5 sezonun ardından evimize, Süper Lig'e dönmenin heyecanı vardı maçtan önce üzerimizde. Kurulan yeni takımın nasıl bir performans göstereceği merak konusuydu. Özellikle son günlerde takıma katılan oyuncuların katkısı önem arz ediyordu takım için. İlk yarıda gözlerin pasını silen bir futbol vardı, ikinci yarıda ise tam tersi. Neyse ki bir futbol sürprizi gerçekleşmedi ve 3-2'lik sonuçla 3 puanı hanemize yazdırmayı başardık zor da olsa.
     xxx
 Petkovic Hoca'nın 3-4-3 sevdasından vazgeçmiş olması dikkat çekti kadroyu gördüğümüzde ki, bu bizim için atılmış ilk olumlu adımdı. Türkiye'de bu taktikle oynamak, intihar etmekle eşanlama geliyor neredeyse. Oyuncu tercihlerini de olumlu kullanınca Hocamız, yarışmacı bir takım olacağımızın sinyallerini almış olduk. Maçın adamı şüphesiz Fink'ti. Ortasahadaki çalışkanlığının yanı sıra oyun görüşü ile yaptığı asistler takıma hayat verdi. Bance nokta transfer olduğunu gösterdi ilk yarıda. Ancak idman eksiği olduğu aşikar. Hazır hale geldiğinde çok can yakacaktır. Keza Ekigho'da yeteneklerinin farkında olan bir oyuncu ve bunu göstermekten kaçınmıyor. İşin şov kısmına kaçmadan basit oynamaya başladığında daha da faydalı olacaktır. Murat, eski günlerinden bir kuple sundu bizlere. Mücadeleci ve pratik oyunuyla takıma katkıda bulundu. Ergün Teber tutuk başladığı oyuna zaman geçtikçe adapte oldu ve vasatın altında kalmadı. Takıma bakıldığında eksi olarak görülen tek nokta Selim Teber ve Dominguez'in birlikte sahada olması. Bireysel olarak kaliteleri tartışılmaz ancak ikisi de oyunu hareketsiz olarak oynadıklarından ötürü orta alan mücadelesinde eksik kalıyoruz ki bu da savunmamızı sıkıntıya sokuyor. Rakibimiz erken gol bulmasa üstümüze gelmeye hali olmayan bir görüntü içerisindeydi fakat önümüzde oyunu daha tempolu ve baskılı oynayacak rakipler olacak. Bu oyun tarzında o rakiplere karşı ortasahada eksik kalmak hoş olmayan durumlara sebebiyet verebilir.
     xxx
 Gençlerbirliği maçının bize gösterdiği şey takımın birbirine alıştıkça ve oyuncuların performansı arttıkça çok daha güzel futbol oynayacağımızdır. 1 hafta önce takıma katılan oyuncularla bu maça çıktığımız unutulmamalı. Geçen her gün bizim lehimize olacaktır. Önümüzde zor bir deplasman maçı var. Üstümüze geleceğinden emin olduğumuz bir rakiple karşı karşıya olacağız. Avantajımız ise elimizdeki oyuncuların da tam bu tip maçların adamları olması. Kontraatak futbolunu iyi oynarsak galip gelmemiz kimseyi şaşırtmamalı. Ancak Gençlerbirliği maçının ikinci yarısındaki ruhsuz futbolu acilen unutmak ve bir daha bu düzeyde futbol sergilememek şart. Aksini düşünmek bile istemiyoruz...