ramazan!

   İmsakiyeye bakıyorum. Fitre miktarı 6.5 lira. Zekât miktarı 80.18 gr altın. 20 Eylüldeki bayram namazı 7.01"de kılınacak Samsun"da. İlk gün iftarını 19.35"te açmıştık. Son iftar ise 18.47"de.

İFTAR DAVETLERİ

   Özel olacak ancak iftar davetlerimizi burada yazmak istiyorum. 23 Ağustos Pazar ( Ahmet Güngör iftar verdi.) 25 Ağustos Salı günü ben; İsmet-Fatma, Mehmet-Duygu, Reyhan, Esma Abanoz, annem ve kardeşim Sema"yı davet etmiştim. 28 Ağustos (Süleyman- Şükran Birel davet etti.) 29 Ağustos (Benim davetime; Fatma-Seyhan-İsmail Yaman, Hüsniye-Sümeyye-Sami Avcı, Ayşe-İsmail-Murat-Esma-Enes-Meral Aydın, Sema-Mehmet-Mevra-Musa ve annem katıldı.) 30 Ağustos (Şenol Kara), 1 Eylül Salı günü, Cemil-Yeter-Ali Tarık-Ömer Faruk-Hasan Emre Mırık davetlimdi. 3 Eylül (Hüseyin-Nurcihan Güngörlerde idik.) 4 Eylülde Fatma ablama davetli gittik. 7 Eylül Pazartesi günü Kocadağ Yaylası"nda Hayriye teyzeme davetli gidip onun kaymak kuymağından yedik. 9 Eylül Çarşamba günü Yakup Özen aradı ve iftarı liseden arkadaşlarla beraber Mutlu Pide"de yaptık. 11 Eylül Cuma günü Engiz"de kadim dostum Selami Kuruahmetoğlu ile beraber yaptık iftarımızı. 12 Eylül"de KEYDER"e davetliydim. Ancak Ahmet-Zülfiye-Şimal Güngör habersiz güzel bir niyetle bize iftara geldikleri için derneğe gidemedim. Ahmet"in bu tavrını gelecek yıl ben de yapmayı düşünüyorum. Dostlar seneye hazırlıklı osun şimdiden. 15 Eylülde annemde iftar açtık. 16 Eylül (Ayşe-İsmail Aydın çiftinin davetlisiydik. 17 Eylül"de Hasan Güngör"e bir davet sürprizi yaptık. Böylece Ramazan bitti. Davet etmeyi düşünüp de davet edemediklerim çok oldu. İş yoğunluğundan isteklerimizi yerine getiremedik. Her gün ya davet eden ya da davet edilen olmayı planlıyordum aslında ancak yapamadık. Allah inşallah niyetimizi kabul eder. Bir dahaki senelerde de niyetlerimizi gerçekleştirmeyi nasip eder. Son olarak "Güle güle mübarek Ramazan derken hoş geldin Şevval, hoş geldin Ramazan Bayramı" diyoruz. Geceleriniz "Kadir", gündüzleriniz "bayram" olsun! Hayırlı bayramlar. BÜTÜN DOSTLARIMA SESLENEREK HEPSİNİN BAYRAMLARINI KUTLUYORUM.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsa Abanoz Arşivi
SON YAZILAR