Ahmet Tük'e atılan yumruk...

AHMET TÜRK"E ATILAN YUMRUK SAMSUN"A VE HALKLAR ARASINDAKİ KARDEŞLİĞE ATILMIŞTIR

 

Muş"un Bulanık İlçesi"nde geçen yıl Aralık ayında DTP"nin kapatılmasını protesto eden grubun üzerine kaleşinkof silahıyla ateş açan, 2 kişinin ölümü ve 12 kişinin de yaralanmasına neden olmaktan tutuklanan Turan ve Metin Bilen kardeşlerin dün (12 Nisan 2010) Samsun"daki duruşmasını izleyen Ahmet Türk'e adliye çıkışı önünde yumruklu saldırı yapıldı. Saldırıda Ahmet Türk'ün burnu kırıldı ve dudağı kanadı. Olay sırasında 2 kişi gözaltına alındı. 

    Güvenlik nedeniyle Muş"tan Samsun"a alınan dava ne yazık ki Samsun"da güvensiz bir ortamda gerçekleştirilmiş ve aslında hepimizin özlediği barış ve kardeşlik ortamının yaratılmasına herkesin katkı sunması gereken bir zamanda Ahmet Türk"e halklar arasında gerilimi tırmandıracak yumruklu bir saldırı gerçekleştirilmiştir.

Hrant Dink"in öldürülmesi sonrasında, Hrant"ın katili Ogün Samast"ın Samsun"da güvenlik güçleri tarafından yakalanması, kahramanlar gibi karşılanması ve birlikte “hatıra” resim çektirme yarışları hala hafızalarımızda tazeliğini korumaktadır. Hep dışladığımız, ötekileştirdiğimiz ve başkalaştırdığımız insanlara ve Ahmet Türk"e  yönelik böylesi saldırılar bazı çevrelerce “kahramanlık” olarak adlandırılırken, bu ülke toprakları üzerinde birlikte yaşadığımız ve ülkemizin zenginliği olarak kabul etmemiz gereken farlı din, dil, inanç ve  ulusal kimliklere sahip insanlar arasındaki kardeşlik ve hoş görü duygularını yok etmektedir.

Bu vatan toprakları tek başına hiç kimsenin babasının malı değildir. Bu ülke; bu topraklar üzerinde yaşayan herkesin ülkesi ve dünyamız tüm insanlığa sunulmuş bir armağandır. Ülkemizi ve dünyamızı parca parca parselleyen ve satmaya çalışan Emperyalist ve Kapitalist egemen güçler aslında yüreğimizi ve insan olan yanımızı da elimizden almakta ve satmaktadırlar. Halkların bir birine düşman olması egemenlerin işine gelmektedir. Biz bu ülkede yaşayan Türkler, Kürtler, Lazlar, Gürcüler, Çerkezler, Ermeniler, romanlar…bu oyuna gelmemeli ve bu oyunun bir parçası olmamalıyız. Önemli olan bütün halkları kardeşimiz olarak gördüğümüz, hiç kimsenin kimse üzerinde baskı kurmadığı, hiç kimsenin hiç kimseyi dışlamadığı, ötekileştirmediği ve hiç kimsenin bir başkası üzerinde egemen olmadığı özgür bir ülke ve dünya yaratmaktır. Önemli olan ülkemizi ve dünyamızı insanlığın ortak mirası haline dönüştürmektir.

     1"nci Ağır Ceza Mahkemesi"ndeki duruşmayı izlemek üzere Samsun"a gelen, kapatılan DTP"nin Genel Başkanı ve Mardin eski milletvekili Ahmet Türk ile Diyarbakır eski Milletvekili Aysel Tuğluk, BDP Grup Başkanı ve Muş milletvekili Nuri Yaman, BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, BDP Bitlis Milletvekili Mehmet Nezir Karabaş ile Muş Baro Başkanı Sabahattin Göçmen duruşma çıkışı adliye önünde basın açıklaması yapmak istedi.

Bu sırada adliyeye yaklaşık 30 metre mesafede güvenlik bariyerlerinin dışında toplanan 10 kişilik bir grup hakaret içeren sözler söyledi. Milletvekili Sırrı Sakık, bunun üzerine güvenlik güçlerinden bu gruba müdahale etmesini ve bir gerginlik yaşanmaması için grubun uzaklaştırılmasını istedi.

Ahmet Türk, açıklamasını yaparken (olayın video görüntülerine ve resimlerine bakılırsa açıkça görülecektir) güvenlik güçlerinin Ahmet Türk"ün arkasında durduğu ve saldırı yapılması muhtemel tek yer olan sokağa karşı yeterli güvenlik önlemi almamış olmaları görülecektir. Basın açıklamasını bitirdikten sonra otomobiline binmek için yürüyen Ahmet Türk, polisi ve güvenlik bariyerini kolaylıkla aşan saldırganın yumruklu saldırısına uğramıştır. Bu şahıs silahlı da olabilirdi ve bu olay bir katliamla da bitebilirdi. Gözlemlediğim kadarıyla, Adliyenin önündeki sokakta güvenlik önlemi alan polisin güvenlik çemberinden içeriye giren şahısların üzerlerini ”nasılsa adliye binasında arama yapılıyor” diye aramadan salmaları bir güvenlik zafiyetidir.

Bu yumruk Ahmet Türk"ün Şahsında Samsun"a, hakların kardeşliğine ve barışa vurulmuş bir yumruktur. Bu saldırı Samsun"a yakışmamıştır. Yeterli güvenlik önlemleri almayan Samsun Valiliğinin ve Emniyetinin bu saldırının meydana gelmesinde doğrudan sorumluğu vardır...40-50 Dev-Lis"li öğrencinin eylemine yüzlerce, tekel işçilerinin karşısına ise binlerce polis yığan Emniyet maalesef adliye çıkışında hiç bir ciddi güvenlik önlemi almamış ve saldırının gerçekleşmesi sırasında saldırıya  seyirci kalmıştır. Hatta saldırganı etkisiz hale getirmek yerine, saldırı karşısında saldırganı etkisiz hale getirmeye ve  saldırıya uğrayan Ahmet Türk"ü korumaya çalışanlara polis tarafından müdahale edilmiştir. Duruşmayı izlemeye giden biri olarak yaşananların bire bir tanığıyım. Ancak Samsun halkı; Hrant Dink"in öldürülmesi olayında olduğu gibi, Karadeniz illerinde Kürtlere yönelik böylesi provakatif eylemlerle, ülkemizde bölgesel ayrımlar yaratmaya ve halklar arasında bir gerginliğe neden olmak isteyenlerin oyununa  gelmeyecektir.

Kazanan faşist saldırılar, halkların birbirine karşı kışkırtılması ve savaş değil, halkların kardeşliği ve barış olacaktır...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR