YANLIŞ İŞLER

 Bugün farklı bir konuya girmek istiyorum, nedir farklı olan bu konu derseniz son günlerde bazı STK’ların bürokratları ziyaret edip sosyal medya hesaplarından paylaştıklarını görünce dikkatimi çeken bir husus oldu. Benim bildiğim dernek, vakıf, hayır, hasenat işlerini yapan insanlar sanayici, esnaf veya memur olmayan sivil insanlardan oluşmalı, zaten bunlara sivil inisiyatif denilmiyor mu? . Bu işleri yapan insanların kamuda görevli insanlar değil, kamudan bağımsız, işleriyle, güçleriyle uğraşan insanlardan oluşması gerekmekte. Yaptıkları işlerin içerisinde zaman, zaman iktidarın yanlışlarını eleştirme veya bazı hakların savunulması gibi işlerde var. Ancak günümüzde durum çok daha farklı bir boyutta cereyan etmekte, gördüğüm kadarı ile bu tür sivil kurumların başında pek çok kamu görevlisi, Belediye Başkanı ve memurlar bulunmakta, bu bana göre fevkalade yanlış bir uygulamadır. Herkes işini yapmalı, kamu görevlisi çalıştığı kurumun işleriyle meşgul olmalı, Belediye Başkanı Belediyesinin işleriyle meşgul olmalı, sivil inisiyatif de kendi işiyle meşgul olmalı.
   Düşünebiliyor musunuz bir Belediyede veznedar olarak çalışan bir kişi aynı zamanda sivil bir toplum kuruluşunun başkanı, Başkanı olduğu kurum adına kamu kurumların ziyaret ediyor, yaptığı ziyaretleri sosyal medya hesabından paylaşıyor, kamu kurumlarının amirleri de iade-i ziyaretlerde bulunup aynı şekilde sosyal medya hesaplarından paylaşıyorlar. Aynı şekilde bir kamu kurumunun il müdürü pozisyonunda olan bir başkası başka bir vakfın veya derneğin Başkanlığını yürütüyor, o Derneğin Hükümete olan yakınlığı ve gücünü arkasına alarak sosyal faaliyetlerde bulunuyor, bu gücü sayesinde koltuğunu sağlamlaştırıyor, gerek siyasetçiler gerekse amirleri ona daha farklı bakmak zorunda kalıyorlar. Aynı şekilde başka bir okul mezunları dernek başkanlığını yapanlar bürokraside bu sayede farklı yerlere atanıp başında bulundukları STK’lardan güç elde ediyorlar. Sizin anlayacağınız bu STK’lar çok farklı bir amaçla kullanılır hale gelmişler. Bir Allah’ın kulu da kalkıp arkadaşlar bu yapılanlar yanlıştır bu kurumlar topluma hizmet etmek için kurulmuş manevi değeri olan kuruluşlardır başında olması gereken insanlar da memurlar değil sivil insanlar olmalıdır demiyor.
   Dün en çok eleştirdiğimiz ve o zaman adı cemaat olan şimdi ise FETÖ denilen örgütün o zamanlar yaptıklarına bir göz atın, aynı şekilde bürokrat ziyaretleri, basın buluşmaları, sosyal etkinlikler, öğrenci faaliyetleri, hayır hasenat toplama ve bunu kamuoyu ile paylaşma işleri yok muydu, vardı. Diyeceksiniz ki bunları onlarla bir tutmak doğru mu ebetteki değil ancak ortada bir gerçek var, bu işler Allah rızası için yapılması gereken ve inancımız gereği sağ elin verdiğini sol elin görmemesi gereken konular adeta reklam malzemesi olması asla ve kata kabul edilebilir bir durum değildir! Bunu kim yaparsa yapsın kesinlikle doğru bulmam. İyilik Allah için yapılmalı, insanlara reklamı yapılmamalı, iyiliği yapanlar bundan güç elde etmemeli, yaptıklarının karşılığı makam, mevki, güç değil Allah’ın rızası olmalı. Şayet bu dediklerime itirazı olan varsa Allah için beni uyarsın, doğrusu neyse bizde öğrenelim. Dün şiddetle eleştirdiğimiz ve karşısında durduğumuz işleri bugün meydanı boş bulup biz yaparsak bunda Allah’ın rızası olmaz, olsa olsa yapanların hoşnutluğu ve güç kazanma hırsı olur. Bunu yazarken amacım birilerini üzmek değil, amacım doğruları yazmaktır, her şeyin olması gereken bir mecra var, olayları mecrasından çıkarırsak bizden sonraki nesillere çok kötü miras bırakacağımızı da unutmayalım,
    Konuyu çok fazla uzatmak istemiyorum, sadece şu kadarını söyleyerek sözlerimi bitirmek istiyorum, Devlet her şeyi kaydeder, zamanı gelince de gereğini yapar, iktidarlar da gelip, geçicidir, bugün iktidar olanlara  güç gösterisine girmek adına bu tür icraatları yapanlar yarın iktidar değiştiğinde yapılacak farklı icraatlara da ağlamasınlar. Sanırım matlup hasıl oldu bu günlük de bu kadar kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
9 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR