SİYASETİN ARKA YÜZÜ-2-

Geçtiğimiz günlerde yayımladığımız ilk bölümü geniş yankı bulan Gazetemi imtiyaz sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Adnan Bahadır'la Siyatin Arka Yüzü başlıklı "PAZAR SOHBETİ" nin ikinci bölümünü bu hafta da sizlerle paylaşıyoruz. Adnan Bahadır, Siyasetin Arka Yüzü'nü anlatmaya devam ediyor. İlk bölümü kadar etkili ve sarsıcı bilgilere ulaşacağınız söyleşimizi Anıl Olfaz gerçekleştirdi.

Anıl OLFAZ: Ak Partili Samsun milletvekilleri hakkında yorumlarınız nelerdir. Başarılı görüyor musun?


ADNAN BAHADIR:Samsunlu milletvekillerine bazen kızsam da, haklarında eleştirisel yazılar yazsam da açıkça doğruyu ifade etmek gerekirse Karadeniz'in en kaliteli vekilleri Samsun'dadır. Bunu söylerken kimsye mesaj verdiğim düşünülmesin zira gerektiğinde Milletvekilleri ile ilgili en ağır yazıları yazacağımdan da kimsenin şüphesi olmasın ama yiğidi öldürsek de hakkını teslim etmek zorundayız. Tülay Bakır hanımdan başlayacak olur isek kendisini gerçekten çok severim, şahsiyetli insandır, değerli akademisyenlerimizdendir. Geçenlerde bir yanlış anlamadan ötürü bana kırıldı ama hocamızın siyaseti bilmemesinden kaynaklandığını düşünüyorum. Zira gazetemde köşe yazan insanlara müdahale etme gibi bir lüksüm yok, şayet öyle yapmış olsaydım bu gazete bugün buralarda olmazdı. Çağatay Kılıç'a gelince, Başbakanımıza 8 yıl hizmet etmiş birisi. Ve Başbakan kendisine hizmet eden, yol arkadaşlarına değer verir, Çağatay Kılıç'ta bunlardan biri olduğundan Başbakan ona karşı vefalı davranmıştır. Suat Kılıç'a sıra gelince bu konuda biraz nefsi davranabilirim zira geçmişte kendisiyle çok yakın olmuş birisi olarak onun vefasız birisi olduğunu düşünmekteyim. Bu düşüncemle birlikte siyasi hayatında çok başarılı bir ivme çizdiği kanaatindeyim Önce altıncı sıradan milletvekili oldu ardından üçüncü sıraya yükseldi, ardından Grup Başkan Vekili oldu, ardından ikinci sıradan yeniden seçildi, şimdi ise Bakanlık koltuğunda oturuyor siyasette bu çok zor bir başarıdır. Bakanlığında başarılı mı derseniz henüz bir icraatını görmediğimden çok başarılı diyemem. Cemal Yılmaz Demir zaman zaman farklı kulvarlarda olduğum bir siyaset adamıdır ancak hakkını teslim etmek gerekirse Cemal Bey bir misyon ve dava adamıdır durduğu yeri çok iyi bilir, asla davasına ihanet etmez. Cwemal bey'in en çok takdir ettiğim yönlerinden birisi açık ve net oluşudur, şayet sizi sevmiyor ise açıkça yüzünüze söylemekten çekinmez, yani dostluğuna güvenilir, düşmanlığı da açıkça ortadadır. Mustafa Demir ile ilgili çok fazla konuşmak istemiyorum zira sohbetimizin daha önceki bölümünde yeterince konuşmuştuk. Ancak üzerine basarak tekrar etmek istediğim şey Mustafa Demir'in Bakanlığı döneminde etrafına kaliteli insanlardan oluşan bir kadro kuramadığı gibi şehrindeki düzgün insanları da değerlendirmemiş olmasıdır. Zaten Başbakan başarılı bulsaydı Bakanlk makamında kalmasına onay verirdi demek ki başarılı bulmadı ki görevden aldı. Ahmet yeni konusunda söyleyeceklerim de hissi olabilir zira Ahmet Bey ailece görüştüğüm ve sevdiğim bir insandır, yaklaşık yirmi yıldır kendisi ile görüşürüz iyi bir aile babası, iyi bir insan olduğuna şehadet vederim. Ahmet Bey'in bu dönem Milletvekili olmasını ben dahil hiç kimse beklemiyordu ama dürüst kişiliği, meclisteki devamlılığı ve konuşma uslübuna dikkat etmesi onu yeniden Milletvekili yapmıştır.

Anıl OLFAZ: Baktığımızda çoğu il Başkanları milletvekilliğine soyunur ve bir kısmı da olur.Fakat bu durum Samsun'da aynı olmadı. Üç eski Ak Parti İl Başkanı, milletvekili aday adayı oldular ama başarılı olamadılar.Neden genel merkez bu isimleri değerlendirmedi. ?


