Sinsi değil, kahpe değil...

17 yaşımdan bu yana tam 25 yıl kendi işlerimin patronu oldum...
Hayatımda ilk defa bir kişinin altında 2. adam olarak gazetecilik yaparken, "Acaba yapabilir miyim" diye kendi

kendime çok düşündüm...
Tam 4,5 ay geçmiş...
Evet, Denge Gazetesi'nde kısa bir dönem olsa da Adnan Ağabey'le çalışmanın onurunu yaşadım ve yaşıyorum da...
Bütün kalbimle ve samimiyetimle hatta yemin ederek söylüyorum;Onunla aynı ortamda çalıştığım için kendimle onur

duyuyorum.
İnsanlar onu yakından tanımadıkları için Sayın Bahadır'ı farklı algılayabilirler...
Şahsına münasır karakteri,inandığı değerleri, kitabın tam ortasından ortaya koyduğu hayat felsefesi belki de onu

örnek almak için yeterli sayılabilir.
Nasıl sayılmasın ki?
Başarılı bir iş adamı...
İyi bir aile reisi...
İnançlı bir kul...
En önemlisi de düşmanlığı da, dostluğu da açık olan bir insan...
Sinsi değil, kahpe değil...
Biz de bu hayatın içinde onlarca insan tanıdık ve gördük...
Kimin ne olduğunu, nasıl yaşadığını ya da davrandığını biliyoruz bu alemde...
İnsanların yüzüne ayrı, arkasından farklı konuşanlar toplum için daha tehlikeli değil mi?
Ben dostumunda, düşmanımında karşımdaki duruşunun harbi olmasını isterim...
İşte Sayın Bahadır böyle bir adam...
Bütün bunları düşünürken, dün "A takımı" davasıyla ilgili karar günüydü...
Sabah birlikte kahvaltı yaptık ve değerlendirmelerde bulunduk...
Kendisi rahat, ben ise huzursuzdum...
Öyle ya, patronluğumuzu yapan bir insanın farklı bir şekilde toplumda algılanması bizleri de üzerdi...
Sayın Bahadır,"Rahat ol, bu davada Allah'ın yardımıyla beraaat edeceğiz" dedi.
Sonunda öyle de oldu...
6,5 yıllık kahır onun için mutlulukla noktalanmış ve davadan beraat etmişti...
Mutluluğuyla birlikte, hem kırgın hem de üzgündü...
Belli ki bu zaman zarfında çok yıpranmıştı...
Onurlu bir adam olması sebebiyle yapılanlar ona ağır gelmişti...
Buna rağmen dimdik ayakta durması ve tek başına bu şehir de mücadele vermesi sizce de önemli bir duruş değil

midir?
Herkesin hayatında doğruları ya da yanlışları mutlaka vardır...
Önemli olan insanların doğrularının yanlışlarından fazla olmasıdır...
Sayın Bahadır yaşam biçimini önce inançlarına bağlı olarak yaşayan ve Hak'tan korkan bir insan...
İnsanın içinde Allah korkusu varsa o insandan asla korkmayın...
Ben onunla bir patron, işci ilişkisinden çok onunla bir yol arkadaşı olduğum için bugün kendimle daha çok onur

duyuyorum.
Görevimiz bitene kadar da bu kader birliğinde onunla olmaya devam edeceğim...
Kalın salıcakla
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ünal YAVUZ Arşivi
SON YAZILAR