KİM KAZANDI KİM KAYBETTİ

İki aylık yoğun bir seçim sürecinin ardından nihayet Cumhurbaşkanı seçildi, seçim sathı meylinde bir takım ileri, geri şeyler söylenmiş olsa da seçim sonrası bunları unutup barış ve kardeşlik içerisinde yaşamak zorundayız. Cumhurbaşkanı konuşmasında bugün hiç kimse kaybetmedi seksen beş milyon kazandı diyerek güzel bir başlangıç yaptı. Bana göre toplumsal barış konusunda da bir çalışma yapılmalı, mahkemeyi kazanıp aklanan KHK’lılar görevlerine döndürülmeli, küstürülen bazı kesimler tekrar kazanılmalı. İktidar kazandık bu iş tamam derse yanılır, zaten Cumhurbaşkanı her şeyin farkında olduğundan Balkon konuşmasını Külliyede yaptı ve kucaklayıcı bir konuşma yaptı. Ak parti açısından en zor seçimlerden biri bu seçimdi, Milletvekilliği seçimlerinde oyu yüzde 42 den 35 e düştü ama seçim sisteminde yapılan değişiklik nedeniyle çok milletvekili kaybetmedi, sadece yirmi civarında Milletvekili kaybetti. Ama bu sonuç Ak partinin son dönemlerde aldığı en düşük oy olduğu açık ve net ortada. Cumhurbaşkanlığı seçiminde durum nedir derseniz o da çok farklı değil, 2018 yılında ilk turda yüzde 52 oy alan Başkan Erdoğan şimdi ikinci turda ancak yüzde 52 oy alabildi. Ayrıca 2018 de sadece MHP ve BP ile ittifak yapmıştı, şimdi Hüda-par var, Yeniden Refah partisi var, DSP var, hepsinin desteğiyle aldığı oy yüzde 52 olmuş ise bunun nedenleri araştırtılmalı. Muhafazakar toplum bu sonucu karşı tarafın hırçınlaşan tavrına karşı vermiştir, insanlara ülkeyi terk edeceksiniz, yargılanacaksınız, gibi gereksiz şeyler söylenmeseydi sonuç farklı olurdu, birde HDP’den korkan toplum Ak partiye ve Cumhurbaşkanına destek verdi.
Cumhur ittifakının bileşenleri Vatan, Millet dedi, Millet ittifakının bileşenleri geçim sıkıntısı, ekonomi ve yabancılar üzerinde durdu. Yabancılar konusu elbette bu ülkenin en önemli sorunlarından biri, ileride demografik yapımızın ciddi anlamda bozulacağından benim de ciddi endişelerim var ancak şu da bir gerçek ki vicdan sahibi hiç kimse o insanların kendi ülkelerinde ölümle baş, başa bırakılmasına da razı olmaz. Ak parti yöneticilerinin bu saatten sonra yapmaları gereken en önemli şey oy kaybını araştırıp gereğini yapmaları ve özellikle ekonomiye rahatlama getirmeleridir. Para basmayla, sürekli ücretlere zam yapmayla kesinlikle bu sorun çözülmez, zaten Cumhurbaşkanı da açıklamasında bundan sonra üretim ekonomisine ağırlık vereceğiz demesi bunun farkında olduğunun delilidir. Bunun dışında hatta daha da önemlisi şu dar ceket, kısa pantolon, kocaman kol saati takan gençlerle erkek gibi giyinip, başını acayip bir biçimde kapattığını zanneden bayanlar artık kendilerine çeki düzen verip ya İslam’ın gereği neyse onu yapmaları, ya da açık bayanlar gibi giyinmeleri gerektiği kanaatindeyim.
Millet ittifakına gelince onlar da söylemlerinde ciddi anlamda değişiklikler yapmaları gerekmekte, kendileri gibi düşünmeyenleri dışlamaktan, ötelemekten, hırçınlaşmaktan vaz geçerek kucaklayıcı ve hoş görülü söylemler oluşturmak zorundalar. Çok değil on ay sonra bu ülkede yine seçim olacak, yerel seçimlerde durum çok daha farklıdır, toplum partisinin koyduğu adaya değil ulaşabileceği, gönlüne giren, mütevazi insanlara oy verir. Bu nedenle herkes adaylarını bu ölçülere göre belirlemek zorundadır, aksi halde siyasette iki artı iki dört etmediği gibi ittifaklarla partilerin oy toplamı adayları kazandırmıyor. Bunu 2019’daki yerel seçimlerde yaşadık, önümüzdeki seçim de de durum farklı olmaz. Şehrimizde durum nedir derseniz Büyükşehirde toplum bir yenilik bekliyor, Mustafa Başkan hizmet etmedi dersek haksızlık etmiş oluruz, Allah için yaptığı güzel işler var, hele köylerde yaptığı betonlama işleri çok güzel ancak yaptıklarını pazarlayamadığı ve sosyal algıyı yönetemediği için bir daha seçilmesi çok zor. Bunu Ak parti genel merkezi de bizim kadar bilir o nedenle orada bir yenilenme olur gibi duruyor. Diğerleri için şimdi konuşmak çok erken olur,
Seçimin kaybedeni veya kazananı kim derseniz bana göre bu seçimin kazananı saadet, Deva, Gelecek partileridir, yüzde bir olmayan oylarıyla kırk civarında Milletvekili çıkardılar. Bunun dışında Cumhurbaşkanı kazandı ama öyle çok da rahat bir kazanma olmadığı ortada, Kılıçdaroğlu’nun bırakması bence doğru değil çünkü bu geçmişte denendi, Karayalçın’ından Altan Öymen’ine, Hikmet Çetin’den Erdal İnönü’süne pek çok denemler yapıldı tutmadı. Kılıçdaroğlu bırakana kadar değiştirilebileceğini düşünmüyorum, sanırım matlup hasıl oldu bugünlük de bu kadar kalın sağlıcakla…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR