Kazanan haklı mıdır?

Fındık kabuğundan bir kayıkla okyanusa açılıyorsun ve yoluna aramaya başlıyorsun. Her ne olursa olsun bu yolculukta şartlar sana değil, sen şartlara uymak zorundasın. Bu şartlarda tanrının bir lütfu ile hiç pozisyon yokken bir gol bulup bir puan alacakken haftayı üç puanla kapayacaksın. Bunun adı iç saha maçlarını kayıpsız geçip ligde tutunma adına kazanç olmalıdır. Peki iç saha maçları hep böyle devam edebilecek mi? İşte burada durup ciddi ciddi düşünülmeli.
Samsunspor'un Orduspor karşısında almış olduğu üç puan hepimizi sevindirebilir. Ancak ortaya koyulan futbol ne kadar tatmin edici buna bakılmalı. Daha önceki iç saha maçları gibi özellikle orta saha kurgusundaki topu kullanmış ve kullandırmama gibi iki temel unsurdan dolayı oyunun hakimi olamıyorsan; futbol adına ileriye dönük pozitif ışıklar veremiyorsan, bu galibiyeti irdelemelisin. Biliyorum galibiyet sonrası bu eleştirelim kimilerine göre abartılı hayali gelecek. Ancak puan olarak iyi olabilir. Ancak teknik olarak hiçte içaçıcı değil. İsterseniz neden böyle bir anlayışa girdiğimi bu hafta üzerinden kısaca paylaşayım. Çağdaş futbolun esaslarını yerleştirecek antrenman ve eğitim çalışmaları öncesi ve sonrasında Samsunspor'un oyun anlayışı ve tarzında birbiri içine geçen kombinasyonlar çok ender uygulanıyor. Uzun mesafeli driplinkler ve ayakta fazla top tutmuş ve aşırı pas hataları sonucu rakip bizden fazla top çalma imkanı bulup sonra da o toplarla üzerimize gelmesi.
Halbuki çabuk oyun doğrudan ve basit oynama kısıtlı imkanlarımızı dahada kolaylaştırır.
Özetle Samsunspor iyi futbol oynamadan mücadele ederek hiç hesapta olmayan bir pozisyon sonrası bulduğu gol ile haftayı karlı kapatmış oldu. Fakat ingilizlerin futbol üzerine bir ata sözü vardır. İyi oynayan takım tesadüfen kaybeder. Kötü oynayan takım tesadüfen kazanır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Necati Öksüz Arşivi
SON YAZILAR