Geyik Muhabbeti

Siyasetin önü ne zaman tıkansa hemen bir geçmiş olay gündeme getirilir ,onun üzerinden tartışma sürdürülür,böylelikle vatandaşı cambaza baktırmanın yolu bulunur.

İdam'ın gündeme taşınması da böyle bir şey aslında.. Samsun siyasetini elinde bulunduranlar,İktidarı olsun  /Muhalefeti olsun  teşkilat başkanları kabak tadı veren şu “idam” konusuna el atmışlar.

Yeni ve farklı bir şey üretemeyen ,yerelde sorun çözmede acze düşen ve rekabette yeterli çabayı gösteremeyenler ne yapacaklar?Terör belasına karşı düştükleri acizliği maskelemek, halkın öfkesini yatıştırmak,bir anlamda “gazını almak için” temcit pilavını ısıtmakla vakit geçiriyorlar.

Ve bunu adına siyaset diyorlar…

Şu sıralar “Kurtlar Vadisi” eski popülaritesinden uzak.Kimse kendini Polat Alemdar,Memati yerine koyamıyor.”Kurşun Bilal”tipi tutmadı.Muhteşem Süleyman desen, haremden baş kaldıramıyor.Hatunlarla başı dertte!Yani ,Siyasete/siyasetçiye ilham olacak konu ve olay yok. Peki ,ne olacak?

Saddam'ın boğazında ilmek günlerce medyada gösterilmedi mi?.Yaş sınırlaması/engellemesi olmaksızın gösterildi.Kahvede ,evde ,büroda sigara tüttürüp zavallının debelenişi keyifle seyredilmedi mi?.Dünya kına yakarak bu dramı kutladı.O zaman “idam” haklı ve insani oluyor.Vicdan sızlamıyor.İlkellik olmuyor.

Kaddafi'ye gelince, livata işkenceli ölümü günlerce haber yapıldı.Eli yüzü kanlar içinde linç edilişi gösterildi.Hala gösteriliyor.

Zalimlerin akıbeti böyle olur mantığı hakim…

Bizim siyasetçilerimiz bundan  etkilenmiş olmalı ki teşkilat başkanları gazetenin birinde “idam “konusunda ahkam kesiyorlar…

Amaçlarını gizliyorlar,takiyye yapıyorlar.Niyetleri üzüm yemek değil.”Ey Millet ,bizler bebek katili,İmralı canisini asılmasını istiyoruz.Geçmişte bir hata yapıldı/yaptık.Yeni Anayasa'ya mutlaka bu hüküm konulmalıdır” diyemiyorlar.Orta sahada top çeviriyorlar.

Çocukken hatırlarım..Boş gezenin boş kalfası adamlar vardı, kahvede otururken ortamı koklar,sigarasından derin nefes çekip, bir olay bahanesiyle “Ah Ulan!Bana fırsat verecekler ki şu namussuzların alayını ibreti alem için Cumhuriyet meydanında asarım..Çektin mi üçünü beşini dar ağacına,bak o zaman ortalık nasıl süt liman olur..

Günümüz siyaset cambazları bu simaları aratmıyor….

İçlerinde Avukat kariyerli biri diyor ki “benim kişisel ve şahsi olarak fikrim,önceki dönemlerde olan idam cezasına karşı değildim.”İyi de Birader sizin şahsi fikrini soran yok..Parti Başkanı olarak ne diyorsun.İçinde bulunduğun Partinin geçmişte,MHP'ye karşı  Gök Kuşağı Koalisyonunda değil miydi?.Vekillerin takır takır imzası atarak , parmak sayarak Meclis'te idam kalkmadı mı?Meclis tutanaklarından haberim yok deme…

Yok,Adımız değişti.Biz yeniyiz gibi mazeret gerçeğin üstünü örtmez.Sesini benzetseniz  kokusunu benzetemezsiniz...

Şu meşhur İdam konusunda tek bedel ödeyen MHP'dir.O dönem linç bombardımanına maruz kalan parti MHP'dir.Gerçekleri  anlatamadı.Ne vatandaşa,ne kendi tabanına..Erzurum'da bir ip attı ,ipe sarılanlar ,ipe un serenler kendileri dolanacakları yerde ,ip geldi kendine dolandı.

