Muhterem A. Yener Cabbar'ın...

Muhterem A. Yener Cabbar'ın "tamamen duygusal" köşesi

 


Sevgili Mehmet Yazıcı, cumartesi yayımladığı köşesinde düzeltmede bulunmuş. Doğrudur. Gözümüzden kaçmış. İnsan ne kadar dikkat etse de olmuyor. Deyimin anlamı bozulmuş. Daha önce de dediğimiz gibi insan hata yapabiliyor. Sizlerin yaptığı gibi. Bunu da not ediyoruz. .

*

Biz de Sevgili Mehmet Yazıcı'ya bir düzeltmede bulunalım. Rasim Can değil Rasim "Acar" bu bir. İkincisi O fotoğraftaki Orhan Veli değil bu da iki. İnsan işte hata yapabiliyor Sevgili Mehmet Yazıcı..

*

Gelelim seviye meselesine. Sevgili Mehmet Yazıcı, fark etmedin mi senin de üslubun bir hoş oldu. Artık eskisi gibi hırçın değilsin. Sanırım sen de hizaya gelmeye başladın. Geleceksin. Ehh, zaman alacak belki ama sen de alışacaksın.. Züccaciye dükkanına girmiş fil gibi yazmayı bırakacaksın.

*
Şu abi meselesini karıştırıyor Sevgili Mehmet Yazıcı. Bir geleneği sürdürmeye çalışıyoruz. Gazetecilikte yaşca büyüklere "abi" deriz.. "Abi aramayız".. Bunu da not ediyoruz..

*

Gelelim asıl konuya.. Muhterem A. Yener Cabbar, Sevgili Mehmet Yazıcı'nın kulağını çekmiş besbelli. Bu yetmez. Ama zamanla.. Bu bile bir ilerleme olduğunu gösteriyor. Muhterem A. Yener Cabbar da hizaya gelecek.

*

Köşesinden yazmamakla kaale almıyor aklınca. Duyarsız kalınca unutulacağını sanıyor. Bunu da bir kenara yazıyoruz.

*

Cumartesi yayımlanan yazısını iştah ve ibretle okuduk. Seçim yaklaşıyor ya, halka "inmek" gelmiş aklına. Bu mesajı siyasilere gönderiyor. "Benim köşem kıymetli, bu saatten sonra "tamamen duygusal" diyor. Tek atımlık kurşunu vardı o da bitti..

*

Gerçi Sevgili Mehmet Yazıcı'ya havale ettiğini söylemişti. Ah, Sevgili Mehmet Yazıcı bunca sıkıntının arasında bir de Muhterem A. Yener Cabbar'ın "havale" işlerini yapmak ne zordur. Ertuğrul Özkök'ün Ahmet Hakan'ı.. Yakışıyor mu?

*

Gazeteyi yüklemişler Sevgili Mehmet Yazıcı'nın kalemine, yel değirmenlerine karşı elinde tahtadan bir kılıç.. Yer misin yemez misin...

*

Muhterem A. Yener Cabbar, gözüm üstünde.. Öyle başkasına havale etmek yok. O havale ettiğin kişi yılların gazetecisi.. Gazetede yazabiliyor diye diyet ödemek zorunda bırakma..

*

Okuyucu yanlış anlamasın. Aramızda bir husumet yok Muhterem A. Yener Cabbar'la. Beni görse tanımaz. Benimse onu bir kere görmüşlüğüm var. Amma, günlerce köşesinden döktürdüğü o yazılar yok mu? Yazdığının arkasında durmayı bilecek.. Öyle aba altından sopa göstermek yok. "Bizim oğlan iyidir" gerisi beridir, olmaz..

*
 
Hayat ne garip değil mi Muhterem A. Yener Cabbar.. Sana bir gün Sevgili Mehmet Yazıcı'yı savunmak zorunda kalacaksın deselerdi inanır mıydın? Ya da Sevgili Mehmet Yazıcı'nın Muhterem A.Yener Cabbar'ın kü
lahı olacağını..

*

Kızmak yok.. Kral çıplak.. Görüneni yazıyoruz.

Bugünlük bu kadar yeter.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR