Prof.Dr.N.Karaismailoğlu

Prof.Dr.N.Karaismailoğlu

Eklem Kireçlenmesi

Eklem kireçlenmesi tıbbi adıyla osteoartrit olarak bilinir. Kireçlenme halk arasında kullanılan bir isimdir. Bu hastalıkta yanlış olarak eklemlerde kireçlenme var zannedilir. Halbuki olay kireçlenme değil, eklem aşınmasıdır. Bu olay sonucunda eklemlerde ağrı, şekil bozukluğu ve hareket kısıtlılığı ortaya çıkar.

Eklem kireçlenmesi, boyun, sırt, bel, diz, kalça ve parmak eklemlerinde sık olarak görülür. 25-35 yaş arasında binde bir görülen hastalık 65 yaş üstünde %80"e çıkıyor. Hastalık kadınlarda erkeklere göre üç kat daha fazla görülüyor. Şişmanlarda diz ve kalça eklem kireçlenmesine zayıflara göre on kat daha fazla rastlanır. Yani şişmanlık olaya yol açan en önemli nedendir. Yalnız bazı ailelerde bu hastalığa yatkınlık fazladır.

İlk dönemde ilaçlar hastanın şikayetlerini bir miktar azaltır. Bu ilaçların etkisi hastalığı tedavi edici değil, daha çok ağrıyı azaltıcı yöndedir. Bu ağrı kesici ilaçlar bilhassa mide şikayeti olanların şikayetlerini arttırabilir, ayrıca tansiyon arttırıcı ve kilo arttırıcı özellikleri de vardır. Bu nedenle ilaçları mümkün olduğunca az ve kontrollü kullanmak gerekir. Son dönemde eklem kıkırdağının beslenmesine yardımcı olmak için bazı ilaçlar geliştirildi; ama bunların da şu anda kesin bir çözüm olduğu söylenemez. Bu nedenle hastalığın ilaçla tedavisinden ziyade, oluşmasını engellemek için bazı tedbirler almalıyız. Bunların başında aşırı kiloların verilmesi ve eklemlerin aşırı zorlanmaması gerekir. Eklemi hiç kullanmamak, tamamen istirahate sevketmek kas zayıflığına yol açar ve hastanın yürümesi daha da zorlaşır. Aşırı kullanılması ise eklemin kireçlenmesini, yani aşınmasını daha da arttırır. Yani eklemi aşırı yormamalıyız ama hareketsiz de bırakmamalıyız. Eklem egzersizleri bu yönde çok yararlıdır. Erken dönemde yapılabilecek bazı küçük girişimler hastalığın ilerlemesini bir miktar durdurabilir ve daha büyük müdahalelere duyulan ihtiyacı azaltabilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof.Dr.N.Karaismailoğlu Arşivi
SON YAZILAR