Her kötü sonuçtan sonra hocayı eleştirmek, gönderilmesi gerekli filan gibi cümleler kurarak karamsar bir tablo çizmek taraftarı değildim. Bunun yanında alınan sonuçlara bakarak her şey güllük gülistanlık mış gibi göstermenin de manası yok.  Açık ve net  olarak bu zamana kadar yazdıklarım  hep bu  mantık çerçevesi içerisinde, yenilenen bir takımda hoca ve oyuncularda uyum sorunları   olabileceği ve doğal olarak alınacak sonuçlara da bunun yansıyabileceğini  açıklamaya çalıştık.

     Şu da bir gerçek ki  Ülkemizde futbolcu camiası maalesef  şimarık.  Para, aşırı ilgi ve alaka   kaba bir tabirle oyuncuları  bozuyor.  Bunu kaldırabilen futbolcu sayısı da parmakla sayılacak kadar az.

     Bunun verdiği sıkıntıları takımımız da yaşadı , yaşıyor.

     Biliyorsunuz Samsunsporumuz  puan tablosunda fena sayılmayan bir yerde.  Eğer hocamız Sayın Hüseyin Kalpar kritik maçlarda hamleleri doğru yapabilseydi şu an lider olmamamız için de bir sebep yoktu.  Sanıyorum Kalpar hoca ilk altıda ısrarlı. Oynadığımız son maç bunun göstergesi.

     Güngören maçında alınan sonuç nereden bakarsanız bakın ağır bir mağlubiyet.   Şu ana kadar oynadığı 14 maçta -16 averajla oynayan bir takıma karşı gol atamayıp birde gol yiyorsanız ve bu takımda ligin dibindeki bir takımsa burada sorgulanması gereken kişiler  var demektir. İlk başta çeşitli bahanelerle  hocaya tepki koyan oyuncular, bunun yanında oyuncular üzerinde öyle yada böyle otorite sağlayamayan teknik direktör.

     Şimdi ne olacak : Şu son maçlarda alınacak sonuçlar takımımız için olağanüstü derecede önemli. Alınacak sonuçlardan hem teknik heyet  hemde futbolcular birinci dereceden  sorumlu.

     Yönetim son dönemlerde Samsunspor"un gördüğü en iyi yönetim. Tüm çabaları ve özverili desteklerinden dolayı kendilerini kutluyorum.

     Sonuç olarak bana göre önümüzdeki  maçlar hocanın ve bazı oyuncuların kaderini belirleyecek. Hiç  kimse kusura bakmasın,  Samsunspor un değerini bilenler takımda kalacaktır.