Dün gazetemizin manşetinde "MHP'de neler oluyor" başlığıyla bir haber yayınlandı.
Bende köşe yazımda MHP'deki gelişmeleri gündeme getirmiş ve "MHP kendi içindeki sorunları çözemiyorsa, MHP'ye "AKİL ADAMLAR" gelsin sorunları çözsün" şeklinde eleştiri de bulunmuştum.
MHP içinde tanıdığım ve sevdiğim bazı "AKİL ADAMLAR" beni arayarak partideki sıkıntıların görünen yüzünü yüzeysel bir şekilde anlattığımı ama görünmeyen yüzünün daha da içler acısı olduğunu söylediler.
Üzülmedim desem yalan olur...
Elbetteki bu partiye yıllarca hizmet etmiş, gönül vermiş insanların gazete sayfalarına demeç verip partilerini yıpratmalarını beklemiyorum.
MHP'nin kişilerin değil, ideolojilerinin partisi olduğunu ve kurulduğundan bu tarafa ülkede ciddi bir tabanı olduğu gerçeğini herkes gibi bende biliyorum.
Bütün bunları düşünmesi gerekenler ise ne yazık ki daha sorumlu davranacakları yerde, kavgayla gürültüyle ve kişisel çekişmelerle uğraşmaktalar.
Yazık.. Çok yazık...
Üstelik hükümetin 1 yıldır uyguladığı politikalara en dik şekilde duran, ülke menfaatleri söz konusu olduğunda sağduyusu ve sükunetini kaybetmeyen MHP'nin duruşuna gölge getirmek kimin haddine..
Hele bunu yapanlar il ve ilçe başkanları seviyesinde olduğu zaman olayın rengi daha da değişiyor.
Ben il başkanı Sayın Şaban Kılıç'la hiç tanışma fırsatım olmadı.
Tanışırız inşallah...
Yaptığı çalışmaları aşağı yukarı hergün gazetemizin 1. sayfasından yayınlıyorum.
Belli ki partisi için birşeyler yapmak gayretinde olan ve yaptığı çalışmaları kamuoyuna anlatıp MHP'yi Samsun'da bir yerlere getirme uğraşı içinde Sayın Başkan...
İyi niyetimden asla şüphe duymadığım gibi, hiçbir MHP'li ninde partisine isteyerek zarar vereceğine inanmıyorum.
Bizim toplum olarak ve başta yöneticiler bazında en büyük handikaplarımızdan biri de insanları kazanmak yerine çabuk dışlıyoruz.
İnsan olmanın fıtratında olan hata yapma, yanlışa düşme gibi kavramların her insanın başına gelebileceğini göremiyoruz.
Daha uzlaşmacı, birbirini dinleyen ve anlamaya çalışan bir toplum olduğumuzda inanın sorunları sağduyuyla çözeceğimizden herkesin emin olmasını isterim.
Yaptığım istişareler sonucunda Sayın Şaban Kılıç'ta gördüğüm ya da anladığım eksiklik burada.
Sayın başkana buradan bir çağrı yapıp, herkesi dinlemesini ve hoşgörü içinde davranmasını tavsiye ediyorum.
Şunun da bilinmesini isterim ki; Kimseye ön yargımız olmadığı gibi, tüm siyasi partilere aynı mesafede olduğumuzu bir kez daha hatırlatmayı unutmadan, sağlıcakla kalın diyorum...