Sizin öğrenme biçiminiz hangisi

Biz,
• % 1 tad alarak,
• % 1.5 dokunarak,
• % 3.5 koklayarak
• % 11 işiterek,
• % 83 görerek, öğreniriz.
Yine biz,
• Okuduklarımızın %10"unu,
• İşittiklerimizin % 20"sini,
• Gördüklerimizin, %30"unu
• Hem görüp hem işittiklerimizin % 50"sini,
• Söylediklerimizin % 80"ini,
• Davranışlarımız beraber söylediklerimizin % 90"ını hatırlarız.
 
Yukarıdaki istatistiklerde bir şeye dikkat ettiniz mi? Görmekten,işitmekten, tad almaktan, koklamaktan,  yapmaktan bahsetmektedir. Yani biz genel olarak dokunsal, işitsel ve görsel olarak öğrenmekteyiz. Eğer sizler öğrenme biçiminizi tanır ve buna uygun bir şekilde çalışma stratejinizi belirlerseniz başarılı olma ihtimaliniz daha yüksek olacaktır.
Öğrenme sitiliniz hangisi ?
Hiç dikkat ettiniz mi ? Televizyon, radyodan daha fazla insanı karşısına çekebilmekte. Bunun nedeni her insanın farklı bir temsil siteminin olmasıdır. Yani her insan da baskın olan bir temsil sistemi vardır. Bu temsil sistemi görsel, işitsel ve dokunsal olarak genelde üç bölüme ayrılır. Televizyon hem görsel hem işitsel hem de dokunsal kişilere hitap ettiği için sadece işitsel ve zaman zaman da dokunsal kişilere hitap eden radyodan daha fazla kişiyi kendine bağlayabilmekte.
Her insanın temsil sistemi farklı olduğu gibi her insanın öğrenme biçimi de farklıdır.
Her insan dokunsal, işitsel ve görsel öğrenebilir. Ancak her insanda daha baskın olan bir öğrenme biçimi vardır. Bunu tespit ederseniz ve bu öğrenme biçimine uygun bir ders çalışma stratejisi belirlerseniz daha başarılı olacaksınızıdır.
Göz hareketleriniz öğrenme biçiminizi belirliyor:
Size göz bebeklerinizin hareketiyle karşınızdaki kişiyi ve onun öğrenme sitilini öğrenebileceğinizi söylersem ne dersiniz. Her insanın göz bebekleri onun öğrenme biçimine göre hareket etmektedir. Bu konuyu sonraki bir yazımızda anlatabiliriz.
Aşağıda insanların öğrenme özellikleri sunulmuştur.
Dokunsal insanın özellikleri: Çok yavaş hareket derler, oldukça duygusaldırlar, sesleri daha az çıkar, az ve öz konuşurlar bu nedenle konuşma araları uzundur. Evet ve hayır kelimelerini çok sık kullanırlar. Konuşurken; sırtımda ağır bir yük var, konuya parmak basmak, gururuna dokunmak, soğuk insan gibi mecazları çok sık kullanırlar. Somut şeyleri kavramaları daha kolaydır. Bu kişiler derin bir diyafram nefesi alırlar. Mutlaka karar vermeleri gereken bir şeye dokunmaları gerekmektedir.
İşitsel insanın özellikleri: Kullandıkları kelimeleri seçerek kullanırlar. Yani duyarak konuşurlar. Konuşmaları daha ritimlidir. Kelimeler onlar için çok önemlidir, söyleyeceklerine çok önem verirler. Sözel olan şeylere daha fazla tepki gösterirler. Konuşmalarında sesle ilgili kelimeleri ve cümleleri çok kullanırlar ; aynı telden çalmak, kulakları tırmalamak, kulağa hoş gelmek, kulak vermek v.b. Gibi. Bu kişiler sözlerinin kesilmesini hiç sevmezler.
