Kimi çığırtkanların alışverişi canlandırmak adına çoğu da argo “abla geylll, abla geylll, taze bunlarrr, taze bunlarrr, kesmece karpuzzz, karpuza geylll, armuda geyll hıyara geyll, patlıcana geyll (abi geyll) den çekiniyorlar davet ve bağırtıları, nihayet son bulacağı hükümet tarafından bu tür çevre ve gürültü kirliliğine sebebiyet verenler için oluşturulan bir yasa ile önlem alınacağı haberleri memnuniyet vericidir.

Geçen dönem İlk adım belediye başkanlığı döneminde bulunan Sayın Erdoğan TOK" un, daha çok Mecidiye ve Fatih Sultan Mehmet caddesinde meydana gelen çığırtkanlık olayına karışan çevre ve gürültü kirliğine sebep olan esnafa, gerekli uyarı ve cezai işlem yapılarak bir denetim getirilmişti.

Şu an olanca hızıyla devam eden bu tür çığırtkanlık, sanıyorum seçim döneminde oluşan boşluğun bir türlü doldurulamadığından kaynaklanıyor.

2 Şubat salı günü modern pazar Ağabali köprülü kavşakta seyyar balık arabasında HAMSİ satan esnafın; Taze hamsi, taze hamsi çığırtkanlığına aldanan bir hanım efendi, aldığı iki kilo hamsiyi öğle yemeğinde tava kızartma düşüncesiyle evine götürür.

Hamsileri boşattığı leğende temizlemeye çalışan hanımefendi, bir üç, beş derken bir türlü tezgâhta parıldayan güzel görünümlü hamsiye rastlayamaz.

Eline aldığı hamsiler adeta çamur gibi ele avucu gelmez. Bu nasıl olur, benim gördüğüm aldığım hamsi bu mu? Şaşkınlığı ve aldatılmışlığı içlenmesiyle kendisini de suçlayan hanımefendi, kafasını kopardığı diğer hamsileri de aynı poşete doldurarak tam çöpe atmaya niyetlenirken birden aklına tüketici hakları gelir.

O hışımla telefona sarılan hanımefendi, İlk adım belediyesi çözüm merkezinden yardım ister. İlk adım belediye görevlileri” Bu bizim işimiz değil.

Büyük şehir belediyesi ilgileniyor, Konuyu oraya iletin” cevabı alır.

Bunun üzerine Büyük şehir belediyesini arayarak şikâyetini buradaki görevlilere anlatan,

"Hanımefendiye;

Siz ilçe belediyenizi tekrar arayın. Bu kadar basit ve kendi görev alanlarındaki bir işi yapamayan belediye mi olur? Cevabı üzerine, İlk adım belediyesini tekrar arayarak büyük şehir görevlilerinin sözlerini olduğu gibi iletir.

Zabıtanın ilgilenmesini, aksi takdirde çözüm yerine sorun yaratan ilgilileri, Belediye Başkanına varana kadar şikâyet edeceğini söyler.

Zoraki de olsa bu haklı feryadıyla çözüm merkezini ve zabıtayı harekete geçirmeyi başaran hanımefendiye;

Siz "seyyar balıkçının tezgâhına geçin. Zabıta ekibimizi bahsettiğiniz adrese gönderiyoruz derler.

Vakit kaybetmeden hamsi poşetini eline alıp evinden çıkan hanımefendi, seyyar satıcının karşı tarafına gelip bekler.

Yarım saat aradan sonra İlk adım belediyesinden görevli zabıta ekip arabasının geldiğini gören hanımefendi,

Zabıtaya yaklaşarak, sizi arayan şikâyetçi benim. İşte aldığım hamsi, satıcısı da şu karşıki seyyar araba diyerek birlikte satıcının tezgâhına gidilir.

Bu esnada zabıta ekiplerinin davranışını merak eden insanların oluşturduğu kalabalık arasında aldığı hamsiyi tezgâha bırakan hanımefendi;

Satıcıdan şikâyetçi olduğunu, kimsenin ekmeğiyle oynamak istemediğini, ancak satıcılarında insanları aldatarak mağdur ve rencide etmeye haklarının olmadığını söyler.

Zabıta görevlileri, seyyar arabada sergilenen hamsiyi alt üst ederek kontrol ettiğinde, üstte taze görünümlü altta ise ezik ve çamurumsu bir hal almış hamsi ortaya çıkar.

Satıcının; “işine gelirse al, zorla satmıyoruz kardeşim” sözlerine karşılık,

Tüketiciler de tüketici haklarını kullanarak uyanık olmalıdırlar.

En son Adana"da çıkan At ve Eşek etinden sonra belediyeler sorumluluk alanlarında bulunan Kasap, manav, Fırın ve seyyar satıcılar başta olmak üzere pazar yerlerinde gerekli kontrol ve düzenlemeleri sürekli yaparak, halkın sağlığını tehdit eden her türlü olumsuzluklarla mücadele etmelidirler. 

Hileli ve ayıplı mal ile insan sağlığına zararlı gıda ve benzeri madde satmanın suç olduğundan habersizmiş gibi davranışlar, artık toplumumuzda kabul görmemektedir.

İki üç kez yaşanan telefon trafiğine rağmen yılmadan zoraki de olsa zabıta ekiplerine görevlerini yapmalarını sağlayan hanımefendi kardeşim Neriman. Ö" i, bu duyarlılığından ve tüketici haklarını koruma adına verdiği mücadeleden dolayı canı gönülden kutluyorum.

Hileli ve insan sağlığını tehdit eder boyutta bayatlamış hamsileri ekip arabasına taşıyan zabıta, satıcıya başka ne gibi bir işlem yaptı bilemiyoruz.

İlimiz Samsun"da nüfus ve alan olarak en büyük ilçe unvanına sahip İlk adım Belediyesinde görev yapan zabıtalar, çözüm merkezindeki görevlilerinin aksine görev yaptıkları sahada ayna gibi sırıtmaktadır.

Vatandaşın İstek ve şikâyetlerinde ilk muhatap olan çözüm merkezi görevlileri, halk ile sürekli yüz yüze gelmekte olup insanları yönlendirirken ilk hizmet ayağında oldukları unutulmamalıdır.

Kimi zabıta görevlileri ellerinde telsiz sırtlarındaki üniformayla kendilerini asayiş komutanı, Kanun adamı yerine koyan davranış yerine, vatandaşa hoşgörü ve güler yüzle görev yapmaları sağlanmalıdır.

Çevre kirliliği ve gürültüde sınır tanımayan çığırtkanlığın denetim altına alınmasını, göreve seçtiğimiz yönetimden gerekli duyarlılık ve özveri içinde çalışmalarını istemek sanırım hakkımız olsa gerek.

Unutulmamalıdır ki; buralarda yapılan görevler de eksik ya da yanlış yönlendirmeden kaynaklanan aksaklıklar, belediye yönetimine mal edilmektedir.

“Halka hizmet ibadettir” desturuyla halkın hizmetinde çalıştıklarına inandığımız kamu hizmeti yapan güzel şehrimiz Samsun"da, tüm belediye yönetici ve çalışanlarına,

Sevgi ve saygıya dayalı başarılı çalışmalar dilerim.05.02.2010

İhsan İDE

Say-der. Yön. krl. üys.

[email protected]