İl Yönetiminde ,üstelik hukukçu bir parti üyesi, idam konusunda babasını ikna edememişse ” Sn.Osman Teber şahittir” halkı ikna edememesi normal değil mi?

İdama ilişkin MHP bedelini ödemiştir.Partinin ne düşündüğü merak konusu olamaz.Söz sırası “Ben olsam asardım..”restini çekene düşer..Sn.Abdullah Karabıcak bu tartışmanın muhatabı ve tarafı olmamalıdır..

DP İl  başkanı ,Başbakanı samimi bulmamaktadır.Zaten AKP'nin gündeminde İdam diye bir konu/sorun yoktur İktidar/Hükümet İmralı odaklı siyasi müzakere sürecini sürdürmekten yana,halkın gazını/tepkisini almamak için TSK odaklı ,sınır ötesi “sınırlı”, mücadele içinde.

Velev ki idamı  geri getirdik.APO canisine uygulanabilir mi?Uygulama şansı var mı?

Her ikisine de cevap yoktur.Böylesi kanunlar geriye doğru işlemez.Yükümlü/hükümlü lehine olanlar uygulanabilir.Basit bir hukuk karinesidir

Peki bu bilinmesine rağmen “nereden çıktı bu idam muhabbeti?”

Dedik ya Saddam/Kaddafi travması!.Kursaklara heves pompalıyor!.

Bir küçük not.Apo canisi ifade tutanağında Kaddafi ile ilgili bakın ne diyor.”İşçiler arasında iyi örgütlenmiştik.Yılda 500 bin dolar bağış(Kibarlık etmiş Haraç)topluyorduk.Ama Libya devleti ile aramız hiç iyi değildi.Bütün isteklerimizi geri çevirdiler.Kaddafi bize hiçbir zaman sıcak bakmadı.”Ya.Kaddafi PKK 'ya sıcak bakmadı.”

Sıcak bakanlardan bir örnek verelim.Yine delilimiz ifade tutanağı.”Yunanistan ,ta baştan beri çok destek verdi.Kamplar kurduk.Maddi desteği de hiç esirgemedi.Teknik konularda yardımcı oldu.Sabotaj ve orman yakma eğitimlerini bize Yunan istihbaratı verdi.

Biz ne yaptık?.Yunanistan'a kredi verdik .Libya'ya NATO güdümünde bomba yağdırdık! Yunan Başbakanını alıp Erzurum'da açılış yaptırdık..Suriye'nin,Irak'ın,Hollanda'nın ve tekmil AB ülkelerinin  kalleşlikleri saymakla bitmez!.

Prof.Dr.Eser Karataş'ın bir TV programında söyledikleri kulaklara küpe olsun.”Ne zaman ki ABD ile Türkiye arasında bir sürtüşme ,çıkar çatışması olmuşsa ,PKK eylemleri artmış,azgınlaşmıştır”.diyor.

Ulan hani ABD bizim stratejik ortağımızdı!.Bu ne biçim ortaklık!..Anladınız siz onu!

ABD'nin idam edilmemesi koşuluyla APO Canisini Türkiye'ye teslim edildiğini sağır sultan duydu.Bizimkiler kalkmış nostalji takılıyor..

Biri de var ki.Sözüm ona hukukçu!.Bir dostunu referans göstererek” idamın nazik bir konu olduğunu “dillendiriyor.İdam olsunmuş,ama acı çektirerek olmalıymış!…Sadistçe bir istek!..

Mesela, nazik yerinden kazığa geçirmek nasıl olur?Bence en kestirmesi !Mesela Kaddafi' ye livata uygun görülmüştü;beterin beteri var,der geçeriz..

Apo canisi ile anlaşıldı.Müzakere tamam.” ev hapsi” tamam da vakit henüz erken.

İnsanın aklına gelmiyor değil.Sahi Ergenekoncular içerde mi?

Yoksa deliler dermiş ki “Biz akıllı olduğumuz için,kendini akıllı sanan insanlar  bizi içeri tıktılar,kendileri dışarıda!

Gök kuşağı koalisyonunun kutsal müttefikleri oturmuş geyik muhabbetine..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Anayol Arşivi
SON YAZILAR