Parantez nedir? Parantez bilgi eşitleme aracıdır. Yazar ile okuyucunun yazıya aynı taraftan bakmasını sağlamak için yazar tarafından kullanılan açıklayıcı, bütünleştirici, çözücü, detayları daraltıcı metinleri içeren karakterdir.
Valimiz Hüseyin Aksoy, Samsun'a bir parantez açtıklarını söylemiş. "Samsun'u bütün boyutlarıyla kamuoyunun gündemine taşıyacağız" demiş.
13-16 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek Samsun Sempozyumu ile ilgili bilgi vermiş basına. Samsun Sempozyumu ile ilgili çalışmaların 2010 yılı Eylül ayında kararlaştırıldığını belirtmiş Sayın Valimiz. "1 yıldır süren bir çalışmanın sonucu 13 Ekim'de sempozyum başlayacak. Sempozyum ile ilgili olarak 5 bin afiş, 7 bin broşür basıldı. Tüm valiliklere, belediye başkanlıklarına, devlet kurumlarına, üniversitelere, özel sektöre gönderildi ve web sitesi hazırlandı. Sempozyuma 21 başlık altında toplam 320 bildiri özeti geldi. Bu bildiri özetleri bilim kurulu tarafından seçilen hakemlere gönderilerek değerlendirildi ve 250 tanesi bu sempozyumda sunulmaya değer görüldü. Sempozyuma özel davetli statüsünde bildiri sunmak üzere 27, oturum başkanlığı için 3 bilim adamı davet edildi. 2 bin 50 davetiye ve 3 bin adet program kitapçığı basıldı. Toplam 62 oturumda 292 bildiri sunulacak" demiş. Evet bu parantez bugün açılıyor. 16 Ekim'de kapanacak. Tabi sempozyum için geçerli bu tarihler. Parantezin ne zaman kapanacağına bakacağız birlikte.

PARANTEZİN DIŞI!

*İntihar edenlerin oranı son 30 yılda yüzde 440 artmış. Samsun'da  2000  öncesine  göre  %560  artış  olmuş.
*İntihar, genç yaş grubundakiler için ilk dört sıradaki ölüm nedenlerinden biriymiş.
*Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre, her yıl yaklaşık 1 milyon kişi intihar sonucu hayatını kaybediyor, her üç saniyede bir kişi intihar girişiminde bulunuyormuş.
*İntiharların yüzde 90'ında bir psikiyatrik tanının olmasına rağmen, bu kişilerin yalnız dörtte birinin ölümleri öncesinde bir sağlık kuruluşuna başvuruyormuş. Bu kişilerin çoğunluğu intihar edeceklerini ya doğrudan söylemiş ya da ima etmiş.
*Başta depresyon olmak üzere ruhsal hastalıklar, intihar riskinde 10 kat artışa neden oluyormuş.
(Dr. Cem Şahan'ın dünkü açıklamasından)

SARKOZİ'YE KARŞI SAMSUNLU CELAL

Bundan 27 yıl önce Ermeni teröristler tarafından öldürülen Türkiye'nin Belgrad Büyükelçisi Galip Balkar'ın yeğeni Celal Kemal Balkar, "Soykırım yapmadık diyen amcamı öldürdüler. Ben de gidip Paris'te pankart açıp eylem yapacağım " diyor. 
Bundan 27 yıl önce Ermeni teröristler tarafından öldürülen Türkiye'nin Belgrad Büyükelçisi Galip Balkar'ın yeğeni Celal Kemal Balkar bize konuştu. Amcası öldürüldüğünde 5 yaşında olan Celal Kemal Balkar, 9 Mart 1983 Türkiye'nin Belgrad Büyükelçisi Galip Balkar'a 2 örgüt üyesi tarafından silahlı saldırı düzenlendiğini söyledi. Saldırıda ağır yaralanan Balkar, 11 Mart'ta hayatını kaybetti. Olayda bir Yugoslav öğrenci de öldü. İşte bu  Celal Kemal Balkar diyor ki; "Şimdi sözde soykırım iddialarında bulunanlar önce kendilerine baksınlar. Ben de Paris'e gidecek ve 'Türkler Soykırım Yapmamıştır' diye pankart açacak ve eylem yapacağım. Sarkozi beni de içeri atsın"

KAÇIRMAYIN LÜTFEN!

Bestesi Selman Ada'ya, librettosu Tarık Günersel' e ait Ali Baba ve 40 Haramiler, Anadolu topraklarının müziğini yansıtması ve Türkçe ile hayat buluyor olmasıyla ulusal opera tarihinde özel bir öneme sahip. SAMDOB yetkilileri, "Hicivle dolu eleştirel komedi özelliği ile masaldan farkını ortaya koyan Ali Baba ve 40 Haramiler'i Başrejisörümüz Mehmet Yılmaz sahneye koydu. Orkestra şefi ise Tolga Taviş. ABD'de sahnelenen bir Türk besteciye ait ilk opera eseri olma unvanı taşıyan bu ünlü eseri izlemeye tüm Samsunlu sanatverleri bekliyoruz" diyor. Biletleri SAMDOB gişesi ve www.dobgm.gov.tr internet adresinden temin edilebileceksiniz. Sakın unutmayın 13 Ekim 2011 Perşembe günü saat 20.00'de izlenebilecek. Yani bu akşam.

