Özeldeki, Ağız Diş Sağlığı Hizmetleri Üvey Evlat mı?

 Kamunun özelden Ağız ve Diş Sağlığı alabilmesi için  aylardır yıllardır serbest dişhekimleri mücadele vermekteler. Ben Sağlığın ağızda             başladığına adım gibi inananlardanım.  Hiç   kuşku yok ki sizlerde benim gibi düşünmektesiniz. Her konuda sağılıkta insanlar        hizmet ettiğini söyleyen(!) AKP hükümeti ağız ve diş sağlığı konusunda nedense vurdumduymazlığına devam etmektedir. Samsun Dişhekimleri Odası Başkanı Dt. Suat Semiz, Samsun kamuoyuyla paylaşmamız için geçtiğimiz günlerde gönderdiği iletisinde halen bir sonuca ulaşamadıklarını ve halkımızın ağız ve diş sağlığından mahrum kaldığını kalacağını vurgulamaya çalıştı. Ben gerçektende özelleştirme karşıtı birisi olarak bu konuda serbest çalışan bir dişhekimimin olmasını çok isterim bir SSK"lı olarak.  Samsun Dişhekimleri Odası Başkanı Dt. Suat Semiz, Samsun kamuoyuna bakın neler anlatıyor:

”Serbest dişhekimlerinden hizmet alımını ortadan kaldıran Maliye Bakanlığı ve SGK tebliğleri neticesinde, Devlet Memurları, SSK ve Bağ-Kur kapsamında bulunanlar ile bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinin ve emeklilerinin ağız diş sağlığı tedavi taleplerinin sadece resmi sağlık kurum ve kuruluşlarınca karşılanmasının, gerçekçi olmadığı gibi hizmete erişimi engelleyici niteliktedir..Vatandaşın serbest çalışan dişhekimlerinden hizmet alamaması ,zaten yoğun çalışan kamunun iş yoğunluğunu daha da artırmıştır. Kamu Ağız Diş Sağlığı Merkezlerinde çalışan dişhekimleri ağır iş yükü ve bunun getirdiği her türlü olumsuz şartlar altında eziliyor. Dünya Dişhekimleri Birliği`nin (FDI) belirlediği tedavi sürelerinden çok daha hızlı çalışmaya zorlayarak, sadece işlem sayısını artırmaya yönlendiren sistem; hem yapılan tedavinin kalitesinin düşmesine neden oluyor hem de hasta-dişhekimi, dişhekimi-personel ve yönetici-dişhekimi arasında gerginliğe neden oluyor.  Zaten çalışma koşulları nedeniyle fiziksel ve ruhsal olarak yıpranan, meslek hastalıklarında artış izlenen dişhekimleri,  bir de fiziksel şiddete maruz kalmaktadırlar.          Halkımızın kazanılmış sağlık haklarının iadesi bakımından öncelikle Bakanlıkları tarafından yayımlanan başta muayenehaneler olmak üzere özel sağlık kuruluşlarından doğrudan hizmet alımı yönündeki düzenlemelerin, ivedi olarak uygulamaya konulmalıdır. Tüm insanlığın ekonomik, sosyal, çevresel tam bir iyilik halinin tersine, küçük bir azınlığın dünyanın nimetlerinin sınırsız talanına dayanan dünya ekonomik sistemi, içine girdiği krizle birlikte tüm dünyayı peşinden sürüklemektedir. Küreselleşmenin nimetlerinin tüm insanlığa yeni olanaklar sunacak, adaletli bir biçimde genişlemesini gözetecek uluslararası kuruluşlar, anlaşmalar yeni gelişmelere yanıt verememektedir. Küresel ekonomik kriz insanlığın önüne yeni çözüm olanakları da sunmaktadır. Bu çözüm, uluslararası ilişkilerin ve uluslararası hukukun yeniden biçimlendiği, dayanışmadan, özgürlükten, adaletten yana yeni bir dünya sistemidir. Bu kriz de göstermektedir ki, kamusal politikaların, kamusal sistemlerin yok edilmesine yönelik politikalar, sistemin kendisini de yok etmeye götürmektedir. Dünya ekonomik krizinin zenginden yoksula tüm ülkeleri etkilemesi kaçınılmazdır. Ülkemiz de bu etkinin dışında değildir. Ekonomik durgunluk tüm alanları etkilemeye başlamıştır. Bu ortamda tüm dünyada olduğu gibi sosyal politikaların devreye sokulması çözüm için atılması gereken ilk adımı oluşturmaktadır. Ülkemizde yapılan yerel seçimler yerel hizmet anlayışından öte genel seçimler havasına sokulmuş, ayrımcılık, sahtekarlık, hakaretler, güvensizlik hakim olmuş en önemlisi demokrasi yara almıştır. Ülkemiz, mevcut dünya koşullarında, ekonomik, demokratik, sosyal gelişmesinin sancılarını da en ağır biçimde yaşamaktadır. Bu krizler sadece dünya koşullarına bağlanamaz. Ülkemiz hükümetleri tüm toplumun taleplerini karşılayacak, ekonomik, demokratik ve sosyal politikaları da hızla devreye sokmalıdır. Ülkemizin şiddet ortamına yeniden sürüklenmesinden nemalananlara fırsat verilmemesinin tek yolu uygulanacak bu politikalar olacaktır.       Ağız-Diş sağlığı hizmetlerinde,  kamu / özel sermaye yoğun kuruluşların, muayenehanelere üstünlüğü anlamına gelecek her türlü adaletsizliğin, ticarileşme ve tekelleşmenin, etik ve deontolojik kurallar göz ardı edilmemeli, hekim emeğinin ucuzlatılmasının önü açılmamalıdır. Otomotiv, inşaat, bilgisayar, mobilya vs sektörüne tanınan teşvik"in %90 nında ağız diş sağlığı sorunu olan vatandaşımıza ve onların bu sorunlarına deva olmak için yıllarını veren serbest dişhekimlerine de sunulmasını  gereklidir diyor. Bende bu taleplere katılıyorum. Ağzımızda bir tane eksik dişimiz olsa ilk işimiz dişhekimine gitmek oluyor. Ama kamuda bunu sağlamak için aylarca gün beklemek durumunda kalıyoruz. Sağlık ağızda başlar sevgili okurlarım. Saygılarımla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR