Şakir KABAKÇIOĞLU

Şakir KABAKÇIOĞLU

AFAK

Değerli okurlar, herkesin evinde uydu,internet yada kablolu televizyonlar bulunmakta. Batılılarca yapılan sinema, film ve dizilere baktığımızda, Müslüman olan herkesi terörist olarak göstermektedirler. Batılılar bizi Türk, Arap vs . gibi etnik kökenlere göre ayırmıyor. Yeni dünya düzeninde düşman Müslümanlardır. Batının bu algıda, sabit fikirli olduğu ve buna göre devletlerin etki alanlarındaki toplumu, şekillendirdiği açıkça ortadır. Batının, Müslümanlara olan bu düşmanca bakış açısı, biz Türklere karşı daha da fazla. Bu düşmanlık Alparslan Han'ın Anadolu'yu alması ile başlıyor. Çünkü batılılar bizi Anadolu da bir halk olarak değil, hep bir istilacı misafir olarak görmektedir. Batı bunu hiçbir zaman saklamamış, Sevr'de, Mondros'ta, Lozan görüşmelerinde belgelenmiştir. Günümüzde Ülkemizde yaşanan sorunları değerlendirirken bu durumu göz ardı ederek bir çözüme ulaşmamız mümkün olmayacaktır.Maalesef başta AKP, iktidara gelir gelmez, yardımcı doçent iken Profesör veya rektör olanlar, kasti olarak cahilce yorumlar yapmaktadırlar. İşin acı tarafı, sözde aydın bu insanlar Televizyon programlarında kasten olayları çarpıtmaktadırlar. Bu insanlar AKP ve BDP yalakalığı yapmak için Alparslan'ın Anadolu'yu fethinden başlayarak, Kurtuluş savaşına kadar Kürtleri bu savaşlarda kahramanlaştırmaya ve onlar adına pay çıkarmaya çalışmaktadırlar. Biz Türkler bu topraklara gelerek vatan yaptık. Dünya tarihçileri ve bütün tarihsel belge, bulgular da bunu doğrulamaktadır. Amacım bizim ne kadar büyük bir millet olduğumuzu anlatmak değil, tarih zaten Çin seddinin yapımından bu yana not düşmektedir. Can sıkan, kendini aydın zanneden bazı ahmakların Tarihi çarpıtmalarıdır. Tarih bir bilimdir ve yorumla oluşturulamaz, kişi ya da kavimlere göre yazılamaz. Bu millet Dersim ve Koçgiri gibi bir çok isyanı unutmadı.Tarih önemlidir dedik. Sayın başbakanımız, ülke için olmasa bile kendi menfaatleri doğrultusunda tarihten ders çıkarmaya başlamış görünüyor. PKK'lı teröristlerin sözde çekilmesi ile ilgili olarak bir kanun çıkarmaktan ve yazılı emir vermekten kaçınıyor. Yurt dışı gezisinden sözde çekilmeyi il valileri halletsin diyor. Çünkü Ordu kendisinden yazılı emir istiyor. Aksi takdirde bizim ceza hukukumuza ve anayasamıza göre PKK'lı teröristlerin geçişine askerin göz yumması açıkça ağır bir suç teşkil etmektedir. Ordu, Ergenekon, balyoz gibi davalardan yeterince ders çıkarmış durumda. AKP iktidarı sona erince Türk milletinin kendilerine hesap sorabileceğini çok iyi biliyorlar. Bu yüzden başbakanın yazılı emrini almak istiyorlar.Başbakan Erdoğan'da Uludere bombalamasında olduğu gibi, açık ve yazılı bir emir vererek, ileride başının ciddi şekilde sıkıntıya girebileceğini biliyor. Uludere olayındaki gibi bir komisyon kurma şansıda olmayabilir. Doğu ve Güneydoğu'daki valiler mevcut kanunlara göre teröristlerin elini kolunu sallayarak geçmelerine mevcut yasalarla izin vermeleri olanaksız. Valiler için durum ''Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal'' misali bir çıkmaz. Bölgedeki valiler, ya istifa edecekler, ya her şeyi göze alıp hukuku yok sayarak kendilerini Başbakanımız uğruna feda edecekler.Yada, valilerimiz'' Bu teröristlerin üssü, evi, barınağı zaten Türkiye sınırları içinde değil ki. Bunlar Kuzey Irak'ta Kandil ve çevresindeki kamplarda yaşıyorlar. Öyleyse teröristler geri çekilmiyor sadece bir süreliğine evlerine dönüyorlar. Buna çekilme diyebilmeniz için, PKK'lı teröristlerin sınırdaki evlerine değil başka bir ülkeye gitmeleri gerekir. Adı barış süreci diye Milletimize yutturulmaya çalışılan bu oyuna, İsrail ve ABD için maşa olamayız'' diyecekler. Bunu mevcut bürokrat zihniyeti ile yapmaları çok zor. İl vali yardımcımızın Türklük ve vatan adına söylediği sözler yüzünden başına gelmeyen kalmadığı da düşünüldüğünde işleri çok zor. Milletimizin bir bölümünün de olaylara Batıdaki algıyı göz ardı ederek, büyük resmi görmeden taraf olduğu ve oy kullandığını da düşündüğümüzde sorun iki kat zorlaşmaktadır.

Karar Valilerin kendilerinin, Allah kolaylık versin!

Sağlıcakla Kalın…..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şakir KABAKÇIOĞLU Arşivi

AFAK

25 Mayıs 2013 Cumartesi 12:41

AFAK

20 Nisan 2013 Cumartesi 12:45

AFAK

06 Nisan 2013 Cumartesi 13:26
SON YAZILAR