‘’ Sevgili-sizler Günü ’’

  Dünya bugün sevgilisi olan insanları özel kılarken olmayanları dışlıyor. Sistem siz çift olanlar üzerine kurulu. Zayıf olan çekirgeleri, hediyelik eşyalar bile eliyor. "Dikiş tutturamayan" olarak zımbalıyor barkotlar.

 Allah"tan pazara denk geldi ve eve kapanma şansımız var. Böylelikle elinde güller ve saadet dolu bakışlarla 32 dişini 32 kere gözünüze sokan birilerinden kendinizi kurtarabilirsiniz. Ve eğer yeni bir ilişkiye başlama arifesindeyseniz her akıllı Türk insanı gibi 14 Şubat"tan sonrasına erteleyip hediye almaktan sıyrılabilirsiniz. Sen öylemi yaptın derseniz? Hayır tabi ki ama yapanlara hep bir gıpta etmişliğim vardır. Heee bir de cabası, o gün hala bekârsanız ve yaşınız ilerlediyse eş dost tarafından evde kalmış muamelesi görür ve çabucak başı bağlanmaya kalkılırsınız. Erkekseniz daha avantajlı olursunuz. Çünkü erkekler evde kalma olayından muaf(!).

  Niye bu durumdayız söyleyeyim bari. Ya biz adaletsiz davrandık ya da birileri bize adaletsiz davrandı ve "yapma" desede "yapma" destekte kapılar kapandı. Bazen "iyi ki" diyerek bazen "keşke" diyerek kadere yükledik sorumluluğu… (Ve bir 3. yolda mantık çerçevesinde "adaletli ayrılıklar" idi fakat ben bu seçeneğe Anderson (masalları) diyorum.) "Niye bu durumdayız" da kalmıştık çok basit çünkü kendimiz istedik. Hiç dolandırmaya gerek yok işte bak.

  Belki de artık aşklar o yüzden koyunlarda saklanan bir mendille ölümsüzleşemediğinden sigorta, ev ve araba istekleriyle ölümlü hale geliyor. Eskiden bir döşek yeterken şimdi aşk, her şeye sahip olmak istiyor en başından…

  Ama bu yazıyı böyle iç karartıp mod düşürerek noktalamam! Ve derim ki bir elmanın diğer yarısı sakın bu ayrıcalığını yalan etme. Fındıkkabuğunu doldurmaya çalışma boşu boşuna.""Sevdiğini alamıyorsan, aldığını seveceksin"" derler, senin mutlu olmak için uğraşman gerekmiyor, fark ettiysen sen bonus bile kazanmışsın zaten. Elma kurtlarıysa unutmasın yuvanızı kurabileceğiniz o kadar çok, başka elma var ki tabiatta. Denemeye devam edin. Sonuçta sizin de 32 dişiniz var gülümserken insanların gözüne sokabilmeniz için. Ayrıca ortada bir yanlışta yok, sadece zamanlama hatası var. Ama şunu bilin ki o da, size doğru koşuyor ve elinden geldiğince hızlı bir şekilde yapıyor bunu. Sadece henüz karşılaşmadınız…

14.02.2011 de herkesin elma kurtluğundan elmanın diğer yarısına transfer olması dileğiyle..

 ( Dipnot: Bu yazıyı Angel"s da müzik dinlerken yazmak istedim ve çalışanlarından Uğur arkadaşıma teşekkür ederim bana kalem ve kâğıt tedarik ettiği için…)

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi

Ayna

09 Mayıs 2012 Çarşamba 14:46
SON YAZILAR