ADNAN BAHADIR:Samsun'da Ak Parti İl Başkanlığı görevinde bulunan Fuat Köktaş, Ali Akyüz ve Adem Güney milletvekili aday adayı oldular fakat listeye giremediler. Doğrudur. Burada açık ve net söylüyorum bu konuda benim de çok uğraşım oldu. Bu üç isim için bir soya hazırladım. Sonra kendimi tanıtarak, Başbakan Recep Tayip Erdoğan'a yolladım. Bu adamları milletvekili adayı yapmayın dedim altına da imzamı attım. Peki neden böyle bir çalışma yaptınız derseniz. Bu adamlar benim hasmım değil,aramızda kan davası yok, her ne kadar beni sürekli olarak mahkemeye verip bize hakaret etti diye itham ediyor iseler de hiç birisi benim düşmanım değil. Bu arkadaşların siyaset tarzı, teşkilatlarda görev yaptıkları dönemlerdeki uygulamaları bana ters geldiğinden ve şuan Ak Partili Samsun milletvekili olan arkadaşlarım ile bu isimleri kıyasladığımda böyle bir davranışta bulunmam gerektiğini düşündüm zira şuan ki milletvekilleri bu üç isimden birikim, bilgi, eğitim ve daha çok yönden iyiler. Aralarında tercih yapmak gerekirse bu koltuklarını onlar hak ediyor. Bugün itibarı ile yaptığım davranıştan memnun olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim.

Anıl OLFAZ: AK Parti Atakum İl Başkanı Hüseyin Dereli önümüzdeki yerel seçimlere Atakum Belediyesinden aday olma konusunu değerlendirirsek Dereli'nin bu adaylıkta ön planda gözüküyor. Peki siz bu konuda görüşünüz ney? Dereli, Ak Parti'den aday gösterilir mi?


ADNAN BAHADIR:Siyaset ile uğraşan kişilerin bir yerlere gelme konusunda beklentisi olmasından daha doğal bir şey yok. Ben neyse onu söylerim. Atakum teşkilatının içinde olan arkadaşların bir kısmını daha önce tanıyordum ancak bir kısmını yeni tanıdım bui arkadaşlar gerçekten kaliteli insanlar. Bu konuda Hüseyin başkanı tebrik ederim. İlçe başkanının en taktir ediğim yönü şudur; bu zamana kadar Atakum teşkilatında bulunan arkadaşlar hakkında bir tane kötü söz duymadım. Bu siyasette önemlidir arkadaşlar. Emin olun duysam bunu gazeteme taşır, haberini yapardım. Ben ilçe Başkanının 2009 mahalli seçimlerinde meclis üyelerinin tespitinde bazı hataları olduğunu biliyorum ama bu hataların kendi iradesi ile yapmadığına inanıyorum. Atakum Belediye Başkan adayı, il başkanlığı ve Büyükşehir Belediye Başkanının yaptıkları müdahaleyi çok iyi biliyorum. Partiye ana avrat dümdüz gitmiş bir kişiyi Atakum ilçesinden meclis üyesi yapan zihniyet ile Hüseyin Dereli isminin uzaktan yakından ilgisi olamayacağını çok iyi biliyorum.Hüseyin Dereli Atakum Beleye Başkanlığına aday olmak için yeterli bir şahsiyettir. Bu görev en çok Hüseyin Dereli'ye yakışır. Adem Bektaş'ın bir daha aday olacak durumu yok çünkü çok yıprandı. Köşe yazılarımda belirttiğim gibi çok ciddi hataları olmuştu.Bir insan kendi seçildiği partiye aldığı sandalyeleri icra yolu ile oradan alacak kadar vicdansız davranabiliyor ise bir daha adaylıktan söz etmesi ne kadar doğrudur sizin takdirinize bırakıyorum. Turan Çakır'a gelirsek aday olacak yeterli diplomaya sahip olmadığı gibi bu işi yapacak kadar vizyona da sahip değil. Bazı arkadaşlar turan Çakır ile ilgili neden yazmadığımı soruyorlar Turan Bey eskiden ailece görüştüğüm bir arkadaş idi ancak o da Kenan Bey gibi doğruluğu değil makamı tercih ettiğinden bizimle olan ilişkisini kesti biz de kendisini aramak gibi bir davranış içerisine girmedik ancak Turan çakır bu işler için çok yetrsiz olduğundan onu gündeme almaya gerek olmadığını düşünüyorum. Turan çakır bu dönemdeki görevleri ile birlikte tarih olmaya mahkum bir arkadaş olduğundan onu gündemime almıyorum. Atakum adaylığı için açık arttırmasız Hüseyin Dereli'ye kalır ve doğrusu budur diye düşünüyorum.

Anıl OLFAZ: Peki bu dedikleriniz AK Parti İl Yönetimi içinde geçerlimi. İl Başkanlığında hak eden biri var mı? Partinin kongresinde yapılacak seçimlerde mevcut başkan Osman Çetinkaya'nı karşısında bir aday olur mu?