KRAVAT

Türkiye'de orta öğretimde okuyan öğrenciler kravat takıyor... Ama ne biçim takma? Yaka bağır açıkta, kravatlar göğse kadar sarkmakta, gömlekler fora edilmiş, rüzgârda uçuşmakta... Her biri dövüşten çıkmış görünümde.
Peki çocuklar çok mu haksızlar? Hiç de değil. Kravatın sıkıcılığına dayanmak için hem alışmak lazım hem gerekliliğine inanmak... O zaman ne yapmalı? Kamu Yönetimi Uzmanı Nihat Aytürk yol gösteriyor:
“Kravat takmanın sadece lise son sınıf öğrencilerine uygulanması, onların toplumsal ve kurumsal hayata uyumlu ve uygun bir şekilde hazırlanmaları açısından yararlı olacaktır. İnanıyorum ki, o zaman bu öğrenciler isteyerek ve kendilerini önemli ve üstün hissederek kravatlarını düzgün takacaklardır. Diğerleri de onlara imrenecek, bir an önce son sınıfa gelip kravat takmayı özleyeceklerdir.” Öneri bizce yerindedir...

GÖZEL SÖZ

'Kötümser yalnız tüneli görür, iyimser tünelin sonundaki ışığı görür, gerçekçi tünelle birlikte ışığı ve de gelecek treni görür.'
J. Haris

Günü Fotoğrafı

FIKRA DEĞİL GERÇEK

Nazi Almanya'sında papaz Martin Niemöller'in günlüğünden:
“Önce sosyalistleri topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü ben sosyalist değildim.
Sonra sendikacıları topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü sendikacı değildim. 
Sonra Yahudileri topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü Yahudi değildim.
Sonra beni almaya geldiler; benim için sesini çıkaracak kimse kalmamıştı.”

GERİ ALINACAK!

DURSUN, saatlerin geri alınacağını duyunca, evdeki tüm saatleri toplayıp saatçi Temel'e gider.
- Ula Temel, saatler geri alunacakmiş. Bizde evdeki saatleri senden satın aldığımız için sana getirdik. Bunları geri alacaksun.
Temel kendinden emin bir şekilde:
- Öyle yağma yok. Ben de duydum ama 1 saat geri alınacakmış. 1 taneyi geri alırım ama diğerlerini almam.
Bu vesileyle biz de saatlerin 30 Ekim'de 1 saat geri alınacağını duyurmuş olalım.Dursun gibi olmasın!

OSTİM

BİR TV programına konuk olan OSTİM Başkanı Orhan Aydın'a program yöneticisi soruyor;
- Efendim, OSTİM ne anlama geliyor acaba?
- Ordu, Samsun, Trabzon, İzmir, Mersin.
- Çok teşekkür ederim. Evet sevgili izleyiciler, bu akşamki konuğumuz Ordu, Samsun, Trabzon, İzmir, Mersin Başkanı Orhan Aydın...
NOT: Bilmeyenler olabilir OSTİM, Ortadoğu Sanayi ve Ticaret Merkezi'nin kısaltılmışı.

BENİM SEVGİM

Duru sudan daha temizdir benim sevgim;
Sevgiyle bu oynayış da hakkımdır benim;
Halden hale girer başkalarında sevgi:
Neyse hep odur benim sevgim ve sevgilim.
(Hayyam)

UYGARLIK BU MU?

Peki, kapitalist enternasyonalizm, insanlığın uygarlık tutkusuna dönüşen “özgürlük, adalet, eşitlik” ülküsüne toplumları ulaştırabilir mi?..

Çağın tartışması ve sorunu bu!..

Dünyanın çoğu yerinde terör, etnik savaş, işkence, mezhep savaşı, dinsel gericilik, sömürü, adaletsizlik, katliam, çevreyi yok etme ve anarşi kol geziyor. Bu kanlı kargaşa ortamından Amerika da payını almak durumunda mı?.. Kuveyt'i kollayıp Libya'nın üstüne vararak ya da Irak'la Küba'ya ambargo uygulayarak “Yeni Dünya Düzeni”ni yürütmek olanağı var mı?.. “Altta kalanın canı çıksın” anlayışıyla çağdaş ve uygar bir düzen kurulabilir mi?..
(İlhan Selçuk-29 Temmuz 1996)

Murat Bayzat'ın Objektifi

KÜLTÜR

Hocaya sormuş öğrencisi: "Hocam, kültürlü olmak için ne yapmam gerekir?"
Hocası demiş ki; "Üç tane üniversite bitirmen gerekli"
Öğrenci üç üniversite bitirip gitmiş.
-Hocam, bitirdim, şimdi kültürlü oldum mu?
Hocası "Hayır" demiş "Hepsini sen bitirmeyecektin. Birini deden, birini baban, birini sen bitireceksin"

KALEM SİZDE

"Faşizm, atılan ilk bombalarla başlamaz, her gazetede üzerine bir şeyler yazılabilecek olan terörle de başlamaz. Faşizm, insanlar arasındaki ilişkilerde başlar, iki insan arasındaki ilişkide başlar..."
(Ingeborg Bachmann-Teşekkürler Gülsüm Urfalı)
****

Almanya doğumlu Türk Mesut Belçika'ya gol attı, Belçika doğumlu Türk Sinan Azerbaycan'dan gol yemedi, Türk'ün Türk'ten YAHŞİ dostu yok!
(Teşekkürler Akın Üner)
****

Hayat bizi dört işlemle sınar: Gerçeklerle çarpar, Ayrılıklarla böler, İnsanlıktan çıkarır ve sonunda 'topla kendini' der...
(Teşekkürler Bayram Ok)