NUH PEYGAMBER'İN DUASI

Kur'an'da 28 ayetten oluşan ve Mekke döneminde nazil olan müstakil "Nuh" suresi vardır. Başta Hud suresi olmak üzere, Kur'an'ın çeşitli ayetlerinde Nuh Peygamber ve ümmetinden bahsedilir. Nuh suresinin temel özelliği, Nuh Peygamber'in kendisi ve insanlar için yaptığı duayı yansıtmasıdır.
      Nuh suresinde Yüce Allah;
      "Gerçekten biz Nûh'u kavmine gönderdik, "kavmine acı bir azap gelmezden önce onları uyar" diye.
       Dedi ki, "ey kavmim! Gerçekten ben size açık bir uyarıcıyım".
       Şöyle ki, "Allah'a kulluk edin, ondan korkun ve bana itaat edin."
       "Günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar ertelesin. Kuşkusuz Allah'ın takdir ettiği süre gelince ertelenmez. Eğer bilseydiniz.." (inanırdınız).
       Nûh dedi ki: "Ey Rabbim! Ben kavmimi gece gündüz davet ettim."
       "Fakat benim çağırmam, onların sadece kaçmalarını artırdı."
        "Ben onları senin bağışlaman için her davet ettiğimde, onlar parmaklarını kulaklarına tıkadılar, elbiselerine büründüler, ısrar ettiler, kibirlendikçe kibirlendiler."
       "Sonra ben onları açık açık çağırdım."
        "Sonra hem ilan ederek söyledim onlara, hem gizli gizli. "
        "Gelin, dedim, Rabbinizin sizi bağışlamasını isteyin. Çünkü o çok bağışlayıcıdır."
      "Üzerinize gökten bol yağmur yağdırsın."
       "Mallar ve oğullar vererek sizin imdadınıza koşsun. Sizin için bahçeler yapsın, ırmaklar yapsın."
       "Niçin siz Allah'a bir vakar yakıştıramıyorsunuz?"
       "Oysa o sizi aşama aşama yaratmıştır."
        "Görmediniz mi Allah yedi göğü uygun tabakalar halinde nasıl yaratmış?"
        Ve Ay'ı bunların içinde bir nur yapmış, güneşi de bir lamba kılmış.
       Allah sizi yerden bir bitki bitirir gibi bitirdi.
       Sonra sizi tekrar oraya geri çevirecek ve tekrar çıkaracaktır.
       Allah sizin için yeri bir yaygı yapmıştır.
        Ki, ondan açılan geniş geniş yollarda gidesiniz.
        Nûh dedi ki: "Ey Rabbim! Onlar bana isyan ettiler; malı ve çocuğu hüsrandan başka bir şeyini artırmayan kimsenin ardına düştüler."
      "Büyük büyük tuzaklar kurdular."
        Dediler ki: "Sakın tanrılarınızı bırakmayın, ne Vedd'i, ne Suva'ı ve ne de Yeğus'u, Yeûk'u ve Nesr'i."
        Çok kişiyi yoldan saptırdılar. Sen de o zalimlerin sadece şaşkınlıklarını artır.
         Hatalarından dolayı boğuldular, ateşe sokuldular, kendilerine Allah'a karşı yardımcılar da bulamadılar.
       Nûh dedi ki: "Yeryüzünde kafirlerden bir tek kişi bırakma."
        "Zira sen onları bırakırsan kullarını yoldan çıkarırlar ve sadece ahlâksız ve kâfir çocuklar doğururlar."
          "Ey Rabbim! Bana, babama, anama, mümin olarak evime girene ve bütün inanmış erkek ve kadınlara mağfiret buyur. Zalimlerin de sadece helakini artır."
         Nuh Suresi Elmalı'nın mealinde yukarıda görüldüğü gibi tercüme edilmiştir. Diğer meallerde  de kelime farkları hariç tercüme birbirine yakındır. Mekke'de, Kabe imamı sabah namazında bu sureyi okuyup, Son âyetleri okurken hıçkırarar ağladı. Peşinde cemaat olan binlerce kişinin de ağladığına şahit olduk. Bazıları imam ağladığı için bazıları konuyu anladığı için ağladı. 
        Günümüz dünyasında  Müslümanlara yapılan muameleyi dikkate alarak, Nuh Peygamber'in surenin sonuna konu olmuş duasını biz de Kabe'ye karşı ellerimizi açarak yaptık. Nuh Peygamber fiili sorumluluğunu yerine getirdikten sonra dua yapmış, duası da Yaratan tarafından karşılık bulmuştu. Bugün de gerekenler yerine getirildikten sonra kâfirler aleyhine yapılan duaların karşılık bulacağına inanıyoruz. Ancak, sonuçlarının hayata nasıl yansıyacağını elbetteki bilemiyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Kesmen Arşivi
SON YAZILAR