BİBER GAZI YASAKLANSIN!

Suç oranı arttıkça güvenlik amaçlı tedbir almak kaçınılmazdır. Güvenlik önlemlerinde dikkat çeken “caydırıcılık” özelliği olmasıdır. Dış politikada da uygulanan bir yöntem olmakla birlikte ülke içinde de vatandaşı güvende tutmak için başvurulan bir yöntemdir. Ancak son günlerde güvenlik amaçlı kullanılan biber gazının caydırıcı etkisinden çok silah olarak kullanıldığı bir gerçektir. Polisle eşanlamlı hale gelen biber gazının kullanma sınırı oldukça geniş tutuluyor. Her eylemde kullanılması olağan oldu. Biber gazları öldürücü olmayan kimyasal silahlar sınıfındadır. Güvenliğin sağlanabilmesi için orantılılık ilkesine uygun olacak şekilde canlılar üzerinde kullanımı serbesttir. Bu bağlamda BM Genel Kurulu'nun Kolluk Kuvvetleri Davranış Kurallarının ilk cümlesi şöyledir; “insan onurunu daima saymalı, korumalı ve tüm kişilerin insan haklarını en yüksek mertebede tutmalıdır.” Bu cümlenin uygulanır şekli Türkiye'de malesef yok!  Demokrasinin vazgeçilmez unsuru olan muhalif gösteri ve yürüyüşlerde emniyet güçlerinin halka işgalci düşman muamelesi yapıyor olması alışagelmiş bir hal aldı. Biber gazı ile halka saldıran polisleri tepkisizce izlemekte hatta yürüyüş yapanlar kendi ideolojimize uygun davranmıyorsa “hak ettiler” demekten kendimizi alamıyoruz. Bu kabul edilemez bakış açısı bulanık lafızların kaynağıdır.
Öldürücü etkisi olmadığı söylense de bu bir teşebbüstür aslında. Doğrudan insanın yaşam hakkına müdahaledir. Bu silahın kullanıldığı mekânda etkisi geniş çembere yayıldığından sokaktan geçen insanlar için de bir tehdit oluşturuyor. Bu tehdite karşı durmak ise cesaret istiyor. Polis tarafından bu kadar rahat kullanılıyor olması, yetkiyi verenlerin bakış açısını ve hakimiyetini ortaya koyan ayrı bir durumdur. Halka karşı yetkililerin güç gösterisi sokakların vazgeçilmez unsuru oldu adeta.
Biber gazının özne olduğu birçok haberi şaşkınlık içinde her gün izliyorum. Son günlerde en ilginç olanı paylaşmak istiyorum; Kütahya'da futbolcu çocukların hakemle tartışma şiddeti artınca polis olaya müdahale ediyor. Polis, arabuluculuk ve sakinleştirme yöntemi yerine yakın mesafeden çocukların gözüne doğrudan biber gazını sıkıyor. Çocuklar acı içinde hastaneye kaldırılıyorlar. Görüntüyü cep telefonu ile kaydeden vatandaş sayesinde olayı izleme imkanımız oldu. Kayıtsızca bu hareketi yapabilecek tek bir kişinin bile var olmaması için biber gazının yasaklanması elzemdir. Bu konuda bazı Chp'li milletvekilleri kanun teklifi vermiş olsa da alanlarda sınırsız kullanılmaya devam ediyor.
Bu uygulamanın hiçbir inanç ve ideolojiye sığmayacağı gerçektir. Kanun ve nizam hakimiyetinde eşitliğin hak olduğu unutuluyorsa ve fikir hürriyeti, kışkırtma silahı olarak görülüyorsa o ülke zelzele arifesini yaşıyordur. Adalet ve halk için yapılan hizmetlerden yoksun, sadece vitrinlerin doldurulduğunu gördükçe ülkem ve insanlık adına üzülüyorum. İnancını parti bünyesine taşıyan iktidar maalesef bu konuda da İslam dışı davranarak sınıfta kaldı!
Not: Biber gazı hakkında detaylı bilgi için aşağıdaki linke bakabilirsiniz. http://www.ttb.org.tr/kutuphane/bibergazi.pdf

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Şeyma Taş Arşivi
SON YAZILAR