Zihinde canlandırma...

ZİHİNDE CANLANDIRMA (HAYAL GÜCÜNÜ KULLAN)

 

Hafıza tekniklerinin temelini oluşturan ilke aslında budur. Zihinde canlandırıp hayal kurmayı ilk defa M.Ö. 477 yılında Kaos"lu ozan Simonides kullanmıştır. Zihinde canlandırmanın iki aşaması vardır; hafızaya alınmak istenen bilgileri zihinde resimsel olarak anlamlandırılır. (1. Bilginin Görselleştirilmesi) böylece sağ beyin hafızaya alınmada aktif hale gelecektir. Bu aşamada da hayal gücü devreye girecektir. (2. Hayal Gücünün Kullanılması) şimdi bu aşamaları inceleyelim:

<!--[if !supportLists]-->      <!--[endif]-->Bilginin Görselleştirilmesi: Hafızaya alınacak bilginin görsel imgesinin oluşturulması bilgilerin hafızaya alınmasını daha etkili hale getirmektedir. Beynimiz zihinde görselleştirilen bir şeyi gerçek olarak algılar. Bilginin görselleştirilmesiyle sağ beyin aktif hale gelir hayal gücüyle bu gücünü perçinler. Bilginin görselleştirilmesi sadece zihinde olmayabilir. Bilginin şemasının yapılması da bir görselleştirmedir. Bilginin neden görselleştirilmesi gerektiğini Mümin Sekman şöyle anlatıyor: “Görsel (resimli) kayıtlar neden derin iz bırakırlar? Çünkü göz ile beyin arasındaki sinir hatları, kulak ile beyin arasındakine  oranla 20 – 25 daha güçlüdür. Bundan dolayı “gördüğümüze” inanırız.”

<!--[if !supportLists]-->      <!--[endif]-->Hayal Gücünün Kullanılması: Çocuklara dikkat edin. Onların oyunlarını bir gün izleyin. Şunu göreceksiniz; çocukların hayal gücü oldukça güçlüdür ve hayal güçlerini kullanarak çocukların davranışları da değişmektedir. Bir gün kendilerini He-man zannedip kaslarının çok olduğunu ve koca taşları(!) rahat bir şekilde kaldırdıklarını iskeletorla savaştıklarını göreceksiniz. Ancak ilerleyen yıllarda çocuğun bu önemli gücü; hayal kurma gücü, ailesi, komşusu, öğretmeni tarafından hırpalanmaya başlar. Öyle bir çağ gelir ki mantıklı olmakla övünmeye başlarız. Her olaya mantık yönüyle bakarız hayal gücümüzü kullanmamaya başlarız. Kullanılmayan hayal gücü ise körelir. Hayal gücünüzü, eğitimle, egzersizle tekrar uyandırmaya ve güçlendirmeye başlayabilirsiniz. Size bu bölümde hayal gücünüze tekrar kavuşabilmeniz için egzersizler vereceğim. Hayal gücü uyarıcıların hafızaya alınmasında ve hafıza tekniklerinin uygulanmasında oldukça önemlidir. Hayal gücünü artırmak için bu egzersizleri mutlaka uygulayın.

<!--[if !supportLists]-->      <!--[endif]-->Geçmişe gidin. Hiç unutamadığınız bir anınızı hayal edin. Bu hayalinizde en ince ayrıntılara kadar inin ve hatırlamaya çalışın. Bu anınıza o anda olmayan bir eşyayı, bir arkadaşınıza hayalinizde götürün ve o önemli ana onları da katın.

<!--[if !supportLists]-->      <!--[endif]-->Hikaye, roman okuyun. Onlarda bulunan kişileri, yerleri, olayları, konuşmaları hayal etmeye çalışın.

<!--[if !supportLists]-->      <!--[endif]-->Radyo dinleyin ve radyodaki seslerden konuşulanları ve konuşulan yerleri hayal etmeye çalışın.

<!--[if !supportLists]-->      <!--[endif]-->Evinizde olan bir eşyayı alıp masanın üstüne koyup onu değişik şekilde hayal edin. Onu konuşturun, hareket ettirin.

<!--[if !supportLists]-->      <!--[endif]-->Hayalinizde köyünüze veya gitmek istediğiniz bir yere hayali yolculuğa çıkın orada arkadaşlar edinin, gezinin, kuşların sesini duyun, ağaçların, denizlerin kokusunu hissedin. Tüm ayrıntılara hayalinizde inin.



Yine çocuklara dikkat edin. Bir defa gittikleri yeri tekrar gittiklerinde hatırlıyorlar. Bunun nedeni nedir? Tabiki görselleştirilmiş olan çevreyi, hayal güçlerini de kullanarak hafızaya almaları. Görselleştirilen bilgi hayal gücüde kullanılarak hafızada kalma oranını %80 – 90 arasında daha fazla alacaktır. Hayal gücünün bilgilerin hafızaya alınmasında bu kadar etkili olmasının nedeni “beynin çalışma” şeklidir. Mümin Sekman Tony Buzan"ın sözlerinden de yola çıkarak bu durumu şöyle anlatıyor: “Hayalde canlandırmak da gerçekte görmek kadar etkili midir? Tam olarak aynı olmamakla beraber büyük oranda benzer etkiyi oluşturabilmektedir. Bir şeyi hayalde canlandırmak ile onu gerçekten görmek arasında etki gücü hafızada iz bırakmak bakımından önemli bir fark yoktur. Beyin gerçek ile gerçeğe yakın bir şekilde yapılmış bir canlandırma arasındaki farkı tam olarak ayıramamakta, hayalde canlandırılana da gerçekmiş gibi tepki vermektedir. Komedi filminden çıkmış kişilerin yolda giderken kendi kendilerine gülmelerinin nedeni budur. Gece korku filmi izleyenlerde sahneleri filmden sonra kafalarında canlandırdıkları için korkarlar.”

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Yıldız Arşivi
SON YAZILAR