Tüm Samsunspor taraftarına ve camiasına hayırlı olsun. Aylardır dilimizden düşmeyen, asıl manasından başka her türlü anlam yüklenen "tahta" nihayet çıktı hayatımızdan. Geçmek bilmeyen 3 aydan sonra liglerin başlamasına müteakip bu işin hallolması, önümüze umutla bakmamıza neden oldu. Karabük maçında bir kez daha şahit olduk ki, bu kadronun genişlemeye ihtiyacı var. Bundan sonra yapılması gereken, mevcut kadronun eksikleri iyi tespit edilerek, oyuncu alınması gereken yerlere –bu saatten sonra ne kadar mümkünse- iyi oyuncular almak.
Günlerdir kamuoyunda adı geçen isimler zaten hepimizce malum. Taraftarımız kimin ne yapabileceğini az çok tahmin ediyor. Yönetime düşen ise alınacak oyuncuların artısını eksisini iyi hesaplayarak, gerekiyorsa aynı mevkiye bir futbolcu daha almak. Özellikle sağ bek ve sol beke olan ihtiyacımız aşikar. Aylardır yönetim bazında sürdürülen kötü yönetim, umarım önümüzdeki 3-5 gün için de olsa bir ivme kazanır ve formasının hakkını verebilecek futbolcular takıma kazandırılır. Bir müsibet bin nasihatten iyidir derler ya, biz de tahta açılması konusunda bunun canlı şahidi olduk. Birkaç yıldır, siyasetten gerekli desteği alamayan Samsunsporumuz, Sayın Bakanımızın yarattığı kaynakla ve Sayın Milletvekilimiz Cemal Demir"in çabalarıyla kısa sürede transfer tahtası sorununu çözüme kavuşturdu. Umarım bu durum, içinde az da olsa Samsunspor sevgisi taşıyan her siyasi kişiliği bir nebze olsun harekete geçirir. Gördük ki, istenirse yapılabiliyormuş… MHK konusu ise akıl alacak türden değil. Süper Lig"de yaptığı hakem atamaları ile sürekli tartışma konusu olan Oğuz Sarvan, şimdi de Bank Asya 1.Ligi zıvanadan çıkaracakmış gibi görünüyor. İzmirli ve İzmirci olan Sarvan, yasal süresi dolmadan Süper Lig hakemi yaptığı, kendisi gibi İzmirli olan Hüseyin Sabancı"yı da maşa olarak kullanmaktan geri kalmamış. Yakın çevresinden öğrenildiği kadarıyla koyu bir Karşıyaka taraftarı olan Sabancı, haftaya Karşıyaka ile oynayacak olan Samsunspor"u gönül rahatlığıyla doğrayarak görevini yaptı geçen hafta. Maçtan sonra ki görüşlerimde de hakemin bize karşı yanlı tutum gösterdiğinden bahsetmiştim ama bu kadar organize bir komploya kurban edileceğimizi tahmin edememiştim. Bu noktada asıl iş, bizlere düşüyor. Süper Ligden düştüğümüz sene de açık açık üstümüzde oyunlar oynanıyorken ses çıkarmayan Samsun"u- Samsunspor"u değil, tüm Samsun"u!- hala kolay lokma olarak görmeleri gayet normal. Bu saatten sonra şehrin idarecisi, siyasetçisi, halkı, esnafı, taraftarı hatta futbolcusu birlik olup, kara gömleklilere karşı birlikte mücadele etmesi gerekmektedir. Bir kez daha aynı oyuna gelmemek için, tekerlerine çomak sokmanın zamanı gelmiştir. Az önce de dediğim gibi, eğer içinizde biraz olsun Samsunspor sevgisi, biraz olsun Samsun sevgisi varsa, lütfen duyarsız kalmayın. Son pişmanlığın fayda etmediğini de unutmayın, bir tane daha Samsunspor yok çünkü…
Dip NOT: Yazımı tamamladıktan sonra, federasyonun Samsunsporumuza Karabükspor maçında ki olaylardan ötürü 1 maç saha kapama cezası verdiği açıklandı. Diyarbakır"da savaş çıktı 2 maç verdiler, Saracoğlun"da sahaya adam girdi, gündem bile oluşmadı ama Samsun"da iki koltuk kırıldı diye –ki ağır tahrik olduğu kaçınılmaz bir gerçek- verilen cezaya bakın. Tesadüfün bu kadarı, yukarıda yazdıklarıma bir örnek daha çıktı. Biz takımımıza şehrimize varlığımıza sahip çıkmazsak bizi böyle daha çok harcarlar maalesef…