İntihar hakkında

Intihar, insanın kendi hayatına kendisinin son vermesidir. Böyle bir durumda, iradenin payı vebalin de derecesini belirlemektedir. Allahın yaratmış olduğu cana kıymak, ilahi iradeye muhalefettir ama bu tasarrufun bilerek/bilinçle yapılmış olması lâzımdır. İntihar eden kimse, bir daha geriye gelmediği için, bu tasarruftaki irade payının ne olduğu da bilinmemektedir. İnsan canını veren de almaya yetkili olan da yüce Yaratıcı olduğu için, insanın böylesi bir tasarrufa teşebbüsü bile büyük günahlardandır.

Nisa suresi 29.ayette yüce Allah; "Ey iman edenler, mallarınızı aranızda karşılıklı rıza ile gerçekleştirdiğiniz ticaret yolu hariç, batıl yollarla yemeyin. Ve kendinizi öldürmeyin. Şüphesiz Allah size karşı çok merhametlidir." buyurmuştur. Bu ilahi mesaj; kişinin kendi canına kıymasının Allah'ın emrine ve tasarrufuna muhalefet sayılmaktadır.

Peygamberimiz; "Yedi helak edici günahtan uzak durunuz. Bunlar; Allah'a ortak koşmak, bir cana kıymak, yetim malı yemek, savaştan kaçmak, iffetli, hiçbir şeyden habersiz mümin kadına zina iftirası yapmak." buyurarak, bir cana kıymanın helâk edici günahlardan olduğunu bildirmiştir.

Konunun izahına katkıda bulunması bakımından, Buharide zikredilen bir hadis-i şerif'i de paylaşmak istiyoru. "Sizden önceki ümmetlerden yaralı bir adam vardı. Yarasının acısına dayanamayarak, bir bıçak aldı ve elini kesti. Ancak kan bir türlü kesilmediği için adam öldü. Bunun üzerine Cenâb-ı Hak; kulum can hakkında benim önüme geçti, ben de ona cenneti haram kıldım, buyurdu"

Hayber Gazvesinde yaralanan Kuzman'ın, aldığı yaraların acısına dayanamayıp, kılıcına yaslanarak intihar ettiğinin görünmesi üzerine Peygamberimiz; Kuzman'ın cehenneme gideceği haberini vermiş ve buyurmuştur ki; "İnsanlar arasında öyle kimseler vardır ki, dış görünüşe göre, cennet ehline yaraşır hayırlı işler yaparlar; halbuki kendileri cehennemliktir. Öyle kimseler de vardır ki, cehennemliklere ait kötü işler yaparlar, halbuki kendileri cennetliktir."

Peygamberimiz; "İntihar edenin, intihar şekline göre ahirette ceza şekli oluşacağını "Kim kendisini bıçak gibi keskin bir şeyle öldürürse, cehennem ateşinde kendisine onunla azap edilir. Dünyada ip ve benzeri şeyle kendisini boğan kimse cehennemde kendisini boğar, dünyada kendisini vuran cehennemde kendisini vurur (azabı böyle olur. Kim kendini bir dağın tepesinden atar da öldürürse cehennem ateşinde de ebedi olarak böyle görür. Kim zehir içerek kendisini öldürürse cehennemde zehir kadehi elinde olduğu halde devamlı ceza çeker" buyurmuştur.

Kanaatimize göre, intihar edenler dinden çıkmaz, bu nedenle cenaze namazları kılınır. Peygamberimiz intihar eden, kamu malı yiyen, bıçakla kendisini öldüren kimselerin cenaze namazlarını kaldırmamış ama kılınmasını emretmiştir. Kendisinin kıldırmaması, bu eylemin meşrulaşmaması içindir. Böylece, başkalarının bu ve benzeri günahları işlemesinin önüne geçmek amaçlı bir eğitim metodu uygulamış, bu kişilere de bir çeşit dünyevi ceza vermiştir.

Beden, insana verilmiş en büyük nimettir ve bu emanettir. Bu emanetin, ruh bedenden ayrılıncaya kadar korunması gerekmektedir. Ruh ve beden sorunları, fiziki ve dünyevi sıkıntılar nedeniyle bu emanete ihanet edilemez. Dünya imtihan alanı, sıkıntılar ve sorunlar imtihan nedenidir. Bu sıkıntı ve sorunlara karşı takınılacak tavır dünya imtihanının da cevabıdır. Hiçbir şekilde ve nedenle kişi kendi hayatına ve başkasının yaşamına son veremez. Bu durum cehennemi gerektiren büyük günahlardandır.

Allah'ın gücü her şeye yeter. Sorun ve sıkıntılarda başvurulacak adres; duadır, Allah'a yönelmektir. Her sıkıntıdan sonra güzellik ve rahatlık vardır. İnsan; doğru yaptıgı ve hatasız yürüttüğü hayatın içinde, iradesinin dışında sıkıntı ve sorunlarla karşılaşırsa, bu durum imtihandır, yaratılan tarafından sevildiğine işarettir.

İntihar nedeni olan bir çok sorun, madde madde yazılabilir. Ancak, hiçbirinde haklılık söz konusu değildir. Allah'ın iradesine muhalefet ve isyan anlamına gelen intihar; elbette ki aklı başında olan insanın yapacağı bir eylem de değeldir. Aklı yerinde olmayanlar, yaptıkları eylemden de sorumlu değildir. İntihar edenlerin aklı melekelerinin yerinde olmadığını düşünmekteyiz. Bu nedenle de, yaptıkları eylemin vebalinden muhaf tututalacakları kanaatini taşımaktayız.

Özgür iradeyle ve aklı başındayken yapılan eylemler değerlendirmeye tabi tutulacaktır. İntihar her ne kadar özgür iradeyle gerçekleşse bile, aklın kontrolünde gerçekleşmiş bir eylem değildir. Bu nedenle de, cehennemi bir karşılığı olmayacaktır. Aksine; kişilerin intiharına neden olan ve önlem almayanlarla, üzerine düşüni yapmayanlar cezai değerlendirmeye tabi tutulacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Kesmen Arşivi
SON YAZILAR