Ana KUCAĞI değil; ASKER ocağı !!!

Bizim yaşadığımız bölgede askerliğini yapmayana kız vermezler. Bir genç için Askerlik en büyük engeldir. Askerliğini yapmayan feleğin çemberinden geçmemiş, ana baba hısım akraba eş dost, iş arkadaş kıymeti bilmeyen, el yumruğu yememiş kendi yumruğunu balyoz sanan, devletinde milletinde gözünde, Adam yerine konmayan olgunlaşmamış bir insandır.

İşte bu nedenledir ki; Her Türk gencinin davul zurna eşliğinde güle oynaya neşe ve sevinçle uğurlandığı vatan borcu namus borcu deyip kutsal saydığı askerlik görevini bir nöbet değişimi olarak gören Türk milleti;

Vatan sevgisini imana bağlamış, Asker ocağını peygamber ocağına benzeterek manevi duygu yüklemiştir.

Oysa bugün ülkemizde siyasi nüfus ve devlet erkânını kullananlar, kutsal görev askerlik üzerine şahadet içenler için kürsüden halka nutuk atarken, çeşitli entrika ve hilelerle kendilerini ve çok sevdikleri yavrularını bu kutsal görevden ya muaf, ya da can güvenliği az olan yerlerden uzak tutmaktalar.

Bu kutsal görev her ne hikmetse, bir çakıl taşına dahi sahip olmayan Anadolu"nun vefakâr cefakâr cengâverlerine düşmekte... 

Benim Askerim en güçlü ve atılgan olduğu 20.li yaşlarda, zorunlu Asker olmanın verdiği bir duygu ile birliğine uğurlanırken, sevgi ve saygıya dayalı bir askeri eğitimin hayalini kurmaktadır. Daha acemi birliğine ulaşır ulaşmaz namus ve şerefine dil uzatılmasıyla, Asker ocağının Halk dilinde "peygamber Ocağı"na” yakışmayacak bu tür davranışlar asker de hayal kırıklığı yaratmaktadır.

İşte bu yüzdendir "Aslanı kediye boğduran ocak" "Mantığın bittiği yer" diye başlar çoğu askerlik anılarını anlatanlar. Sıra dayağına, kaşık ağza, yat, kalk, sürün sınav çek, ot yol cezasına, ana avrat küfre, kazma kürek sapıyla sopaya, burada şahit olunmuştur.

Ben böylesi birçok anıların anlatıldığı ve paylaşıldığı ortamlara yabancı olmadığım için bu anlatılanları çokta abartılı bulmam.

Kimi rütbeli ve rütbesiz, aslında kişiliksiz ve kimliksiz bu türler; Savunmasız ve emir altında çaresiz kalan Askere;

Memleketin neresi?

Dön memleketine! Derken, acı çektirmekten zevk alır adeta.

Böylesi bir dönemlerin yaşandığı Asker ocağından, şimdilerde bambaşka bir uygulamayla gündeme gelen Askerimizin "FİZİKİ ve RUHSAL sorunlarıyla ilgilenerek daha sağlıklı ve çağa uygun insan onur ve haysiyetine yakışır, vatana ve millete daha hayırlı ve yararlı bir insan olmasını sağlayacak  "AİLE İLETİŞİM MERKEZİ”NİN kurulmuş olması, çok sevindirici bir olay.

Asker ve ailesiyle kurulacak olan iletişim sayesinde, kişisel sorunların ele alınması, Askerin insani kimliğini kazanması açısından, kışla ve silah arkadaşlarıyla tam bir uyum içinde görevini en iyi şekilde tamamlayacağı kanaatini bizde paylaşmaktayız.

Bir Asker babası olarak askerimize;

"Burası ana kucağı değil".Elbette "Asker ocağı" hatırlatılırken;

Askere de bu ülkenin bir ferdi olarak insanca davranılsın.

Bilinmeli ki; Yılanı deliğinden çıkaran tatlı dil'dir.

Türk Askerinin; Savaşta ve barışta vatana hizmet aşkıyla sarılacağına, vatan millet bayrak sevgisiyle yoğrulduğunda, Askeri Eğitim ve gereksinimlerinin en iyi şekilde verilerek hazırlandırıldığında, ülkesi ve vatanı için gözünü dahi kırpmayacağına eminim.

Umarım "AİLE İLETİŞİM MERKEZİ” Tüm yurdumuzun Askeri birliklerinde güncel hale gelmiştir. Komutan -Asker-Aile arasında bir köprü vazifesi kuran bu iletişim; Askerlerimizin daha iyi tanınmasına ve onların daha verimli ve üretken hale getirilmesinde yardımcı olacağı kanaati oldukça yüksektir.

AİLE İLETİŞİM MERKEZİNİ kurarak Asker Aile ilişkisiyle Asker ailelerinin de yanında olan bu oluşuma katkı veren, çocuklarımızı emanet ettiğimiz

" İç Güvenlik Eğitim ve Tatbikat Merkez Komutanlığı Komutanı, Sayın Tuğgeneral Enver TOPUZ" UN; 18.09.2009 günü Isparta 40. Piyade Alayının yemin merasiminde;

”Burası çok farklı bir yer. Çünkü burada görev yapan kahramanlarımız, genelde Güneydoğu'ya gidiyor. Eline kına yakıp bize emanet ettiğiniz kahraman evlatlarınız, bundan sonra bizim kınalı kuzularımızdır. Hiçbir ailenin gözü geride kalmasın.

Bize teslim ettiğiniz emanetlerinize biz gözümüz gibi bakacağız”. Sadakat sözleriyle biz asker yakınlarını rahatlatan paşamızı, yürekten kutluyorum.

Bizi biz yapan değerlere saygı gösteren her türlü övgüye layık,

Türk Askerine selam olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
İhsan İde Arşivi
SON YAZILAR