ADNAN BAHADIR:Ak Partinin iktidar olduğunu dönemde Mustafa Demir ve Fuat Köktaş'ın il yönetimindeki teşkilatı mükemmel insanlardan oluşan kaliteli insanlardan müteşekkil idi. Ali Akyüz ile dejenerasyon başladı. Yani ehliyetsiz, liyakatsız, asosyal kişiler siyasette ön plana çıktı. Siyaseti menfaat için yapan kişiler teşkilatlarda görev alınca işler çığırından çıkmaya başladı. Siyasette üç şey önemlidir; bir Liyakat, iki sadakat, üç ehliyet. Bu özelliği taşımayanlardan dava adamı olamaz. İl Başkanlığı konusunda önümüzdeki süreçte şunlar olabilir. Mevcut başkan değerli arkadaşım Osman Çetinkaya bir liste ile seçime girer. Birde onun karşısına bir aday çıkar. Bunlardan biri Mustafa Acar, diğeri ise Fuat Köktaşdır. Tabi bu benim görüşüm. Osman Genç ile Fuat Köktaş uzlaşmış gözüküyor. Bu konuda beraber hareket edebilirler. Suat Kılıç'ın bu konuda taraf olacağını düşünüyorum çünkü kendisinin 'Ben bakanım teşkilatlar ile bire bir ilgilenmeyeceğim' diye bir sözü vardı. Netice itibarı ile Suat Bey bu sözünün arkasında durursa bu şehirde destan yazabilir. İl Başkanlığı seçimi konusunda önümüzdeki süreç biraz hareketli olacak gibi gözüküyor, Canik kongresinin ardından adaylar açıkça ortaya çıkar ancak ak parti genel merkezi ilçe kongrelerinde yaptığı gibi müdahale edip tek aday çıkacak derse iş değişir. Genel merkezin tavrına rağmen aday olacak olanların ak partide istikbal beklemeleri yanlış olur. Genel Merkezin tavrına gelince o konuda kahin olmaya gerek yok bu güne kadar Osman Çetinkaya ilçe bazında dediğini yaptırmış ise il Başkanlığı garanti gibi geliyor bana.Şunu herkes kenarına not alsın, yaklaşık otuz yıllık siyasi birikimim bana bu şehirde Osman Çetinkaya isminin İl başkanlığına devam edeceğini söylüyor, halep orada ise arşın burada çok fazla değil iki ay sonra herkes gerçekleri görecektir.

Anıl OLFAZ: Siyasi kimlik sizce nedir?


ADNAN BAHADIR:Siyaset ülkeyi yönetmek için mümkün olanı yapma sanatıdır. Siyasette a planınız, b planınız, c planınız olacak arkadaş. Bir gün hiç unutmam, Fuat Köktaş bana ''Ben siyasette hiç kayıp etmedim' dedi. Bende ona senden siyasetçi asla olmaz dedim. Çünkü kayıp etmesini bilmeyen başarılı olamaz. Ben siyasette hep kazanmaktan yanayım diyen adamdan siyasetçi olmaz. Demirel ne diyordu '' Altı sefer gittim, yedi sefer geldim. Örnek ; Başbakan Erdoğan, Beyoğlu Belediye Başkanı adayı oldu. Az farkla kayıp etti. Milletvekili adayı oldu. Kendi köylüsü Mustafa Baş tercih yaparak önüne geçerek engel oldu. Kayıp ettikçe yükselişe geçti. Sonuç; ülkeyi yöneten koltukta oturuyor.

Anıl OLFAZ: Önümüzdeki süreçte şehrimizdeki ve ülkemizdeki Ak parti siyaseti ile ilgili düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

ADNAN BAHADIR:Elbette, şehrimizdeki siyasetle ilgili yetrince konuştuğumuzu düşünüyorum ancak eklemek istediğim bir kaç ayrıntıyı belirtmek istiyorum hırslı olmak insanın kendisine zarar verdiği bir gerçektir, ancak siyasette hırsı olmayan sonuç alamadığı da bir gerçek. Olaya bu çerçevede baktığımızda İl Başkanlığına aday olmak isteyen eski siyasetçi arkadaşlara tavsiyem sonlarını kendi elleri ile hazırlamamalarıdır. Zira eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı misali siyasette kaybetmiş arkadaşların yeniden siyaset sahnesine çıkmaya kalmaları kendilerinin sonu olacağını unutmasınlar. Ülke genelindeki Ak parti siyasetine gelince oradaki durum biraz flu olmakla beraber 2014 ylında Başbakan'ın Cumhurbaşkanlığı makamına oturacağını, Başbakanlık koltuğuna ise Başbakan2ın belirleyeceği bir ak parti kurmayı geleceği kanaatindeyim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Pazar Sohbeti Arşivi
SON YAZILAR