Küresel Diktatorya İş Başında (Mı )

    Son zamanlarda ülkemizde baş döndürücü gelişmeler yaşanıyor.Göz altına alınmalar,suç örgütü kurma ithamları, siyaset dışı kalması gereken kurumların üst düzey yetkililerinin siyasi senaryoların içinde bulunma iddiaları,suikast planları ve kaos senaryoları…Sanki hepsi başlı başına birer film senaryosu…Komplo teorileri havada uçuşuyor.Gazeteler ve haber merkezleri yeni güne ne tür haberlerle uyanacaklarının hesaplarını yapamaz oldular.
                Çünkü, dün heyecanlı bir vatansever olarak bilinen kişi bugün terör örgütü kurmakla suçlanabiliyor.Herkes diken üstünde….Yarın kimin tutuklanacağının tedirginliğini  ve korkusunu yaşıyor. Son günlerde meydana gelen olaylar bütün komplo teorilerini allak bullak ederken başka teoriler de ekranlara düşmeye başladı.
                 Gazete köşelerinden ve haber merkezlerinden olaylara baktığımızda kafalar allak bullak oluyor.Ülke nasıl bir normalleşme süreci geçirecek doğrusu kestiremiyorum.O kadar anormal şeyler yaşandı ve halen yaşanıyor ki, bu iz sürmelerin hangi kapıya dayanacağını doğrusu heyecanla merakla ve bir o kadar da korkuyla izliyoruz.Anlaşıldığı kadarıyla tutuklanmalar devam edecek gibi.Çünkü henüz olayın boyutları ve kahramanları kamuoyu tarafından bilinmiyor.Tamamlanmış olsaydı yetkililer kamuoyuna bişekilde açıklama yaparlardı.
                Anlatılanlar doğruysa,ülke üzerinde korkunç senaryolar dönüyormuş.İzinsiz gösteriler,suikast planları,provokatif eylemler,ekonomik dalgalanmalar ve arkasından ülkenin batağın içine çekilme çalışmaları ve darbe....Böyle şeyleri düşünmek bile insanın tüylerini diken diken ediyor.Zaten medyada yeterince dataylandırılan bu teorileri  tekrar etmektense bir komplo teorisi de ben yapmak istiyorum.
                Aslında bir komplo teorisi yapma gereği var mı ?
Gelişmeleri ve de yazılanları objektif bir yaklaşımla değerlendirmeye çalıştığımızda mutlaka bir üçüncü yol bulmamız gerek.Eğer yazılanların ve yaşananların bizim penceremizden nasıl göründüğünü açıklayacaksak yeni bir bakış açısı oluşturmamız gerekiyor.Çünkü şu anda iki cephe oluşmuş durumda.
    1-Yaşananları bir komplo ve hesaplaşma olarak gören muhalif görüş. Bu düşünceyi benimseyenler,iktidarın ülke yönetiminde basiretsiz bir tavır sergilediğini ve akabinde kapatma davasıyla kilitlenme noktasına gelen siyaseti, hükümetin misilleme yoluyla daha da açmaza sürüklediği iddiasındalar.
    2-Yıllardır kurumlar arasına sızmış ve yasadışı örgütlenmelerle ülkede kaos ve kargaşa oluşturarak demokratik işleyişi engellemeye çalışan bir yapılanmanın var olduğu  düşüncesiyle operasyonlara destek veren görüş.Bu düşünceyi paylaşanlar ise artık demoktasi adına bedel de ödense bir takım şer odaklarının üzerine gitmek gerekir şeklinde bir tavır ortaya koyuyorlar.
            Ben de diyorum ki her iki görüşün doğruları da var yanlışları da.Bana göre ülkemizde yaşananlar küresel diktatoryanın birebir markajlarından başka bişey değil.Her iki tarafın endişelerinde doğruluk payları vardır kesinlikle .Ama olayları dünya ölçeğinde ve geniş zaman dilimi perspektifinden ele alırsak, eş zamanlı bir çok olayın yaşanmasının tesadüfen olmadığı gerçeğini görme şansımız olacaktır.
           Bu olayların arka planında,  Türkiye'nin  iç dinamiklerini  kilitleme operasyonunun var olduğunu  görmek gerekir diye düşünüorum.İran üzerine yapılacak bir harekatın, kendi içinde sorunlarla  boğuşan Türkiye'nin gündeminden uzak olacağını ,bunun da, saldırıyı gerçekleştiren güçlerin  işine yarayacağını söylemek çok zor bişey olmasa gerektir.
             Ayrıca,bu olaylarla birlikte ülkenin ekonomik bir darboğazın içinde oluşu ve buna paralel olarak da halkın geçim  derdine düşmesiyle başka olaylara hassasiyetle yaklaşmasını zorlaştırması,saldırgan ülkeler için başka bir avantaj olacaktır.
             Herkesin bildiği fakat bir çok insanın bu kadar önemli olduğunu bir türlü kabul edemediği bölgemiz üzerindeki oyunlar ve planlar bundan yıllar önce dile getirilmişti.Allah selamet versin Prof.Dr Necmettin Erbakan hoca, bu oyunlarla ilgili planları tek tek anlatmaya başladığında bir çok kimsenin bıyık altından gülüp ''Böyle bir senaryo asla olmaz''cinsinden alayvari yaklaşımlarını  bu toplum bılmektedir.
           Bu ve buna benzer komplo teoriler üretmek tabi ki mümkündür.Bu teorilerin doğru yada yanlış olduğu yaşadığımız olayların adalet mekanizmasında çözülmesinin arkasından ortaya çıkacaktır.Ama bir gerçek var ki ,o da ülkemiz çok zor zamanlar yaşamaktadır...
           Allah sonumuzu hayr etsin demekten başka bir yol yok sanırım şimdilik...
                                                                                                                                                    
                                                                                                                                  

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR