Adaletin bu mu?

Samsun"un gündeminde santraller var…

Turizm kenti…

Tarım kenti…

Tarih kenti…

Sağlık kenti

Cart kenti…

Curt kenti…

Derken…

Sabah oldu erken!...

***

Terme"ye santrali döşeyecek şirketin adı ilginç…

Avusturyalı bir enerji şirketi…

OMV Gas and Power…

Yönetim Kurulu Başkanı Martın Thomas…

OMV Gas and Power İş Geliştirme Müdürü Philipp Sohommer…

Tanıdık, bildik bir tek isim bulamadım…

***

Allah razı olsun!..

Samsunumuza yatırım yapmak için gelmişler…

Bu iyiliğin altında kalmamak lazım!..

***

İsimler yabancı olabilir…

Ama gönüller bir!...

Ona bakarsanız, OMV Samsun Elektrik Genel Müdürü Korkut Öztürkmen…

Öz-türk-men…

Hem Türk…

Hem de öz be öz Türk…

Umarım Ahmet Türk"ün ki gibi “Çakma” değildir!..

Ahmet Türk…

Kürt çünkü…

***

Irk önemli değil tabi…

İşin geyiğindeyiz…

Önce insan…

***

Şirket yetkilileri dün AKP İl Başkanı Adem Güney'i ziyaret etmiş…

Bugünlerde ne kadar antipatik kişi, kurum ve kuruluş varsa…

Soluğu Adem Güney"in yanında alıyor zaten…

*** 

Evet! Dikkat edin…

İl Başkanı Güney"in son günlerdeki konukları genellikle yabancılar…

***

Önceki gün de ABD Büyükelçiliği"nden bilmem hangi zatı kabul etmişti…

Gazetelerde okumuşsunuzdur…

Güney adamın misafir olmasına aldırmadan hakkından gelmişti…

“Akıllı olun len, ayağınızı denk alın…” demediyse bile…

“İsrail"in yaptıklarına seyirci kalmayın, adil olun” filan gibi bir şeyler demişti…

Biraz sonra ayrıntılı olarak işleyeceğiz bu bölümü…

***

Başkan Güney, Samsunda doğalgaz kombine çevrim santrali kuracak olan Avusturyalı enerji şirketi OMV Gas and Power Yönetim Kurulu Başkanı Martın Thomasa can alıcı soruyu yöneltmiş…

- “Santral çevreyi kirletecek mi” diye sormuş…

***

Elin adamı da, saf ya…

“Elbette kirletecek. Bir yerde enerji üretimi olur da çevre kirliliği olmaz mı, mutlaka olacak. Hatta çevrenin damına koyacağız” diyecek hali yok…

***

Dünyanın damını delen bunlar değil mi?

Ozon tabakasını kim deldi?

O koca delik, siz sigara içiyorsunuz diye delinmedi…

Gelişmiş, sanayileşmiş ülkelerin atmosfere saldığı sera gazları yüzünden ozon delindi…

Şimdilik delinen sadece ozon…

Samsun ve çevresine kurulacak çevirim santrallerinden sonra bakalım sıra nereye gelecek?

***

Sayın Güney"in bundan önceki konuğu kimdi?

ABD Ankara Büyükelçiliği Siyasi Temsilciliği'nden Rodney M. Hunter ve Büyükelçilik Siyasi İşler Bölümü'nden N. Jale Ersoy…

***

Güney"e ilk soru şu?

- “Milli birlik ve kardeşlik projesi Samsun'da nasıl karşılandı?”

 Yani Kürt açılımını soruyor…

“Nereye kadar açıldınız” yani…

***

Meraklı Melahat…

Ev ödevini veren kendileri…

Sonucu merak ediyor…

***

ABD dayatmasa…

AKP"nin umurunda mı Kürt meselesi…

***

İkinci soru geliyor ABD"li Hunter"den…

Hunter İngilizcede "Avcı" demek…

Avcı soruyor:

- “Samsun"un sosyal ve ekonomik yapısı nasıl?”

***

Sanki bilmiyor köfte!..

Bilmez mi, senden benden iyi biliyor…

Sokan, çıkaran onlar çünkü!..

***

Sonra da geliş nedenini açıklama yapma gereği duymuş ABD"li üstat…

- "Ankara dışında neler oluyor, yerinde bakmak ve görmek istedik…"

***

Ne iyi ettiniz de geldiniz.

Elbette gelin, gezin, sorun, öğrenin.

Nasılsa bu ülke sizin…

Müstemlekeniz!..

***

…

Karşılıklı mülakat sürüyor…

Tercüman aracılığıyla anlaşabiliyorlar…

Güney"in İngilizcesi yok…

Daha çok tarzanca…

Biraz da Arapçası var!..

***

ABD"li Hunter anlattıkça bizimki büyük ihtimal “Gut gut, veri gut” filan diyor..

Güney"in en çok “Gut”landığı yer de büyük ihtimal AKP"ye yapılan iltifat bölümünde olsa gerek…

 

Ne demişti Hunter…

- “AK Parti diğer siyasi partilere göre, her alanda daha organize çalışıyor…”

- “Oh! Gut gut, veri veri gut..”

***

Artık "gut"lama "mut"lama bitti…

Hunter son sözünü söylemeye çalışıyor…

- "Sizlerin ülkemizden bir beklentisi var mı? Bu beklentiler nelerdir?"

***

Türkiye"nin müstemleke olmadığını anımsıyor Güney…

Başbakan Erdoğan"ın Davos"taki çıkışı da aklına gelince…

Kimsenin beklemediği bir çıkış yapıyor…

***

- “Deget lan şerefsiz. Sizin bir tek vatandaşınız o yardım gemisinde öldürülmüş olsa, ne yapardınız? Hah işte, şimdi de aynısını yapmanızı bekliyoruz. Adaletli olun, adaletli. Beni bağırtmayın leyn…“

Diyecek hali yok tabi…

***

Sadece “Adaletli olun” kısmını ifade edebiliyor…

Olsun… O da yeter!..

***

Ama bu durum şöyle bir gerçeği de ortaya çıkarmaya yetiyor…

Kendi adaletini sağlayamayanlar…

İşte böyle başkalarından adalet bekler!...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR