Hem severiz hem döveriz!

Samsun istim üstünde…

Sürek avı başlatsınlar diye bir grup durmadan pompalanıyor…

Onlar da gece yarılarına kadar korna zurna dolaşıyor…

Öte yandan bu ateşi körükleyenlerin söylemi ise hep aynı…

Koca koca genel yayın yönetmenleri, “Çok hassas davranıyoruz, gaz verecek tek kelime etmiyoruz” diye palavra sıkıyorlar…

 

Şehit cenazelerini “Bağrımız yandı”, “Ateş aldık”, “Yeter artık”, “Bu kadar da olmaz” “Hesap soracağız” gibi başlıklarla vermek halkı galeyana getirmek olmuyor sanki!..

Dükkanları bayrak asmaya zorlamak da normal sayılır!..

 

Sırf “Kürt” diye birilerinin dükkanlarına yapılan saldırıları da esefle kınadıklarını belirtiyorlar güya…

“Onlar Kürt ama bizden sayılır” diyerek durumu kurtarmaya çalışmaları ise başlı başına bir facia…

Bunu yaparken bile ırkçılığı elden bırakmıyorlar…

***

Samsun"daki bütün yerel gazeteler bazı çevreleri adeta isyan etmeye zorlarken, tek farklı duruş sergileyen yine Denge Gazetesi oldu…

Dün de önceki gün de bu doğru duruş o kadar net ortaya çıktı ki…

Günlük gazeteleri yan yana koyanlar bunu gördü…

***

Bir bidon benzini kapan olayları körüklemek üzere yangın yerine koşarken,

Denge Gazetesi"nin başlığı neydi biliyor musunuz?

“Tehlikeli tırmanış”

***

Benzin bidonu ellerinde dolaşan yerel gazeteler, önceki gün duygu sömürüsüne devam ederken de Denge"nin manşeti, “Kardeşliğe gölge”ydi…

Buyurun, aradaki farkı görün…

***

Üstelik diğer yerel gazeteler sözde hassasiyetlerini tahrik edici başlıklarla duyururken, bir olaya hiç değinmediler, yok saydılar iki vukuatı…

***

Askerine, polisine düşkün bir millet olabiliriz…

Hepimizin bir yakını asker, bir akrabası polis belki…

***

İyi de PKK vurunca “Şehit” diyoruz, göklere çıkarıyoruz da…

Askerimize, polisimize bizim yaptıklarımıza ne demeli?

***

Önceki gün bir olaya müdahale etmek isteyen polis memuru bıçaklandı!..

Ama bunu yapan vatan haini değil, öyle mi?

***

Bir gün önce de askerden izine gelen bir asker sopalarla öldüresiye dövüldü, ne haber!

Hem de Samsun"un göbeğinde…

Buyurun bakalım!..

***

Yani, ne yaptığımız belli değil..

Başkası dövünce, vurunca kahraman…

Biz döversek vaka-i adliyeden…

***

Neyse, onu bunu bilmem…

Birileri fena halde toplum mühendisliğine soyunmuş durumda…

Ve bilerek, isteyerek kasıtlı olarak kaşıyorlar bu durumu…

Kendilerinin de aynı gemide olduğunu unutuyorlar…

***

Neyse…

Size daha ilginç bir olayı aktarayım:

İHA"dan düşen son habere göre

Şehit edilen Samsunlu teğmeni PKK vurmamış…

Ne olacak şimdi?

 

Haber"de, şöyle deniliyor:

“Diyarbakır'ın Lice ilçesinde şehit edilen üsteğmen Ahmet Altunoğlu, hakkında bir açıklama yapan PKK'nın alt grubu HPG saldırıyla ilgilerinin olmadığını belirterek, üsteğmenin kendi askerleri tarafından öldürüldüğünü duyurdu…”

 

“PKK'ya yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı'na HPG tarafından gönderilen açıklamada, örgüt şehit üsteğmenin askerlerin kendi aralarında yaşanan bir çatışma sonucu öldüğünü belirterek inanılması güç bir iddia ortaya attı.”

 

“Basında çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığına dikkat çeken HPG'nin yaptığı açıklamada şu iddialara yer verildi: "1 Mayıs günü Amed'in Lice ilçesine bağlı Abalı Jandarma Karakolu'nda gerçekleşen ve 1 üsteğmenin öldüğü, 2 askerin ise yaralandığı olayla güçlerimizin hiçbir ilgisi yoktur. Söz konusu olay operasyondan karakola dönen askerlere karakol güçlerince ateş açılması ve kendi aralarında çıkan çatışma sonucu olmuştur. TC ordusu ve özel savaş basını bu tür haberleri çarpıtarak kamuoyuna duyurmaktadır. Halkımız bu tür haberlere tarafımızca açıklama yapılmadan itibar etmemelidir."

***

Buyurun…

Bakalım Samsun"daki yerel borazanlar bu haberi size nasıl, ne yüzle ve hangi pişkinlikle  duyuracaklar!..

Ben de merak ettim!

***

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR