Kurallar Uğruna...

Gündem meclis, görüntüler Chp vekillerinde yoğunlaşırken, içeri modern görünümlü tekerlekli sandalyesi ile bir kadın giriyor. Yüzündeki telaş ve kaygı ifadesi açık ortada çünkü sol kolu ve bacağı protez olan hanımefendi meclise girmek için etek giyme zorunluluğunu tam idrak edememiş olsa gerek çünkü bu kişi 15 yıldır Avrupa'da özgür ortamda bulunmuş ve bunu içselleştirmiş. İsviçre'de BM yüksek yönetici görevinden ayrılıp Türkiye'ye gelen Şafak Pavey “ Siyasetten çok aktif yurttaşlık yapmak için geldim.” Diyerek İnsan haklarının en üst düzeyde korunduğu ortamdan çıkıp ülkesi için elinden geleni yapmak istediğini söyleyen bir insan, ve ona karşı gösterilen tutum; meclise pantolonla giremezsin diyerek 15 yıldır kendi yüzleşmekten kaçındığı, görmek istemediği görüntüyü teşhir ettirerek karşılığını veriyor.

Modernite dayatmasını sunan zihniyetin savunması da hazır; her yerin uyulması gereken kuralları var. Şeklinde oluyor. Kurallar insanların refah ortamda mutlu olmasını sağlamak için konulur.Ancak bu anlayışa ters tutum yıllardır inatla sürdürülüyor, insanlara yapılan kıyafet dayatmasını en zor anlayanın (rahatsız olmadığını söylemesine rağmen) Şafak Pavey olması gerekir, diye düşünüyorum.

Yıllardır çatışma içinde olan kesimlerden bir grup, “batının teknolojisini, ilmini alalım ama biz, biz olalım yine” derken Diğer grup; “ hayır biz her şeyimizle batılı olalım.” Diyor. Batıyı örnek alıp yapılması gerekenleri topluma uygulatmadan önce, o toplumu iyi tanımak gerekir. Bir ateistin samimi itirafı beni çok etkilemiştir; “Ben yaşadığım toplumu tanımadığım için yıllarca toplumla çatışma içinde yaşadım, ne zaman bu yanlışı fark ettim o zaman mutlu oldum.” Şeklinde olmuştur. Batıyı mihenk taşı olarak kullananların en büyük hatası da budur. Yaşanılan toplumun kültürüne,yaşam şekline, dinine uygun uygulamalar sunmamalarıdır. Batılılaşacağız uğruna kültürümüze, insanlığa aykırı davranışlar ortaya koyarak baskı ile yaptırıma bağlıyorlar. Kompleksle millete dayatılan bu durumlar trajikomik görüntüleri sahneliyor. Milletin seçimi ile mecliste bulunan vekile yeminini ettirmeyen “haddini bildirin bu hanıma” diyen zihniyet şuanda milli iradeden bahsederken kendi ile çelişiyor.

Bırakın özgürlükleri sonuna kadar kullanalım. Batıyı bırakalım, isteyen istediği kıyafetle meclise gelsin. Disipline etmek bu değildir. Gerçek şu ki; bu milletin hiçbir davranışını sevmeyen bir karşıt görüş var. Bu karşıt görüşün yapması gereken bu milletin kültürüyle tanışmak ve kabul etmektir. Kimse kimsenin giyinişine, oturuşuna,dinine,türküsüne karışmadan farklı düşünceler kol kola hareket etsin özgür bırakın insanları…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Şeyma Taş Arşivi
SON YAZILAR