Dün gazetemizin manşetinde okudunuz. "Samsun'da eşinden boşanan bir kadın, Cumhuriyet Savcılığı tafından koruma talep etmesine rağmen gözü dönmüş eski eşin sokak ortasında kurbanı oldu. Genç. kadının yüzünü kesen gözü dönmüş koca çocuklarını da alarak kaçtı.
İlkadım ilçesi dün dehşet dakikalarına sahne oldu. Çocuklarıyla birlikte bayram alışverişine çıkan 29 yaşındaki Nuray U. eski eşi tarafından korkunç saldırıya uğradı. Yüzünü kesen ve elindeki kesici aletle genç kadını hunharca katletmeye çalışan gözü dönmüş eski eş çocuklarını bile düşünmedi. Kanlar içinde yere yığılan kadına ilkyardımı olay yerinde bulunan bir hemşire yaparken olay yine utanç tablosu olarak kayıtlara geçti. Çünkü yaşanacakları önceden tahmin eden genç kadın Savcılığa gidip beni koruyun dedi. Ancak yine olmadı. Yine bir kadını ne Savcılık ne de İl Emniyet Müdürlüğü koruyabildi." diyordu Zelfi Vural imzalı haber.

Geçen gün de yazmıştık Umut Vakfı'ndan. Neydi Aile kelimesi? Literatürde evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik; aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü olarak geçmekteydi.

İnandırma veya uzlaşma yerine kaba kuvvet kullanma olarak tanımlanan şiddet ise, psikologlara göre küçük yaşlarda ve aile içinde öğrenilen bir kavram, bir kendini ifade etme biçimi ve hepimizin içinde az ya da çok mevcut. Yapılan araştırmalar şiddet gören çocukların ileride şiddet konusu olmaktan çıkıp şiddet uygulayıcılarına dönüştüğünü gösteriyor. Şiddete sürekli eğilim gösterenler üzerinde yapılan bir araştırmada her yüz olgudan 32,3'ünde psikolojik bozukluk, yüzde 48,4'ünde ise kişilik bozukluğu olduğu da saptanmış bulunuyordu.

Kadınlar ve çocuklar şiddet kavramı ile aile içinde tanışıyor. Aile içi şiddet, aile üyelerinden biri tarafından aynı ailedeki bir diğer üyenin yaşamını, fizik veya psikolojik bütünlüğü veya bağımsızlığını tehlikeye sokan, kişiliğine veya kişilik gelişimine ciddi boyutlarda zarar veren eylem veya ihmal olarak biliniyor.

MES'UT USTA

Saz ustası Mesut Ünalan 85 yaşında. çocukluğundan beri saz yapma sanatını yürütmekte. DDY'ndan emekli olduktan sonra da asıl işi olmuş . Bağlamanın yanısıra Kemane, Kemençe, Tar; Türk Sanat Müziği dalında da Ut, Tambur ve Lavta yapmaktalar. Her şey ellerinden geçiyor, emekle yoğruluyor. Ağacı kaliteli ve çok eski olmalı diyor ve ekliyor, "Elimizdeki ağaçlar nerdeyse bu dükkanla yaşıt." Bağlamanın teknesi dut veya kelebek ağacından, ya da maun, abanoz ve palivanda ağaçtan yapılır. Bunlar dışardan gelmekte. Kapak için Borçka ladini veya Kanada ladini kullanmak gereklidir. Sap için Ayancık gürgeni kullanılır. Ya da Hindistan'dan gelen ramin. Bu ağaçların en az 30 yıllık olmaları gerekir.

YOLCULAR ONLARA EMANET

Kurban bayramı tatilinde otobüsler yüzde 100 dolulukla çalışıp, 21 bin turizm otobüsü de destek olunca, işin yoğunluğunu kaptanlar yüklendi. Bayram tatilinin başlamasıyla sayıları da artan kaptanlar kendileri evlerinden uzakta olsalar da yolcularını güvenle sevdiklerine kavuşturmayı üstlendi. Şoförlerle konuştuk, dediler ki: "Bayram tatili boyunca önce gidiş yoğun oluyor, bayram tatili sonunda da dönüş yoğunluğu oluyor. Bu yönüyle bakınca iki taraflı bir yoğunluk olmuyor. İki taraflı bir yoğunluk olsaydı sektör için daha iyi olurdu diye düşünüyorum.Bayramda evinde olmayı, çoluk çoğuyla vakit geçirmeyi, yakınlarıyla beraber olmayı herkes ister  fakat mesleğimiz hizmet sektöründedir. Biz de bunun gereğini yapıyoruz, insanları rahat ve güvenli bir şekilde gidecekleri yere taşımak, onları varacakları yerlere huzur içinde ulaştırmak için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz." diyor. Onların da bayramı yok anlayacağınız biz gazeteciler gibi.

Günün Fotoğrafı

FİLOZOF

Filozof Temel'e sormuşlar:
"Üstad kadınların eli neden öpülür?"
"Eeee" çekmiş önce, sonra devam etmiş.
"Bir yerden başlamak lazım..."

