Atakum gerçekten büyüyor. Hem de çok büyük hızla büyüyor. Haliyle her geçen gün gelişmek  ve büyümek, ilçenin simgesi olabilecek, tüm yönetim ve idari birimlerinin bir araya toplanacağı meydana sahip olması gerekliliğini de beraberinde  getiriyor. İşte Atakum Belediye Başkan Metin Burma burada, "Bu Metin Burma değil, Atakum'un gelecek projesi olacaktır. Bu nedenle herkesi destek vermeye çağırıyor ve bekliyorum" diyor.

 
Yaşar Doğu Yetiştirme Yurdu ve Askeriye'nin bulunduğu alanların boşaltılarak buraya Atakum'a yakışır, geleceğe yönelik bir kent yönetim merkezi ve sosyal mekanların da yer alacağı meydan yapılmasının rüyalarını süslediğini dile getiren Atakum Belediye Başkanı Metin Burma'ya destek olmak gerekir. Atakum'da yaşayan yaşamayan herkes Başkan Burma'yı bu konuda yüreklendirmeli Çünkü; Bu, Metin Burma projesi değildir. Atakum'un gelecek projesidir. Her kim buna katkı verirse Metin Bey O'nun ismini öne çıkmaya hazırdır.  Başkanın da dediği gibi, Kent Meydanı ve Yönetim Merkezi'nin oluşmasına ön ayak olan insanların, burada yaşayanlar tarafından minnetle ve saygı ile anılacağı kuşkusuzdur. Çünkü kentler meydanlarıyla anılır, meydanlarıyla tanınır.

Dünyanın neresine gidilirse gidilsin mutlaka o kentte meydan vardır. Kent meydanları o kentin gerçek kimliğini yansıtır. En ilgi çeken meydanlar, Her kent meydanı o ülkenin ekonomik kalkınmışlığıyla birebir örtüşmese de, o ülke ya da kentlinin kültürüyle büyük ölçüde örtüşür.
 
Kültüre ve sanata önem verilen,  kente ve kentliye saygı duyulan ülkelerdeki meydanlar; kentin ilk kurulduğu zamanlardan kalma yapıların korunduğu, trafiğin az hatta olmadığı, çeşitli insanların uğrayıp oyalandıkları, müzik çaldıkları, gösteriler yaptıkları, restoran, cafe gibi işletmelerin dışarıya masa sandalye attıkları, her yönüyle cıvıl cıvıl olan alanlardır.
 
Buna karşın, kültür ve sanattan yoksun, her şeye rant penceresinden bakan çıkarcı yöneticilerin olduğu ve bu yöneticilerin yaptıklarına duyarsız kalan toplumların kent meydanları; trafiğe kurban edilmiş, hiçbir tarzı olmayan binaların çevrelediği, estetikten yoksun alanlardır.

Kent meydanları, kentlinin ev dışında sosyalleştiği yaşam merkezleridir. Kent planlamasını bir konut planı gibi düşünürsek, konutlar kentin yatak odaları, meydanlar ailenin bir arada yaşadığı salonlar gibidir. Kentlinin sosyalleştiği diyoruz. Çünkü, Batılı anlamında meydanlar, festivallere, karnavallara, resmi geçitlere, siyasal mitinglere mekân olur; sair zamanlarda da insanlar havuzlar, heykeller etrafında gezer, açık hava konserleri dinler, kafelerde sohbet eder, restoranlarda yemek yer, kilisede dua ederler.

Sevgili Başkan, bir İlkadım ilçesi oturanı ve bir Samsunlu olarak buradan sizi kutluyor ve destekliyorum. Aykırı seslere kulaklarınızı tıkayın!

CANİK ARTIK TANINMIYOR

Doğrusunu isterseniz, bundan 32 yıl önce Samsun'a geldiğimde Canik Bölgesini hiç güvenli bulmuyor, orada nasıl oturulabildiğine de hayret ediyordu. Yıllar hızla akıp geçti şimdi ise çok farklı bir Canik ile yüz yüzeyim. Dün öğrendim ki, Canik Belediyesi, son 8 yılda yaptığı çalışmalarla ilçeye yaklaşık 2 milyar liralık yatırım gelmesini sağlamış. Başkan Osman Genç, "Yatırımları sadece hükümetten beklemek yanlış." demiş.

