Geçen hafta Giresun"da ne ara tribünden adam atıldıysa veya maç devam ederken kaç Samsunspor taraftarı sahaya girdiyse hatta kaya parçaları atıldıysa oyun alanına, İFF pardon TFF "kendi kendine" koyduğu kurallarla maçın seyircisiz oynanmasına karar verdi. Dolayısıyla bizim için kritik bir dönemeç olan bu mücadeleyi de en büyük itici gücümüz olan taraftarlarımızdan yoksun olarak oynamak zorunda kaldık. Bu saatten sonra mağlubiyetleri bahanelerin arkasına gizlemek yanlış olur ama hep bu tip kararların İzmir takımlarına karşı oynayacağımız maçlardan önce verilmesi ne acı bir tesadüf, değil mi?

**

Maç için söylenebilecekler, son 3 haftakilerden farklı olmayacak. Senaryo aynı… Bizimle oynayacak takımlar, birkaç maç kasetini izledikten sonra bizi nasıl yenebileceklerini kısa bir analiz sonrası çok rahat anlayabiliyorlar. İlk olarak defanslarını sağlam tutarak gol yememek üzerine bir sistem oluşturup, biz hararetle üstlerine giderken akıllı bir kontratakla gol bulmak göz ve izana sahip her teknik adamın zorlanmadan kullanabileceği bir taktik oluşumu. Eğer o şekilde olmazsa zaten sol bekimiz veya yerine göre kalecimiz bir hal çaresine bakıyorlar durumun. Golü bulduktan sonrası zaten kolay. Savunma bloğunu çıkarmadan, sakin bir oyun anlayışla ve tempoyu düşürerek oyunu soğutursanız, 3 puan şimdiden hayırlı olsun.

**

Takımın 5 maçlık galibiyet serisinden sonra genel olarak düşüşünü farklı nedenlere bağlayabilir hatta bir mantık çerçevesine oturtabiliriz belki. Ancak dünkü oyunda, takımın en güvenilir ayakları olan Oktay ve Murat"ın yokları oynaması, beni en çok şaşırtan ve üzen nokta oldu. Hele de Oktay"ın maçın son anlarında hırsının kurbanı olarak rakibe kural dışı hareket girişimlerinde bulunmasını fakat neticeye ulaşamamasını tek bir şeye bağlayabiliriz; şans. O tekmelerden biri rakibe dokunsaydı bile, haftaya yine Oktay"sız bir Samsunspor izlemek durumunda kalacaktık ki, şu kritik haftalarda böyle bir lükse sahip değiliz. Gol umudumuz olan Savaş"ın her maç hayallerimizi suya düşürmesine ise artık diyecek söz yok. Yerine giren Adem Gezici ise soyadını layıkıyla taşıyan bir oyuncu olduğunu son yarım saatte gösterdi. Orhan"dan zaten hiç bahsetmiyorum artık, tepkimi bu şekilde koymaya karar verdim.

**

Bundan sonra ne olacak… Artık bundan sonrası için bir tahminde bulunmak zor. 4 hafta önce play-off ihtimallerini tartışıyorduk, şimdi ise düşme tehlikesini. Böyle bir takımımız varken nasıl öngörüde bulunabilirim ki?