Günün Rengi

GÜZEL SÖZ

'Her memleketin hak ettiği bir hükümet vardır.'
Joseph Domaistre

Tansu Tekin'in Objektifi

SORU (MATEMATİK)
İki basamaklı bir AB sayısı asal olduğunda BA sayısı
da asalsa AB'ye simetrik asal denir.

Bir AB simetrik asal sayısı için A• B çarpımı aşa-
ğıdakilerden hangisi olamaz?

A) 7 B) 9 C) 15 D) 21 E) 63
Bilen arkadaşımız kitap armağanımız olacak.

KARŞILAŞTIRMALI EDEBiYAT

“Bir adam bir kaplanı öldürürse, bunun adı spordur; bir kaplan bir adamı öldürürse, bu vahşettir.” - G. Bernard Shaw
“Üç kardeştik gittik geyik avına / Geyik bizi çekti kendi dağına” - Halk türküsünden

MESLEK İCABI

GENÇ doktor kokteyldeyken, çok hoş bir genç kız yanına gelmiş. Bir süre konuşmuşlar, daha sonra kız ayrılmış. Bu konuşma, biraz ileride bir başkasıyla sohbet etmekte olan doktorun karısının gözünden kaçmamış.
“O kadın kimdi tatlım?” diye hızla gelmiş kocasının yanına...
“Yok bir şey hayatım” demiş doktor; “Meslek icabı tanıştığım bir kız...”
“Öyle mi?” demiş karısı, “Hanginizin
mesleği icabı acaba bir tanem?.. Seninki mi? Onunki mi?..”

EMİR BALIK MARKET KATKILARIYLA

Samsunluyu balık-ekmeğe doyuralım kampanyamız bayramda da tüm hızıyla sürüyor. Şimdi size bir fotoğraf sunacağız. Fotoğraftaki yeri soruyoruz. Onu bilmeniz oluyor tek isteğimiz. Dün sorduğumuz fotoğraf Ardanuç Cehennem Deresi idi.  Fotoğrafı doğru bilen Nimet Yanık oldu. Emir Balık Market Restoran'da Balık-Ekmek ziyafeti için kartı bizde kendilerini bekliyor. Siz bugünkü Fotoğrafı tanıdıysanız cevaplarınızı Saat 17.00'e kadar bekliyoruz. [email protected] veya [email protected] Tel: 420 04 28 Emir Balıkçılık tel: 435 50 51

BU FOTOĞRAF

Yukarıdaki fotoğraf 3 Kasım 2010'da, yani Muzaffer Önder'in ölümünün 4'üncü yıldönümünde Atakum Belediyesi'nin çok amaçlı salonunda çekildi. Fotoğrafta ne var demeyin? Av. Ersoy Üstay ile Mimar Mustafa Polat o zaman CHP yönetiminde yoktu. İl Başkanı ise Avukat Hüseyin Değerli idi.

İŞTE ONLAR

İşte onlar dediğimiz gazeteciler. Alanda çalışan muhabirler, emekçiler, ırgatlar.. Artık siz ne derseniz deyin. Eskiler "Gazetecinin parası pul, karısı duldur" diye söylerdi. Şimdi de değişen pek bir şey olmadı aslında. Emekçiler yine en çok asgari ücretle çalışıyor bu piyasada. Onu da alabilseler şükrediyorlar. Gazetelerin, televizyonların, Samsun'da çalışanlarına pek önem verdiği söylenemez. O nedenle alanda gördüğünüz emekçilerin çok sık gazete ya da televizyon değiştirdiğine tanık olursunuz. Kendilerinin çok önemli olduğunu iddia edenler, alandan tırnaklarıyla en üstlere çıktıklarını ileri sürenleri görürürsünüz, duyarsınız. Onlar için de camiada eskiden beri çalışanların çok güzel sözü vardır: "Biz 40 kişiyiz birbirimizi biliriz" diye. İşte bugün bayram, gazetelerin emekçileri yine sokaklarda, yine olayların içinde, yine özel ne haberi çıkarabilirim telaşında. Size kolay gelsin dostlar. İfade ve kanaat özgürlüğünün olduğu, halkların özgürce ve kardeşçe yaşam sürdüğü, emeğin özgürleştiği bir Türkiye'nin  gerçekleşmesi umuduyla bayramınızı kutlar ve olmayan bayram tatilinizi esenlikler ve mutluluklar içinde geçirmenizi dilerim.

BAYRAM TRAŞINIZ BİZDEN

- Hangi tene güneş kremi sürülmez?

Bu sorumuza doğru cevap veren bir okurumuza sürpriz armağan sunu- yoruz. Dün de sormuştuk bilen çıkmadı. Yineliyoruz. Berber Sami Demir sizin sakal traşınızı bizim hesabımıza yapacak. Berber Sami Demir nerede demeyin? 40 yıllık berber Sami İstiklal Caddesi Yani Çiftlik'te Ziraat Bankası karşısındaki arada. Kime sorsanız Berber Sami'yi size gösterirler. Bu soruyu bilin traş kağıdınızı bizden alın. Bizi arayın.  [email protected] veya [email protected] Tel: 420 04 28. Bekliyoruz cevaplayın kazanın. Haydi hayırlı traşlar!