Suna Taşdemir Dündar

Suna Taşdemir Dündar

MUTLULUK DEDİĞİN BAZEN…

Mutluluk dediğin bazen kalp çırpıntıları ile beklediğin doktor kapısında güzel haberler almaktır.

Bazen, bir çocuğun,  annesinin iş yerinde kaydırakların, salıncakların olduğunu sanmasıdır.

Bazen, dolu bir otoparkta bulunan boş bir yer, duvara çarpmaya cm kala basılan bir fren, yolda giderken hep yeşil ışığa rastlamaktır.

Bazen, sınavdan yüksek bir not almak, tuttuğun takımın son anda gelen galibiyeti, amirden duyulan takdir  dolu sözlerdir.

Bazen, dost sofrasında güzel sohbetlerle yenen bir yemek, güzel bir manzaraya karşı içilen bir bardak çay, ters kapatılmış soğuması beklenen bir kahve fincanıdır.

Bazen, uyandığında hala güzelliğini ve sıcaklığını kaybetmemiş tatlı bir rüya, yaşamak için var gücünle asıldığın bir umut ya da hatırladıkça tebessüm edilen bir anıdır.

Bazen  seyredilen masmavi bir deniz, camı yumruklayan yağmur taneleri, yeni kesilmiş çimen kokusudur.

Bazen,  hüznünü paylaşan sıcak bir bakış, derdini dinleyen candan bir dost ya da duraksadığında sırtından seni hafifçe destekleyen bir eldir.

Bazen, uzaklardan bir özlenenin çıkagelmesi, otobüse binip giderken sallanan bir el, arkadan dökülen bir kova sudur.

Bazen bayramlarda alınan bir harçlık, doğum gününde gelen bir buket çiçek, uzun zamandır giymediğin bir giysinin cebinde bulduğun paradır.

Bazen tartıya çıktığında kaybettiğin kilo, spor yaptığında salgılanan endorfin, çok eskiden giydiğin bir kıyafetin içine yeniden  sığabilmektir.

Bazen radyoda dinlediğin bir müzik, çok beğenerek izlediğin bir sinema, defalarca seyrettiğin halde bıkmadığın, her defasında aynı esprilere güldüğün eski bir film mesela Hababam Sınıfı'dır.

Bu liste uzar gider… Önemli olan mutluluğunu yaşarken hissedebilmektir. Sonradan düşünüldüğünde 'O zaman mutluydum.' demek kadar  hüzünlü çok az şey vardır hayatta. Çok klişedir ama bir o kadar da gerçektir; elindekinin değerini elindeyken bilmek, mutluluğunu mutluyken hissetmek ve var gücünle mutluluğuna sarılıvermek. Mutlu olmak için şartlar öne sürmeyin; param olsa… sınavı kazansam…ev alsam…bir araba alsam…bir çocuğum olsa…şimdi Paris'te olsam…tatile çıkabilsem…güneş açsa…yağmurlar yağmasa… bu liste de uzar gider. Sizi mutsuz eden nedene çok takılırsanız, sizi mutlu eden güzel şeyleri ıskalarsınız ve yarın şu anda mutsuz olduğunu düşündüğünüz zamanları da 'o zaman mutluymuşum' diye hatırlarsınız.  Mutlu olmanın sırrı onu görebilmek, sizi mutsuz eden nedene rağmen güzel olan küçük kırıntıları biriktirebilmek ve öyle yapanları 'Polyannacılık oynuyor' diye küçümsememektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Suna Taşdemir Dündar Arşivi
SON YAZILAR