Canik ilçesi, belediyenin yaptığı çalışmalarla bir çok ili de  geride bırakmış ki, doğrudur inanırım. Bu süre içinde sadece belediyenin ve hükümetin projelerini değil, özel yatırımları da kendine çekmeyi başaran Canik, yabancı yatırımcıların da gözdesi haline gelmiş durumda. Öyle ya TOKİ, Rönesans AVM ve 5 yıldızlı otel, Lovelet Outlet, Medicana Hastanesi, Baumax Yapı Market, Metro Gross, Başarı Üniversitesi ve Bahçeşehir Koleji hepsi birer cazibe merkezi.

Belediye Başkanı Osman Genç, Canik'i geleceğe hazırladıklarını söylemiş. Doğru söylemiş. Abartmasız söylemiş. Yaptıklarından belli. "Hizmet sadece belediyenin yaptığı yol, kaldırım gibi çalışmalarla olmaz. Yatırımları sadece hükümetten beklemek de yanlış. Biz belediye olarak 'para gelecek, yatırım yapacağız' mantığıyla hareket etmiyoruz. Arsa üretiyoruz, yatırımcılarla görüşüyoruz. Bu sayede ilçemizde son 8 yılda yaklaşık 2 milyar liralık yatırım gerçekleşti. Böylece ilçemizin değerini artırdık" diyor. Ne kadar öğünse az. Gerçekten de Canik artık örnek gösteriliyor. Hatta ilçeye yapılan yatırımların bir çoğunun ilk kez Canik'te olması Canik'in geldiği noktayı ortaya koyuyor. Canik artık yatırımların merkezi haline geldi. Bu konuda iddialı. Belki de çoğu Büyükşehir'de dahi yapılmayan yatırımlar ilçeye çekildi. Canik artık şahlandı. Canik artık tanınmıyor. Haaa.. Atakum mu, Canik mi? derseniz.. İlkadım değil kuşkusuz..

ANADOLU FOLKLOR VAKFI

1-Anadolu Folklor Vakfı Samsun Halk Dansları Topluluğu 17 kişilik gösteri kadrosu ile "PORT SUDAN"  valisinin özel davetlisi olarak SUDAN a gidiyor.
GrubuP 30 Ocak Pazartesi günü THY 09.20 uçağı ile kentimizden ayrılacak. Danscılarımız her biri 60 dakika olmak üzere toplam 3 gösteri yapacak ve  PORT SUDAN valisinin ekibimiz için vereceği özel resepsiyona katılacak.
2-Yine  Grubumuz 07-10/02/.2012 tarihinde İstanbul Emit 2012 Turizm Fuarında gösterilerde bulunacak.
Biz başarılı olan AFV'na iyi yolculuklar, başarılar diliyoruz, gönül dolusu.

GÜZEL SÖZ

İnsan fırsatların gelmesini bekler, fırsatlar de insanın gelmesini. Fırsatlar bekler, insanlar bekler; kazanan hep mazeret olur.
(Paulo Coelho)

DOĞUM GÜNÜM

Bedenim iki dal döktü
Sanki içimde kıyamet koptu
Çaresiz suladım gövdemi
Sert rüzgarlar, fırtınalar koptu.

Yeşermedi filizlenen fidanlarım
Boran esti talan oldu dallarım
Hep çıkmaza girdi yollarım
Gizli baltalar vurdu kollarım

Derbeder günler süpriz
Yıkıldım güpe gündüz
Kavruldum kaldım susuz
Hazan oldu yaprak döktü
(Can Yücel)

Evet, bugün (27 OCAK) benim doğum günüm. Can Yücel'in şiiriyle kutladım. Kaç yıl mı oldu? İşte onu sormayın! Gencecik (!) bir delikanlıyım. Çiçek falan göndermeyin utanırım! İsterseniz, olmayan banka hesap numaramı vereyim, ne dersiniz?!

YA AŞK, YA PARA
 
Bizim Kayserili Metin, kadın kuaförüdür. Kuaföre her gün gelip saçlarını
yaptıran Fatma'ya delice aşık olmuştur. Arkadaşı Aydın'a aşkından dert yanar: "-Deliye döndüm Aydın, biliyorum o da bana tutkun. Ama ne yapacağımı şaşırdım."
Aydın: "-Madem ki o da sana aşık, hemen evlilik teklifinde bulunsana!"
Metin, ne aşkından ne de kazancından vazgeçebilmektedir, bu nedenle Aydın'a itiraz eder: "-İyi de evlenme teklifi edersem saçlarını bedava yapmak zorunda kalacağım."