Seçim öncesi Sn.Başbakan' ın İstanbul 'la ilgili “Çılgın projesi” nden söz ediliyor.Ne olduğu konusunda henüz bir netlik yok.Kamuoyu ve bazı çevreler kendi arasında fikir yürütüyor, tahminde bulunuyor..Bahse tutuşanlar var.

Ama Sn. Başbakan'ın bu konularda ketum olduğunu biliyoruz..

Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında adaylık konusunda ser verip sır vermediği görüldü.Süreci hatırlayınız.

Sn.Başbakan kamuoyu,gündemini istediği gibi meşgul etmeyi,dikkatleri dağıtmayı,iletişim  yöntemlerini ustalıkla kullanıyor.Bu proje de öylesi..

İstanbul 'la ilgili ne çılgınlık yapılabilir?.Deprem korkusu ile yaşamaktansa Kenti “Neron gibi” yakıp, ardından yepyeni bir şehir kuracak değil ya! Yeni bir Köprü, desen çılgınlık bunun neresinde!! Zaten Boğaz'ın altında  tüp geçit varken!

Ben de çılgınlığa  kafa yordum,ama bir TV kanalında Karadeniz ile Marmara denizini birleştirecek bir “Su kanalı” nın yapılabileceği tartışılınca ,olabilirliği aklıma yattı.

Dünyada iki örneği var ,insan gücü ile yapılan ;Panama ve Süveyş kanalları.

Bu Seçim döneminde Muhalefetin hiçbir projesini yeterli görmeyen,kaynaksızlıkla, afaki bulan Sn.Başbakan' ın çılgın projesine çok aşırı güvendiği anlaşılıyor.

Bu arada Süveyş kanalı hakkında kısa bilgi aktaralım.Kanal, 25 Nisan 1959 yılında kazılmaya başlıyor.20 bin insan çalışmış..Mühendisi bir Fransız .Kanalın işletme yönetimi Fransız ve İngiliz ortaklığının .İnşaat tam 11 yıl sürüyor. 1956'da Cumhurbaşkanı Cemal Abdün-Nasır Süveyş kanalını “Millileştirince” Fransız ve İngilizler Kanalın iki yanını işgal ediyorlar.Neyse ki ABD ve Rusya,bastırınca işgalciler BM'ın nezaretinde geri çekilmek zorunda kalıyorlar.

Burada iki nokta önemlidir.Birincisi.Batı ,daima kayıplarını savaşarak geri almaktan vaz geçmez. İkincisi.Kanal açılması ve işletilmesi için dönemin Mısır valisinden “özel imtiyaz” alınmıştır.

Kıssadan hisse…

İstanbul projesi olur.Hem böylece”işsizlik” bir çırpıda çözülür!.Kolay değil.500 bin elde kazma kürek bir başladı mı Ferhat gibi dağlar düz olur.3 milyona ulaşmış işsizimiz, bir anda işe kavuşmuş olur.Yapım süresi 12/13 yıl sürse , al sana 2023 Vizyonunun “Ustalık” eseri!…  Süveyş kanalının kazım tarihi de ilginç rastlantı ;25 Nisan ..Sözde Ermeni soykırım tarihten bir gün sonrası!...

Bu kanalla Karadeniz /Marmara birleşmiş olacak..Gerçekten Çılgın proje!.Hayırlısı diyelim..

Bir keç gün önce Yerel gazetenin birinde,Siyasetin yeni yüzlerinden AKP'li kadın adayın, ”Samsun'un 4 yılda dört milyonluk bir kent olacağı” haberini okuyunca ,bu Vekil adayın da Samsun'la ilgili “Çılgın projesi”olabileceği akla geliyor..

Özellikle 70/80 aday adayının arasından süzülüp öne çıkmasının bir hikmeti var olsa gerek..

Bu çılgınca plan nasıl olabilir?Samsun'un nüfusu şimdilik 1250 bin....Nüfus artışını etkilemeyecek 250 bini çıkalım.Bunlar yaşı yetmiş,işi bitmişler,diyelim..Eee.Geri kalan çoluk çocuk,hadım / hıdım diyelim..Etti beş yüz…Kalan 500 bin , nasıl her yıl bir milyon artacak!

İnsanın Aklına ithalat patlaması geliyor.Malum,dışarıdan İngilizce hocası,tıp doktoru ithali konuşulmuyor mu?Yolu yöntemi aranmıyor mu?Bir de başarılı et ithalatı önümüzde duruyor.Kurbanlık Anguslar!!.

Acaba,Samsun'u dört yılda,nüfusunu dörde katlayacak taşıyıcı anne” ithali çözüm olamaz mı?Şöyle Ukrayna'dan ,Moldovya'dan, Finlandiya'dan,  İsveç /Norveç'ten pekala olabilirHer Samsunlunun kucağında mavi gözlü ,sarışın “barbi” çocuklar! Hedeflenen sayıya ulaşmada işe yarayabilir!!!

Valla çıraklık,Kalfalık derken,Ustalık' ta ne tür çılgın projelere şahit olacağız ,bilinmez. Siyaseten  muhalefeti  “ti' ye alan AKP Grup Başk.Vekili Sn .Suat Kılıç'ın işi zor!!.Samsunla ilgili böyle çılgın projeler-varsa- önceden kendi aralarında tezekkür edilmesinde yarar var. 1250 bin nüfuslu bir Kentin -sorunlarını çözmede yetersiz kalınırken- her yıl artan bir milyon insana iş/aş ,eğitim, sağlık,yerleşim hizmeti sağlanacağının planlanması gerekmez mi?

Bana bu biraz da AKP'li Rize Belediye başkanının “Kürt/Terör Sorunu”na çare olarak önerdiği traji- komik “izdivaç projesi”ni anımsatıyor.Adam bir konuştu,pir oldu sustu.

Aynı durum,inşallah bu vekil Adayın başına gelmez…Sn. Başbakan'ın “özel yakini “olmak kendini sorumluluktan kurtarmaz.Ya,bir de yap bakalım diye emir verirse,yani özel bir bakanlık ihdas ederse?! Yandı ki ne yandı!

Meşhur sözdür.Bir söyle iki dinle..Çılgınlıkla acayiplik algısı farklıdır!…