Atık su arıtma tesisleri ihalesinin ...

Atık su arıtma tesisleri ihalesinin perde arkası

Seçim meydanlarında, "Belediyenin tek kuruşu boğazımdan geçmedi" diyerek propaganda yapan Kral hazretlerinin söyledikleri doğrudur, bizzat boğazından tek kuruş geçtiğine ben de inanmam, ancak yaptığı uygulamaları incelediğimizde milletin parasını nasıl hoyratça harcadığını, belediye imkânları ile neler yaptığını teker teker yazmaya kalkarsak neyin ne olduğunu daha rahat anlayacaksınız.
Belediyede görev yaptığım süre içerisinde anlamaya çalışıp, anlayamadığım olaylardan birisi de her ay yapılan yurtdışı seyahatleridir. Bu seyahatlerin tamamına yakınına Kral hazretleri katılır, tüm giderleri Belediye bütçesinden karşılanır, hiç kimse de çıkıp arkadaş bu değirmenin suyu nereden geliyor? demez. Belediye bütçesinden gidemediği seyahatlere ise, belediyeye iş yapan veya yapmak isteyen firmaların daveti ve organizasyonu ile gider, ne eder, eder her ay yurtdışına gitmenin bir yolunu bulur.
Dün, CHP Büyükşehir Belediye Başkan Adayı"nın ortaya attığı Atık Su Arıtma Tesisleri ile ilgili iddia, gerçekten irdelenmesi gereken bir olaydır. Olayın nasıl olduğunu biliyorum, yıllarca üzerinde uğraşılıp, Avrupa yatırım bankası KFW" den alınan kredinin ardından, ihalesi bir türlü gerçekleştirilemeyen işin perde arkasında dönen enteresan olaylar var. Öncelikle kredi temininden başlayan tezgâhlar, ardından kredi bulunduktan sonraki tezgâhlar, ardından ise, Müşavir firma ve işin ihalesi ile ilgili olaylar toplumdan saklı tutulmuş, güçlü siyasilerin, ahbap- çavuş ilişkisindeki dostların almaya çalıştığı ihale sürecinde enteresan olaylar yaşanmıştır. Öncelikle, kredinin temini esnasında Avrupa"da yaşayan bir takım Samsunlu iş adamları devreye girerek, kredinin istedikleri bankadan alınabilmesi için hayli uğraş vermişlerdir. Ardından, krediyi veren banka müşavir firmayı kendi istediği doğrultuda tespit ettirmiş, sonra da ihaleye yeterlilik alınabilmesi için hazırlanan şartname, işi dilediklerine verebilmek için yapılan bir şartname olmuş, uluslararası konsorsiyum kurup yeterlik isteyen Cengiz İnşaat"a bile, yeterlilik verilmeyip işi dilediklerine vermeye kalkınca olaya Ak Parti Genel Merkezi müdahil olmuş, neticede ise Cengiz İnşaat"a da yeterlik belgesi verilmiştir. Ancak, müşavir firma işi kendi istediği firmaya verdirebilmek için bastırınca olay karışmış, işin içerisinden çıkamayan kral hazretleri, ihaleyi yapmayı erteleyerek zaman kazanmaya çalışıp, işi seçim sonrasına bırakmıştır.
Şu ana kadar Alman müşavir firmaya 3.5 Milyon (Üç buçuk trilyon) civarında para ödenmiş olmasına rağmen ortada fol yok, yumurta yok. İşin başına yabancı dil bildiğini söyledikleri fabrikatörün gelinini koyup, bol bol yurtdışı seyahatleri yapmaktan başka bir iş yapmıyorlar. Zavallı Coşkun Bey, SASKİ Genel Müdürü olmasına rağmen, Kral hazretleri bu işleri direk kendisi organize edip, kafasına göre adamlarla yürütüyor, imza yetkisi olmayan işçi statüsündeki bir mühendisle işi yürütmeye çalışması yasal olarak uygun olmamasına rağmen bildiğini okumaya devam ediyor. Devlet memuru olan mühendisleri, teknik adamları adam yerine koymayıp, bir bayan mühendisle bu kadar büyük bir işi yürütmeye çalışması, teknik adam olan birisine, ne denli yakışıyor sizlerin takdirine bırakıyorum.
"Belediyenin kuruşu gırtlağımdan geçmedi" demek gayet güzel bir şey aksini ben de iddia etmiyorum ancak, sadece bu anlattığım olaydan Belediye"nin zararının ne kadar olduğunu siz tahmin edin. Atık Su Arıtma Tesisi"nin kredisini alacaksınız, banka hesaplarınızda yatacak, ama işi istediğinize veremediğinizden ihalesini geciktireceksiniz. Buna ne kadar hakkınız var? Tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan bu paraları korumakla mükellef olan yöneticilerin, bu tür davranışları ne kadar doğrudur, sizlerin takdirine bırakıyorum.
Bu ihale ile ilgili görev yaptığım esnada ziyaretime gelen Fahri Konsolos, bir şirket kurduklarını, bu şirkette Salakoğulları, kendisi ve bir başkasının ortak olduğunu ancak, yeterlilik belgesi alamadığını ve bu konuda yardımcı olmamı istediğini söyleyince dedim ki; Ağabey seni severim ekonomik durumun da iyi senin ne işin var bu işlerle, hele hele o Salakoğlu dediğin sahtekârlarla, değil ortak olman, onlarla aynı karede gözükmen bile, seni küçültür. Bu işleri boş ver kendi işine bak deyip, gönderdim onu.
İşte bizim Atık Su Arıtma Tesisi"nin ihale aşamasından bazı kesitler, önümüzdeki yazıda Kent Bilgi sisteminin kimlere nasıl ihalesiz verildiğini, Büyük Otel ile ilgili perde arkasında dönen dolapları yazacağım. Görüşmek üzere Hoşçakalınız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR