Ne Soma , Ne Alevilik

Bazen duyduklarınızdan, gördüklerinizden, yaşadıklarınızdan sonra  zorla kabul ettirilmeye çalışılan şeyler ile karşılaştığınızda ''Yeter Ya'' diyorsunuz. Gelişmelerin kalıplaşmış olması nefreti bir kat daha artırıyor. Bu ülke toprakları üzerinde huzur içinde yaşamak istiyoruz. Yüz yıllardır kanın aktığı bu topraklarda sadece huzurdur insanların beklentisi. Savaşlar, işgaller, yıkılan imparatorluk, ihtilaller, kardeş kavgaları sonunda sürekli ezilen halk, huzuru bulmak adına askeri darbeyi bile baş tacı yapmıştır. Darbeler bir çözüm değildir, fakat o çözümsüzlüğe halkın sarılmasına neden olunmuştur.

Soma'da bir facia yaşanıyor, sorumluları kimse adaletin karşısında hesap verecektir. Devletin yapması gerekenlere bakılacak bunlar yapılmış ise artık kontrol iş yeri sahibinin müdürlerin, mühendislerin, güvenlik uzmanlarının ,işçilerin ve sendikaların olacaktır. Buna rağmen halkalardan bir tanesinde sorun varsa diğeri onun eksiğini giderecektir. Fakat burada kar, makam, çıkar, ekmek çatışması olduğu için kimse aksaklıklara bakmamış, denetimlerde hep bir elden koruma sağlanmıştır. Hepiniz askerliğinizi mutlaka yapmışsınız yapmayanlarda yapacaktır. Denetleme dendiğinde nasıl hazırlık yapıldığını, nasıl göz boyandığını biliyorsunuzdur. İşte bu bizim yaradılışımızda var. Soma'da herkesin çıkarı, onlara eksiklikler karşısında sessiz kalmaya zorladı.

Bu sessizlik sonrası sesler çıkmaya, çevre hareketlenmeye başladı. Sanmayın ki bu hareketlilik Soma için, aslında bu hareketlilik Soma'nın perdelenmesi için. Bu olayları bahane edip sokağı savaş alanına döndürmeye çalışanlar ise başkalarının kuklası olduklarını bir kez daha teyit ettiler. Soma'ya destek adı altında başkalarının amaçlarına hizmet ederken, o madencilerin acılarını kullanmıştırlar, eylem adı altında sola ihanet etmektedirler, asıl önemlilerden bir tanesi de Alevi vatandaşlarımıza ihanet etmektedirler.

Çok açık görünmektedir, gezi olayları diye başlayan eylem dizisinin Alevi ayaklanmasına döndürme çalışmaları oradaki Alevi vatandaşların ve birçok destekçi unsurun geri çekilmesine ve sağduyulu olaylara bakmaya başlamasıyla etkisini kaybetmiştir. Sokakları yakıp yıkmaya çalışanlar perde arkası desteği ile boy göstermiş, o ideoloji taraftar kaybetmiş, iktidar seçimlerde oyunu artırmıştır. Günümüzde yapılan eylemler ise sadece halkın nefretini kazanmaya yönelik bir harekettir ki, aynı ideolojiyi benimseyenlerin aslında kaybettiklerini görememeleri duyarsızlıktır.

Muhalefet patisinin olaylar esnasında durum değerlendirmesini yapamaması nedeniyle direk destek amaçlı orada olma istekleri ise onların kayıp hanesine artı olarak girmektedir. Neden mi ? Muhalefetin oy potansiyeli ve seçmen profili belli,  sokaklara çıkıp yakıp yıkan ve Aleviliği ön plana çıkartan eylemler dizisi artı oy getirmediği gibi içindeki insanlarında partiden kopmasını sağlamaktadır,  bu olayları destekleyerek Tunceli'de oy oranını 2 puan yükseltebilirsin ama Karadeniz'de on şehirde bir puan düşürürsün.

Eylemlerin temelinde ne yatmaktadır?  Soma olayının hiçbir ilgisi yoktur son birkaç gündür yapılan eylemlerle, Alevi vatandaşlarında ön plana çıkma, hak arama gibi bir meseleleride yoktur. Ülke üzerinde oynanan bir oyun vardır. 80 askeri darbesinden önce, her sokak , her mahalle kurtarılmış bölge ilan edilmiş, gece halk sokağa çıkamaz olmuş, günlük ölenlerin sayısı artmakta iken, son darbeyi ülkeyi iyice kana boyayıp ön planda ihtilali meşrulaştırma, arka planda ki bu tamamıyla dış bağlantılıdır, yüz yıllar sürecek kardeş kavgasının başlaması ülkeye nifak tohumlarının ekilmesi için atılan bir adımdı. Destek görmedi ve ülkede Alevi ,Sunni düşmanlığı yaşanmadı. Geziden itibaren önplana çıkartılmaya çalışılan Alevi kartının Avrupa ayağı ile aynı doğrultuda hareket etmesi adına başlatılan bu kargaşanın, bir önceki yıl devreye sokulan eylemlerin yıl dönümünde ses getirmesi için atılan bu adımların asıl çıkış noktası ülkenin ilerleyişinin durdurulmasıdır.

Kuzey Irak petrollerinin dağıtımında Amerikan bankasının komisyon alması için verilen çalışmalar sonucunda ,büyümekte olan Halk bankasına darbe vuruldu mu? Evet. Şimdi Kuzey Irak petrollerinin sevkiyatı başladı mı? Evet. Kanal İstanbul ve yapılmak istenen havaalanının faailiyetleri hız kazandı mı? Evet, o zaman bu eylemlerin neden başladığını sorgulamaya gerek kalıyor mu? Bu eylem yapma sevdasında olan örgütler yıllarca kahrolsun emperyalizm diye sokaklara yazdılar ve bağırdılar. Ne acıdır ki şimdi o emperyalizmin amacına hizmet etmektedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Bayram Ocak Arşivi

ALGI

24 Kasım 2019 Pazar 10:30

TBMM

05 Ekim 2019 Cumartesi 11:50

KUKLA

31 Ağustos 2019 Cumartesi 12:42
SON YAZILAR