Semiha Sandıkçı

Semiha Sandıkçı

GÜNDEM GÜLŞEN

Bu ülkede yıllardır kültürel dezenformasyon, adına sanatçı denilen bir kesim tarafından yapılmakta. Zihinleri dönüştürüp, yaşam tarzlarını bozmakta. Edep,ahlâk,din,gelenek ve  göreneklere savaş açmış yok etmeye çalışıyorlar. Büyük ölçüde de başarmış görünüyorlar.
  Sahneye çıplak denebilecek bir vaziyette çıkan teşhirci, evli ve bir çocuk annesi olan biri olarak onu dinlemeye gelen erkeklerin kucağına oturmaya çekinmeyen Gülşen, kalkıyor utanmadan imam hatiplilere sapık diyebiliyor. Kendi yaptıkları bir eş ve anne olarak normalmiş gibi. Konserinde Lgbt bayrağı açıyor, onlara destek veriyor, onlara normal, İHL sapık diyebilecek kadar şuursuz.
  Ben size imam hatipliler şöyle, böyle deyip, ben de bir imam hatip mezunu olarak, bizi savunmayacağım. Buna ihtiyacımız olduğunu düşünmüyorum. Ama sanat adı altında bu insanlar neleri bozdular bunlardan bahsetmek istiyorum.
  Biz kurtuluş savaşında mücadele ederken,gayemiz sadece toprak kurtarmak mıydı?Bizim mücadelemiz dinimizi, dilimizi, yaşam tarzımızı, geleneklerimizi, ahlakımızı, namusumuzu korumak değil miydi? O yüzden verilmedi mi onca can,o yüzden dökülmedi mi onca kan? Düşman esaretine başkaldırış değil miydi? Düşman sadece topla, tüfekle mi gelir? Tazecik beyinleri sıkıyorlar kurşunlarını, evlerimizin içine atıyorlar bombalarını! Bir çok kişi hala duymuyor ya da önemsemiyor.
  Bunlar değil mi yıllardır nikahsız yaşamı normalleştiren,sokakta insan içinde sevgilisiyle her türlü cesareti gösteren. Çıplaklığı modernlik, sınırsızca her türlü arsızlığı, ahlaksızlığı yaşamayı özgürlük, dini söylemi ya da yaşamayı yobazlık olarak empoze etmediler mi? Filmlerle, şarkılarla, magazinle, talk show adı altında yıkadılar beyinleri. Adam çıkıyor ana-avrat (çok afedersiniz) küfür ediyor, kadının, erkeğin en mahrem yerlerini, konularını ağıza alıyor, bel altı konuşmalar havada uçuyor ve bazı insanlar oturup bunlara kah kah gülüyor.
Ve en çirkini de bunları stand -up adı altında kadınların da yapması, erkek gibi nasıl küfür ediyorlar siz utanıyorsunuz görünce...
 Küfürlü şarkılar gençlerin diline dolanmış, ortalıkta bangır bangır, gençler için iki lafın arası.
Bunlar gibi sanatçı takımını örnek alan gençler, sokaklarda onlardan daha cesur giyiniyor, hatta o camia içerisinde bile bu gençlerin giyimi eleştiri konusu oluyor. Düşünün ne haldeyiz. Bu kadar açık, saçık giyinen gençler, onların annesi, babasını, evli olanın eşini onlar eleştiriyor.Biz söylesek linç yeriz. Evlilik dışı cinsel ilişkiyi o kadar normalleştirdiler ki, daha reşit olmamış genç bile denilemeyecek çocuklar cinselliğe özendiriliyor ve yaşıyorlar. Sonra bu iki yüzlü cephe o çocuklar küçücük yaşta evlendirilince karşı çıkıyorlar, çocuk gelin diyor ama sokaklar çocuk kadınlarla,çocuk annelerle doluyor bunu destekliyorlar. Her geçen gün çöplere, sokaklara atılan küçücük masumlar o günahların bedellerini ödüyorlar.
  Gençler onların yaşamlarına heves ediyor, onlar gibi olmaya özeniyor, şarkıcı oyuncu olmak hayalleri kuruyor, hatta evden kaçıyorlar, yanlış ellere düşüyorlar. Geçtiğimiz günlerde Samsun'da gençlik konserleri diye bir otelde verilen konserlerde, dev ekranlarda striptiz gösterisi, maymunların çiftleşmesi izletildiğini duydum. Dehşete kapıldım. Gençlerin,ergenlerin nasıl da nefislerini tahrik ediyorlar. Buna nasıl izin verilir. Gençler orada sadece şarkı dinlemiyor, hayasızca kimseyi takmadan hareket edebiliyorlar. Kızın biri tanımadığı bir genci öpmeye kalkıyor, genç izin vermiyor, çekiliyor. Bunu erkek yapsa taciz var diye o genç linç edilir. Kız yapınca ses yok, bu cesareti o kız nereden alıyor? Buna medeni cesaret deyip, gençleri yüreklendirenlerden tabi! Son zamanlarda bu konuları dile getiriyor, elimden geldiğince anlatmaya çalışıyorum. Ölçüyle, tartıyla bu kadarı olabiliyor.
  Bunları görünce, duyunca sizin de içiniz yanmıyor mu? Siz de çocuklarınız, torunlarınız  için endişe etmiyor musunuz? İzin vermeyin, sesinizi çıkarın! Vatanımıza, milletimize, dinimize, ahlakımıza, geleneklerimize, çocuklarımıza, geleceğimize sahip çıkın! Savunun! Yoksa bizden geriye birşey kalmayacak.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Semiha Sandıkçı Arşivi

KANIT

18 Aralık 2023 Pazartesi 13:57
SON YAZILAR