Bakın   Samsun"un sayın milletvekilleri! İzmir, CHP milletvekili ben ilimde ve çevresine Termik Santral, Mobil Santral barındırmam diyerek İzmir ve çevresinde yaşayan seçmenlerini düşünerek her şeyden önce orada yaşayan bir yurttaş olarak milletvekili kimliğiyle açtığı Termik Santral kurulmaması için açtığı davada yürütmeyi durdurma kararını aldı. Bizim ilimizde ise tam tersine TBMM"ne gönderdiğimiz 9 milletvekilimizden ses seda yok. İlerleyen günlerde onlarda Samsun"a geri gelecekler ve bizimle beraber onlarda bu zehirli havayı soluyacaklar. Biz onlardan önce soluyacağız ama onlarda 2 yıl sonra bu havayı soluyarak bizimle beraber olmasa bile er geç soluyarak zehirlenecekler. O zaman iş işten geçmiş olacak. Termik Santraller ve Mobil Santraller son sürat çalışmış olacak.  Geçtiğimiz günlerde Termik Santrallere ait
 Buhar tribünleri de Samsun"a geldi ve santrallerin kurulacakları yerlere konuşlandırıldı. Ve bundan ne halkımızın nede bizi mecliste temsil eden vekillerimizin haberleri var.  Belki de (!) kesin vekillerimizin haberleri vardır ama hangi akla hizmet ederek termik santral kurulmasına dur demediler. Neden hukuksal arenada Samsun halkının çıkarlarını korumadılar? Bunu pek bilmiyoruz!. Bu süreçte mücadele edenlerin yanında neden yer almadılar? Samsun Çevre Meclisi, Samsun Çevre Birlikteliği ve diğer sivil toplum örgütlerine destek vermediler? Bütün bu sorulara yanıt arıyoruz! Ancak yanıt alabilmemiz yalnızca çok yakın bir gelecekte seçim olduğunda gerçekleşir!. Aksi takdirde kerpetenle bile ağızlarından laf alamazsınız. Sayın Samsun Milletvekilleri size bir tüyo vereyim. CHP İzmir Milletvekili Kemal Anadol, hangi yolu izleyerek İzmir ve civarına Termik Santral kurulmasına ilişkin yürütmeyi durma kararı almış!. Sizde aynı yolu izleyerek Samsun"un Terme, Tekkeköy ilçelerine kurulacak olan Termik Santrallerin kurulmasına ilişkin yürütmeyi durdurma kararı alabilirisiniz!...  Kemal Anadol"un yaptığı işlem aynen şöyle: “Adli tatil nedeniyle davanın görüldüğü Danıştay 13. Dairesi yerine ilk incelemeyi yapan Danıştay Nöbetçi Dairesi, CHP Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Kemal Anadol'un açtığı davada yürütme yönünden kararını verdi. Kararda, ''herkesin, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu, çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemenin devletin ve vatandaşların ödevi olduğu'' hükmünü içeren Anayasa'nın 56. maddesine atıfta bulunuldu. Çevre Kanunu'nun çevrenin korunmasına ilişkin maddelerine de gönderme yapılan kararda, Elektrik Piyasası Kanunu'nda ise yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve çevreye uyumlu bir şekilde üretilmiş elektriğin tüketicilerin kullanımına sunulmasının amaçlandığı
anımsatıldı. Kararda, söz konusu yasal düzenlemeler çerçevesinde Elektrik Piyasası Düzenleme Kurulu'nun bu konularda yapılan lisans başvurularını çevre mevzuatı yönünden de incelemesinin zorunlu olduğu ifade edildi. Aliağa'daki termik santral projesinde, üretim lisansı verilmeden önce ÇED kararlarına ilişkin yasal sürecin tamamlanmasının bir ''ön şart'' olarak kabul edilmesi ve bu ön şartın lisans verilmeden önce aranması gerektiğine işaret edilen kararda, elektrik üretim faaliyetine konu bir projeye, çevreye uyumlu olup olmadığı bilinmeden üretim lisansı verilmesinin, Anayasa ve Çevre Kanunu ile elektriğin çevreye uyumlu bir şekilde tüketicilerin kullanımına sunulmasını amaçlayan Elektrik Piyasası Kanunu'nun göz ardı edilmesi anlamına geleceği kaydedildi. Elektrik Piyasası Kanunu'nda lisans alan tüzel kişinin faaliyet alanına göre yürürlükteki mevzuatın gereklerini yerine getirme yükümlülüğü bulunduğunun öngörüldüğü ve ''ÇED olumsuz kararı'' verilmesi durumunda lisansın iptal edilebileceğinin de düzenlendiği anlatılan kararda, ancak çevreye uyumlu elektrik üreteceğini kanıtlayanlara lisans verilebileceği vurgulandı. Kararda, ''Bu durumda, ÇED olumlu kararı veya ÇED gerekli değildir, kararı alınmadan üretim lisansı verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır'' denildi. Nöbetçi daire, yürütmeyi durdurma kararını oybirliğiyle  verdi.  Danıştay 13. Dairesi, davayı esastan görüşmeye devam edecek ve Anadol'un, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptali istemini karara bağlayacak.”  Evet Sayın Samsun Milletvekilleri yapacağınız iş bu kadar basit.  Hiçbir şey yapmazsanız bile kendi sağlığınızı düşünmeseniz bile yarın bir gün oy aldığınız/ alacağınız seçmenlerle yeniden birlikte olmak adına, bana sorarsanız bu gidişata dur demek için gücünüzü gösterin.  Aslında bütün bunlara gerek kalmadan insan olarak, Samsun"lu olarak, Samsunluların vekili olarak durdurun Samsuna yapılacak olan zehir fabrikalarını!.. Yukarıda noktasına ve virgülüne dokunmadan yazdığım metni  kendinize örnek alın beyler ve bayanlar… Saygılarımla….