ALLAH DİPLOMALI CAHİLLERDEN KORUSUN

   Allah’ın Peygamberimize ilk emri “oku”, okumak her işin başı, okumadan hiçbir şey olmaz, okumanın, öğrenmenin de yaşı yoktur. Ancak okumak, öğrenmek, bilmek farklı şeydir diploma almak farklı şeydir, bunu derken bilmem kimin iyi ki okumamışım, iyi ki diploma almamışım ifadelerine de asla katılmadığımı belirtmek isterim. Okuyacağız, öğreneceğiz, diploma da alacağız. Ancak okuyup diploma almak farklı bir şey, öğrenmek ve öğrendiğini tatbik etmek farklı bir şey, nice Doktorlar gördüm akademik unvan yapanlardan çok daha başarılı, nice akademik unvanı olan hocalar gördüm normal hekimler kadar başarılı değiller. Ancak bu konuda genelleme yapmak da doğru değil, hangi meslek grubunda olursanız olun yenilikleri, gelişmeleri takip etmediğiniz sürece başarılı olma imkânınız da yoktur. İmamlıktan tutun da Doktorluğa, Avukatlığa, Mühendisliğe varıncaya dek tüm yenilikleri takip edeceksiniz ki başarılı olabilesiniz.

     Bu detayları neden verdin derseniz, son günlerde Avukatlık diploması olan bir zat sürekli olarak benimle ilgili yalan, yanlış haberler yapıp insanlara “Facebook” üzerinden gönderiyor. Buraya kadar eyvallah yapsın asla geriye kalmasın bakalım o yaptıklarından “o mu” kârlı çıkacak yoksa, Adalet önünde hesap verdiği zaman “biz mi” karlı çıkacağız, onu zaman gösterecek. Ancak bu zat Avukatlık diploması almış olmasına rağmen yaptığı işlerin tamamının hukuk dışı olduğunu bilmeyecek kadar da bilgisiz biri. Dilerseniz bu dediğimi birkaç örnekle açıklayayım, arkadaş bizimle ilgili yaptığı haberlerde hakkımızda en ufak bir mahkeme kararı olmaksızın “dolandırıcı, bilmem neci” gibi ağır ithamlarda bulunmuş. Oysa ki kendisi kapatılan Refah Partisi’nin “Kayıp Trilyon” davasında “NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK” suçundan ceza alıp siciline işlenmiş olmasına rağmen biz bunu manşetten nitelikli dolandırıcı diye vermedik. Versek suç olumuydu derseniz sicil kaydında olduğu için suç olmazdı ama biz yine de yapmadık. Önümüzdeki süreçte o konunun detaylarını da vereceğiz.

     Arkadaş Avukatlık diploması almış ama inanın yasalardan hiç ama hiç haberi yok, gitmiş bizi İlkadım Belediyesine evimiz kaçak diye şikâyet etmiş, evimizin sadece balkonu yasaya uygun değil, buna da asla itirazımız yok ama tek bir taş dahi projeye aykırı koymuş değiliz binaya. Hani kaçak kat falan diyor ya tamamı yalan. O bina 1994 yılında yapılmış, ruhsatı ve iskânı alınmış, daha sonra sadece balkon kısmı cam balkon yapılmış. İlkadım Belediyesinin Başkanlık Konutunun bulunduğu Saitbey Mahallesindeki bina da sanırım Necmi Akkoyunlu dönemindeydi, aynı şekilde yapılmış. Bu konuda 29.06.2005 tarih ve 5377 sayılı kanunun 21. Maddesi ile 6. Fıkrasında der ki 2004 yılından önce yapılmış binalarda imar kirliliğine neden olma suçu uygulanamaz maddesi açık ve net ortada. Ayrıca bu konuda ceza uygulanabilmesi için 5237 sayılı yeni Türk Ceza Kanunu’nun 66. Maddesi de Zaman Aşımı Süresini de sekiz yıl olarak belirlemiş, bu şartlarda bu cam balkonların sekiz yıllık zaman aşımı süresini çoktan geçmiş durumda olduğu da açıkça ortada.

     Avukatlık diploması olan bu arkadaşın canını çok fazla yakmış olmalıyız ki neyimiz varsa tamamını şikâyet etmek üzere kolları sıvamış, Şehir Kulübünün arkasında olan öğrenci yurdumuzda kullanmakta olduğumuz su kuyusunu da DSİ’ye gidip bu su kuyusu kaçaktır, işlem yapın diye dilekçe vermiş. İnsan bir şeyi yaparken azıcık düşünür, acaba bundan sonuç almazsam rezil olmaz mıyım diye, biz yaptığımız işleri elli sefer düşündükten sonra ve yasaların gerektirdiği ne varsa tamamını uyarak yaparız. O kuyuyu oraya açtırdığım zaman önce DSİ’ye gittim “buraya ruhsat gerekli mi?” diye sordum, bana dediler ki “aç 167 sayılı yeraltı suları kanununu bak orada der ki on metrenin üzerindeki su kuyularına DSİ’den ruhsat alınır ancak, elle açılan kuyular hariç.” Yani sondaj olursa ruhsat alınacak keson (elle açılan kuyu) olursa ruhsata tabi değil. Avukatlık diploması olan bu arkadaş maalesef onu da bilmediğinden gitmiş DSİ’ye dilekçe verip bizi şikâyet etmiş ama onların verdiği cevap da aynı bizim dediğimiz gibi ortada, kaçak kuyu olmadığı gibi kuyuda SASKi’nin koyduğu atık su sayacı var her şey yasal.

     Avukatlık diploması olan arkadaşa tavsiyem bir işi yapmadan önce kanunlara uygun olup olmadığına baksın ondan sonra da yapsın, şayet bilmiyorsa bize sorsun biz ona kanunları maddeleri ile söyleriz bu işler Avukatlık diploması alıp kahvecilik yapmakla olmuyor, kanunları okuyup muhataplarınızın karşısına dimdik çıkarak oluyor. Yoksa böyle rezil olur kalırsınız. Arkadaşa tavsiyem bizim Çatalçam’da yazlığımızda da kuyumuz var orayı da şikâyet etsin hatta Ladik’te ruhsat alarak yaptığımız sondajımız var onları da şikâyet etsin, yetmezse gelsin ona başka bilgiler belgeler de verip yardımcı olurum yeter ki rahatlasın. Sözlerime son verirken, Allah’tan diplomalı cahillerden bizleri uzak tutmasını diliyorum, bir de arkadaşa tavsiyem öyle bağırıp çağırmayla, yalan, yanlış bilgileri haber yapmakla bu işler yürümez adam gibi belgeli haberler yapsın, elinde belge yoksa gelsin biz verelim, kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR