Gündem karmaşası süredursun

 

Dünyada Türkiye'de olduğu kadar gündemi sıkça değişen başka bir ülke var mıdır?Ya da yapay gündem oluşturarak vatandaşın kafa karışıklığına sebebiyet veren aydını(!)/yazar(!) /kanaat önderi(!) var mıdır?

Hiç sanmam.Olsa da bizdeki kadar cüretkar yüzsüz değillerdir.

12 Haziran seçimlerinden sonra tartışılan,yaşanan olaylara ,öne çıkan konulara bir bakınız.

Yemin krizleri yaşadık.Demokratik özerklik zırvası, Diyarbakır'da grup toplantıları gördük.Güney sınırımızdaki sığınmacı kardeşlerimizin dramlarını gördük.Suriye sorununu içselleşme gayretleri ve kesilen raconları dinledik.İsrail'in “Mavi Marmara” korsanlığından ötürü“Özür“ beklentimiz ,Ermenistan Cumhurbaşkanı'nın gençlere yaptığı konuşmasında ” Biz Karadağ'ı aldık,siz de ilerde denk düşerseniz Ağrı'yı alın.görevinizi yaparsınız.” densizliğini çok az tartıştık.

Doların/ Avronun yükselişi, kapımıza kadar gelen krizin ayak seslerini,,altının tavan yapmasını,benzinin/ulaşımın zamlanmasını,”Cari açığın 6 ayda ikiye katlandığını.45.800 milyon dolara fırladığını,4/c kadrolu personele aile yardım sözünü “hiç konuşmadık, gündeme bile almadık.

Sivil Anayasa' da öyle.Bir başladı.Pir bitti.Rafa kalktı.Komisyonlara havale edildi.AB ile ilişkiler ,fasılların müzakeresi anılmaz  oldu.Yeni ufuklar, “Neo-Osmanlıcılık” nev-zuhur etti.Gözler sınır ötesindeki yoksulluklara,yoksullara çevrildi.Bir ayak Afrika'da,bir ayak Asya'da..bir elimiz Balkanlar'da ,bir elimiz Kafkaslarda..Mevlevi dervişlerine döndük.

Kimileri para sayarken ,kimileri şehit cenazeleri saymakla meşgul. Silvan'dan Çukurca'ya varınca tüm gündem konularını altüst oldu.Cambaza bakanlar uyandı!!.

Hani PKK Terörü gündemde yoktu.Hani,sorun ”silahla olmuyor ,barışın dili konuşulmalı”idi.Her Allahın günü ekranlardan PKK ve DTK sinin ağzıyla “Demokratikleşme ve Kardeşlik “türküleri söyleniyordu. “1,5 ayda 41 şehit “verilince mi akılları başa getirdi.

PKK'nın  yol kestiği, karayolunda kimlik kontrolü yaptığı,Bölgeye Kürdistan adı verildiği biliniyordu.Hakkari ili kurtarılmış bölge yapılmıştı.Sınırı Şırnak'a kadar uzatılmaya çalışıldığını Mısırda sağır Sultan duymuştu.Şemdinli sınırında üç tane “İkna kampı” kurulduğu,halkın ”Özerklik “bilincine alıştırıldığı,karşı olanların infaz edildiği basına sızmıştı..PKK'ya vergi/haraç topladığı biliniyordu.Bizi yönetenler,yetkili makamlar,müzakere masasında yerleşme telaşında olunca ”Analar ağlamasın ”temennisi çığlığa dönüştü.Sorun Ramazan sonunda“görüşüz !”tehdidiyle “Bıçak kemiğe dayandı” “Sözün bittiği an” pişmanlığı ile  çözülmeyeceği anlaşıldı.9 yıl boyunca silahlı terör örgütüne karşı yapılan vahim hataların acı itirafıdır bu sözler…

Devletin ve Hükümetin zirvesi şehit yakınlarına verdiği iftar yemeğinde yaptıkları , duygusal konuşmalar doyurucu değildir.Böylesi konuşmalar ve iltifatlar çok yapıldı.Devlet ve millet sizleri unutmadı,unutmayacağız ,unutturmayacağız mesajları doğrudur,iyi güzeldir.Ama  yüreklere su serpecek,Cennet'te Peygamberin kucağında yatan ana kuzularının dökülen kanlarının hesabı sorulmalıdır.Alınacak tedbirler son güne ,son haftaya bırakılmamalıydı. Baştan beri yanlış hesaplar ,stratejik hatalar yapıldı.Bu günlere birden gelinmedi elbet. 1997' den itibaren  yapıldı.

