Yaşar Yeşilyurt

Yaşar Yeşilyurt

Başkanlık Sistemi

Başkanlık sisteminin özünün yasama ve yürütme organlarının birbirinden bağımsız olarak seçilmesi ve var olması olduğunu söyleyebiliriz. Her iki organın da yasa yapma ve yürütmede sorumlukları paylaştığından aralarında zaman zaman çatışmaların yaşanması mümkündür. Başkanlık sistemi demokratik bir yönetim biçimidir. Bizde başkanlık sisteminin gündeme gelmesiyle birlikte yaygaranın koparılması sanki demokratik olmayan tek adamlık rejimi gibi bir imajın verilmeye çalışılması çok doğru bir yaklaşım değildir.

Liderlik faktörünü öne çıkaran başkanlık sistemi, yasama ve yürütme organlarını parlamenter sistemdeki gibi bir işbirliğine zorlamaz. Parlamenter sistemde başbakan ve bakanlar, çeşitli vaatler veya tehditler yoluyla siyasi ikballerini düşünen milletvekillerini parti lideri ile sürekli işbirliğine zorlayabilirler. Başkanlık sisteminde ise parti mensubiyeti daha gevşek olduğundan dolayı başkanın yasama organının üyelerinin üzerinde çok az bir kontrolü söz konusudur ve bu açıdan gücü azdır. Başkan çoğunluğu yasama organı içinde elinde bulundursa bile çoğu zaman parlamentoyu kontrol edemez. Bir diğer husus da Başkanlığı elinde tutan partinin parlamentoda çoğunluğu sağlaması öyle kolay değildir. Bunun nedeni ise yasama ve yürütmenin birbirinden bağımsız olarak seçilmesidir. Bunun günümüzdeki en iyi örneği ABD'dir. Bu sistemin farklı türleri Fransa'da ve Latin Amerika ülkelerinde uygulanmaktadır.

Başkanlık sisteminde liderliğin önemi çok büyüktür. Bu da Başkanın yetkisini doğrudan doğruya halk tarafından seçilmek suretiyle iş başına gelmesinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda başkan hem icraatlarında hem de bu icraatların ve politikaların sorumluluğunu üstlenmede kişisel olarak daha fazla sorumluluk almaktadır. Kabine üyeleri partinin önde gelenlerinden değil çoğu zaman siyasetin içinde bile yer almayan uzmanlardan oluşmaktadır. Başkanlık sistemlerinde Başkan milletin bütünlüğünü temsil etme ve yürütmenin başı olma özeliklerinin yanında olağanüstü hal ve savaş hallerinde devlet işlerini şahsen yürütme yetkisine sahiptir. Bu açıdan bakıldığında yasamanın daha pasif bir konuma indirgendiğini başkanın getirdiği yasa tekliflerine tepki vererek yasama işlevlerini yerine getirdiğini görüyoruz. Bu sebeple başkanlık sisteminin parlamenter sisteme göre özellikle koalisyon hükümetleri söz konusu olduğunda daha tutarlı istikrarlı olduğunu söyleyebiliriz.

Parlamenter sistemde yürütmenin yasama organında çoğunluğu elinde bulunduran parti tarafından oluşturulması siyasi sistemi gergin ve rakibi olan partileri her ne olursa olsun iftira, karalama, şantaj, küfür gibi birçok hem ahlaken hem de siyasi olarak etik olmayan tartışmalara açık hale getirmektedir. Meclis çoğunluğunun her ne durumda olursa olsun elde edilmeye çalışılması devletin imkânlarını da hesapsız harcamalara yöneltmektedir. Bu açıdan Türkiye siyaseti değişmek zorundadır. Eski tartışmalardan uzak daha seviyeli parlamenter sistemin önünü açan bir siyasi ve etik düzeye kavuşacak ya da başkanlık sistemi ve kuvvetler ayrımına doğru bir gelişme kaydetmesi siyasi krizleri aşmada önemli bir çıkış yolu olabilecektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Yaşar Yeşilyurt Arşivi
SON YAZILAR