Görsel insanın özellikleri: Bunlar için dünya görüntülerden ibarettir. Konuşurken çok hızlı konuşurlar. Çünkü beyinlerindeki görüntülere yetişmeye çalışırlar. Konuşurken görsel ağırlıklı kelimeler ve cümleler kullanırlar; gördüğünüz gibi, göz göre göre, nereden bakarsan bak, konuyu aydınlatmak v.b. gibi. Onlar için ilgilendikleri şeyin görüntüsü çok önemlidir. Bunlar göğüs nefesi alırlar.
Farklı öğrenme sitilleri için öneriler:
Baskın olan öğrenme biçiminizi artık öğrendiniz. Şimdi bu gizli güçünüzü nasıl kullanacağınızda.
Dokunsal öğrenme stili;Ders çalışırken sık sık ara vermek isteyebilirsiniz. Sözel olan bilgileri öğrenirken hareket etmeye çalışın. Örneğin ;Bu bilgileri öğrenirken bir yerlere yazın, fen ile ilgili konuları öğrenirken maketini yapmaya ve bu maketi inceleyerek öğrenmeye çalışın. Resim ve iş teknik dersleriniz iyidir. Bu dersleri diğer dersleri öğrenirken kullanabilirsiniz. Yani tarih dersini resim dersinde resmini yaparak çalışabilirsiniz.
Öğretmenlere öneriler: Dersleri işlerken duyguları ön plana çıkartın. Bu öğrenciler derslere sık sık ara vermek istediklerinden arada fikir verici espriler ve hikayelere mutlaka yer verin. Anlattığınız konuları yazmalarına müsaade edin. Derse dokunabilecekleri bir maket veya bir ders araç gereciyle gidin.
İşitsel öğrenme stili;Mutlaka ses olmayan bir ders çalışma ortamı bulun kendinize. Yüksek sesle ders çalışmaya özen gösterin. Ders konunuzla ilgili belgesel kaset, CD veya video kasetlerden yararlanmaya çalışın. Arkadaş grubuyla çalışmak sizin için faydalı olacaktır. Öğretmenin anlattıklarını daha kolay anlayabilirisiniz. Ama mutla etkin bir şekilde dinleyin.
Öğretmenlere öneriler:
Dersleri işlerken öğrencilerin kulaklarına hitap edin. Derste öğrencilere vcd, video izletebilirsiniz. Konuşarak dersleri işlemeye çalışın. Onları da konuşturmaya gayret edin. Kelimeleri seçerken işitsel kelimeler kullanıp onların frekansına girmeye çalışın.
Görsel öğrenme stili;
Bu kişilerin çalışacakları ortam mutlak düzgün, tertipli olmalıdır. Göz zevkini bozucu etkilerden uzak olmalıdır. Böyle bir öğrenciyseniz ders notlarınıza özen gösterin. Bunlar ders çalışırken size çok faydalı olacaktır. Ders kitabını asla ihmal etmeyin, şekil, harita gibi ders araç gereçlerini mutlaka kullanın. Öğretmeniniz ders anlatırken onun ağzını görmeye çalışın.
Öğretmenlere öneriler:
Derslerinizi işlerken onların gözlerine hitap edin. Derste tahtayı düzenli kullanın. Dersi işlerken gözlerine hitap edecek ders araç gereciyle derse gelmeye gayret edin. Harita, küre v.b. görsel cümleler ve kelimeler kullanın böylece onların frekansına girerek daha başarılı olmalarını sağlayabilirsiniz.
Artık çağımız bilgi çağı. Bilgi çağıyla beraber öğrenme sitilleri de girdikçe önem kazanmaya başlamış ve bu devamda edecektir. Anthony Robbins"in bir sözüyle makaleme son vereceğim; “kişiye güdülendiği, sevdiği, yaratıcılığı hissettiği yada öğrenmek istediğiniz stratejiye sahip olduğu bir anı hatırlatarak onu uygun bir duruma sokmak zorundasınız.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Ahmet Yıldız Arşivi
SON YAZILAR