Halil ve İbrahim Kardeşler

     Dün, Memur-Sen Genel Başkan Danışmanı emekli Öğretmen Ömer Özay hocam bir e-posta göndermiş bana…İnternet kullanıcıları için daha çok hayatın yoğunluğundan bir an olsun kolundan çekip “öze doğru” kısa bir yolculuk yaptıran buna benzer bir dizi e-posta"yı eş ve dostlarına, tanıdık ve tanımadıklarına gün içinde birer ikişer gönderdiği malum…Bu e-posta da, bir çeşit “hisselerimize” düşenlerimizi almamız gereken ve umut ediyorum ki “aldığımız” milyon “kıssa”dan biri…Ömer hocama paylaşmak adına paylaşımından dolayı ayrıca teşekkür ediyorum… Sofralarımızın “sevgiyle” hep Halil İbrahim bereketi ile bereketlenmesi ve daim olup, taşması ve azalmaması dileklerimizle...Haydi hep birlikte Buyurun Halil İbrahim Sofrasına…

   Halil İbrahim Bereketi…

    Büyük din ve bilim adamlarından Ulu Arif Çelebi anlatıyor :

    Vaktiyle birbirini çok seven iki kardeş varmış...

    Büyüğü Halil....

    Küçüğü ise İbrâhim...

    Halil, evli çocuklu.İbrahim ise bekârmış...Ortak bir tarlaları varmış iki kardeşin...Ne mahsul çıkarsa, iki pay ederlermiş…Bununla geçinip giderlermiş...Bir yıl, yine harman yapmışlar buğdayı…İkiye bölmüşler...İş kalmış taşımaya...

     Halil, bir teklif yapmış : İbrahim kardeşim ; Ben gidip çuvalları getireyim. Sen buğdayı bekle.

    -Peki abi demiş İbrahim...

     Ve Halil gitmiş çuval getirmeye....O gidince, düşünmüş İbrahim:

     -Abim evli, çocuklu. Daha çok buğday lazım onun evine…Böyle demiş ve kendi payından bir miktar atmış onunkine...Az sonra Halil çıkagelmiş. Haydi İbrahim...! Demiş, önce sen doldur da taşı ambara.

     Peki abi...! der İbrahim, kendi yığınından bir çuval doldurup düşer yola…O gidince, Halil'i düşünür bu defa der ki: Çok şükür, ben evliyim, kurulu bir düzenim de var…Ama kardeşim bekâr…O daha çalışıp, para biriktirecek… Ev kurup evlenecek. Böyle düşünerek, kendi payından atar onunkine birkaç kürek...

    Velhasıl, biri gittiğinde, öbürü, kendi payından atar onunkine…Bu, böyle sürüp gider…Ama birbirlerinden habersizdirler…Nihayet akşam olur…Karanlık basar...Görürler ki, bitmiyor buğdaylar…Hatta azalmıyor bile...İki kardeşin enaniyet ve bencillikten uzak böyle dayananışması Alemlerin Rabbini memnun etmiştir…Buğdaylarına bir bereket verir, bir bereket verir ki ...Günlerce taşır iki kardeş, bitiremezler…

    Hayret ederler bu işe...Aksine çoğalır buğdayları…Dolar taşar ambarları…

    İşte O Gün Bu Gündür…

   'Bereket' denilince, bu kardeşler akla gelir.

    Bu bereketin adı : Halil İbrahim bereketidir...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hamit Seven Arşivi
SON YAZILAR