Kürt kökenli masum vatandaşla ,eli silahlı caniler aynı safta bir tutuldu.On yıldır cambaza baktırıldı.Gündemler saptırıldı,sanal gündemlerle oyalanıldı.Doğudaki olaylar hafife alındı,hep Devlet ,geçmiş hükümet uygulamaları sorgulandı.Yargısız infazlar yapıldı.İyilerle kötüler bir sayıldı.Terör ve terörist mantığı  çözümlenemedi.Siyasi irade net tavır gösteremedi.Dünyadaki gelişmeler okunamadı.Okuyanlar Küresel güçlerin ,Sevrcilerin , ”Yeni tanzimcilerin” değirmenine su taşındı.Sorundan nemalananların,sektörden geçinenlerin,silah gücüne,siyasi güce ram olanların söylemlerine itibar edildi.

APO canisinin İmralı'da karargah kurup ,örgütü yönlendirmesine göz yumuldu. Etkinliğine imkan tanındı.Çözümün tarafı olarak muhatap alındı.Yol haritası ,barışın olmazsa olmaz şartlarından kabul edildi.

Karşı çıkanlar, uyaranlar,olacakları sezenler, kanaatlerini açıkça serdedenler “aforoz” edildi.Savaş çığırtkanlığı yaftasıyla yaftalanıp,demokrasi düşmanı ilan edildiler..

Sahte kılavuzlar, Demokratikleşme “sihirli sözcüğüne  sığınarak PKK'yı kürt kimliğini kabul ettiren,kimlik ve var oluş sebebi ilan ettiler.Doğu ve Güneydoğu'da 23 vilayette yaşayan tüm Kürtlerin vasisi ve yasal temsilcisi olduğu görüşünü empoze ettiler.Zihinlerindeki gizli planın şifrelerini köşelerinde açıkladılar..

Öncesi de var. 8 Mayıs 'da Habertürk'te Mahmut Alınak ekranlardan tehdit ett. “..öyle şeyler yapılacak ki, seçimlerden sonra AKP iktidarı altı ay içinde istifa etmek zorunda bıraktırılacak!.””12 Haziran'dan sonra korkunç bir savaş patlak verecek.-DİKKAT SAVAŞ DİYOR.-Çünkü devlet ve Hükümet bu sorunu çözmek istemiyor..Demokratik çözüm diyeceğiz,sivil itaatsizlik eylemleri yapacağız..!Bunun adı, şantaj değil mi?

Peki ne oldu seçimlerden sonra..İktidar çoğunluğunun kerametini,Muhalefete seçim taktikleri vererek ,siyaset dersi öğretmeye kalktı.Bölücüler hedef büyüttüler.

Akıl Hocalarından biri köşe yazısında öcalan' ın hapishane şartlarının gözden geçirilmesini ve terörün azalması şartıyla dışarı ile(Örgütle)aracısız ilişki kurması gerektiğini öneriyor.  Mümtaz'er efendi.Öcalan'ın geleceğini de kurguluyor.”.Ya asmalı…Ya da önünü açmalı! imiş.Asılamayacağına göre ikincisi daha ağırlıklı.Kürt sorunu ile Terör sorununu ayırt etmeyen beyinleri didikliyor Derdi ,terör merör değil.Derdi ,Öcalan nasıl kurtulur?

Kısa bir not.Hükümet yeni terörle mücadele konseptinde valilere  geniş yetki ve sorumluluk veriyor.Faydalı ve yerinde uygulama.Süper valilik geri gelecek demek.Yalnız.Hepsi aynı çapta ve liyakat ve yetkinlikte olursa problem yok.Diyarbakırda yaşanan gibi olusa yandık.

Bir tarihte.Aysel Tuğluk,DTK adına “Özerklik Bildirgesi” ilan etmişti ya..İlan eden belli.Edildiği yer belli.C.Başsavcılığı soruşturma açılıyor.Valilikten DTK hakkında bilgi istiyor.Valilik ne cevap vermiş dersiniz.”Böyle bir kuruluş veya Dernek bulunmamaktadır.” Basından okuduk.İlginç değil mi?

PKK ve siyasi uzantısı DTP Sivil itaatsizliğin dik alasını yapıyor.Yol kesiyor.Adam kaçırıyor.Kimlik kontrolü yapıyor.Özel kamplar kuruyor,haraç topluyor..Yerel mahkemelerinde infazlar yapıyor.

Neden sonra Kandil'i yakıyoruz!Laf üretiyoruz.Geç kalmanın,ihmalin sorumlusu ortada yok.

Adını koyduk.Terörle mücadelede yeni bir dönem.Milat.Hayırlı olur inşallah.

Valiler geniş yetkilerle donatılacak.Belki o zaman yaşadıkları ilin sınırları içinde faaliyet gösteren sadece kayıtlı,legal dernekleri,kuruluşları değil ,illegal örgütlerin varlığının da farkına /kaydına rastlarlar!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Anayol Arşivi
SON YAZILAR