Konumuza girmeden önceki gün OMÜ de yaşanan başörtü olayına değinmek istiyorum, Şaban Sarıkaya hocayla özel bir hukukum yok, gıyabında tanıdığım kadarı ile sol görüşlü ama Dine saygılı, hoşgörülü bir insan olduğu kanaatindeydim. Ancak önceki gün yaşanan olayla ilgili güvendiğim üç, beş dostumu aradım, anlattıkları beni ziyadesiyle üzdü. Ameliyathaneye hocayla birlikte girecek intörn veya Asistan Doktorlardan bir tanesi Ameliyathane kıyafetinin üzerine başörtüsü taktığı için Şaban Hocanın bu kıyafetle Ameliyathaneye giremezsin dediğini ve azarladığını ameliyathane sorumlusuna giderek bu kıyafetle ameliyathaneye girilir mi dediği, kızcağızın da ağladığı ve konuyla ilgili şikayetçi olduğu iddia edilmekte. Şaban hoca şahsi facebook hesabından yaptığı açıklamada başörtüsüne karşı olmadığını, Doktorun Ameliyathane kıyafeti giymediğinden tepki verdiğini beyan etmiş, biz  haberi yaparken bu detayı da verdik. Ancak hangi şartlarda olursa olsun, Şaban Hocanın Bayan bir Asistana veya intörn Doktora böyle davranması asla ve kata kabul edilebilir bir davranış biçimi değildir. Şaban hocanın bu hareketini ona hiç yakıştıramadım, onun adına fevkalade üzüldüm, farklı davranıp konuyu idareye bildirerek çözebilirdi. OMÜ Tıp Fakültesinin bazı bölümlerinde ciddi anlamda bir sol yapılaşma olduğunu ve bunu ne Hüseyin Akan’ın, ne Sait Bilgiç’in, nede Yavuz Ünal hocanın çözemediğini çok iyi biliyorum. Bu yapılanma çok eski bir yapılanma ve çözülmesi de adeta mümkün olmayan bir yapılanma olduğu, ama mutlaka oradaki çözülmesi gereken bir hiyerarşik yapının olduğunu çok iyi biliyorum. benim de dört yıl önce başıma enteresan bir olay gelmişti, yeri gelmişken yazayım, merhum Babamın boğazında tümör vardı, Ankara’da ameliyat ettirmiştik, daha sonra OMÜ’deki hocalara getirelim dedik, OMÜ’de hoca olan ve dışarıda özel muayenehanesi olan solcu bir hocaya getirdim, adam bizden muayene parasını almasına rağmen babamın tarafına hiç bakmadı. Ertesi gün onu tavsiye eden Doktor bir arkadaşı arayıp konuyu açtım, aramış onu demiş ona ki hoca sana hasta gönderdim niye ilgilenmedin, ne dese iyi Adnan Bahadır bizim camiaya çok çaktı ondan bakmadım. Be ahlaksız adam madem hastaya bakmayacaktın o parayı niye aldın, ben solculardan bunu hiç beklemezdim, Allah var, Ferit Bernay hoca iyi bir solcu ama tavırları hiç böyle değildi. Ne yalan söyleyeyim, daha önceleri solculara olan sempatim çoktu ama bu olayları yaşayınca düşüncelerimde değişmeler olmadı değil, Hipokrat yemininin gereği bu olmamalı, bu konuyu burada kapatıyorum, gerisi siyasetçilerin işi gelelim asıl konumuza.

Bugün Arefe yarın Ramazanı Şerifin ilk günü, Allah nasip ederse bu gece sahura kalkacağız, Ramazan’da en çok tartışılan konuların başında orucu nelerin bozduğu ve Televizyon kanallarında Hocaların yaptığı konuşmalardan hangisine inanıp, hangisine inanmayacağımızdır. Bu arada şunu da belirteyim, İl Müftülüğümüz sağ olsun Ramazan boyunca her gün bir sayfa yazı hazırlayıp gazetede yayınlayacağız, okumanızı tavsiye ederim. Televizyon programlarında konuşan hocalarla ilgili de şunu söylemek isterim ki Dini parayla satmayan hocaların tamamına itimat edebilirsiniz, Dinden geçinen, Dine yeni yorumlar getirip kafasına göre eğip, büken, dünü ile bugünü tutmayan kim olursa olsun asla itibar etmeyin. Konuştukları zaman Allah’ı değil de kulları mutlu etmek isteyen, Allah Resulünü devre dışı bırakıp bize kuran yeter diyenlere de itibar etmeyin. Zira Allah Kuranda “ Ve ma yentıku anil heva in huve illa vahyun yuha” yani O peygamber heva ve hevesinden konuşmaz ancak ve ancak ona vahyedileni konuşur buyurmakta. Efendimizin yaşam biçimi Kuranın hayata yansıma şeklidir, Peygamber olmadan Din olmaz, çünkü Dini insanlara anlatanlar Peygamberlerdir. Ramazanı şerifte yapabileceğimiz en güzel ibadet şekli Kuran okumaktır, ben şahsen öyle yapıyorum, her gün meali ile birlikte bir cüz okumaya çalışıyorum, bunun dışında ilave bir ibadet yapmıyorum. Sizlere de tavsiyem namazlarınızı kılıp, Kuran okumanızdır Kurandan bir sahifeyi veya sadece bir sureyi kendimizin okuması Başkalarına para verip Hatim yaptırmaktan çok daha fazla sevap olduğunu unutmayalım. Orucu ne bozar konusuna gelince bunu biraz esprili açıklamak istiyorum, Ramazan ayı yaz aylarına denk geldiği dönemlerde hocanın birine “Hocam Denize girmek orucu bozar mı” diye sormuşlar hoca demiş ki “Evladım siz denize girerseniz orucunuz bozulmaz ama Deniz size girerse orucunuz bozulur” sanırım matlup hasıl olmuştur. Bugünlük de bu kadar hayırlı Ramazanlar